Piyasaların Gözü, Yarınki Ppk Kararlarında

Piyasaların Gözü, Yarınki Ppk Kararlarında

Halk Yatırım'ın Yatırım Danışmanlığı ve Araştırma Direktörü Tokalı:

ÜMİT ÇEVİK - Enflasyon beklentilerinin yükseldiği ve döviz kurlarındaki artış eğilimin devam ettiği piyasalarda, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu'nun (PPK) yarın yapılacak toplantıda atacağı adımlar bekleniyor.

Piyasalarda geçen hafta doların küresel piyasalarda değer kazancına paralel TL cinsi varlıklarda satış görüldü. Dolar/TL, 2,73'ün üzerini test ederken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi temerrüt takası (CDS) 214-230 baz puan aralığında işlem gördü. Tahvil piyasasında ise faizler tüm vadelerde yükseldi. 

TCMB, TL'de görülen değer kayıplarının ardından 22 Nisan'da yapılacak PPK toplantısında bazı önlemler alabileceğini açıkladı. Buna göre, döviz depo piyasasında ölçülü bir faiz indiriminin ve TL zorunlu karşılıklara ödenen faizde ölçülü bir artışın gündeme alınacağı bildirilirken, gerekli görülmesi durumunda, istikrarı destekleyici yönde ilave tedbirlerin alınabileceği vurgulandı. TCMB, likidite tarafında ise sıkılaştırmaya devam etti. TL'deki sıkılaştırmaya paralel ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti yüzde 8'in üzerine çıktı.

Öte yandan geçen hafta cuma günü açıklanan TCMB Beklenti Anketi'ne göre, genel anlamda enflasyon beklentilerinde kötüleşme görüldü. 2015 yıl sonu, 12 ay sonrası ve 24 ay sonrası için enflasyon beklentileri yükseldi.

Piyasalar, enflasyon beklentilerinde görülen yükselme ve döviz kurlarındaki artış eğiliminin devam ettiği dönemde yarın gerçekleşecek PPK toplantısında TCMB'nin atacağı adımları bekliyor.

AA Finans'ın Nisan ayı PPK Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler ise faizlerde herhangi bir değişiklik beklemiyor.

 

- "TCMB'nin faiz göstergelerinde herhangi bir değişikliğe gitmeyeceği yönündeki beklentimizi koruyoruz"

 

Halk Yatırım'ın Yatırım Danışmanlığı ve Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı konuya ilişkin değerlendirmesinde, TCMB'nin, geçen hafta yaptığı açıklamalarda, bir anlamda, döviz likiditesini rahatlatmaya, TL likiditesini de sıkılaştırmaya yönelik önlemlerle, kur üzerinde baskıların artması durumunda, faiz aracından ziyade makro ihtiyati tedbirlerle müdahale edebileceği sinyalini verdiğini ifade etti.

Bu çerçevede, çarşamba günü açıklanacak PPK faiz toplantısında, TCMB'nin faiz göstergelerinde herhangi bir değişikliğe gitmeyeceği yönündeki beklentileri koruduklarını aktaran Tokalı, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) 28-29 Nisan toplantısı öncesinde, ekonomide zayıflama sinyallerinin ağırlık kazanması (bu hafta konut, PMI ve dayanıklı tüketim verileri dikkati çekiyor), Fed'in normalizasyon sürecindeki duruşuyla ilgili artan tansiyonun azalmasını sağlayacağını söyledi.

Aksi durumda, risk algılamasının temkinli tarafta kalmaya devam edeceğini belirten Tokalı, gelişen piyasalar üzerindeki baskı süreceğini ve böyle bir küresel ortamda da TCMB'nin bu haftaki PPK toplantısında, geçen hafta dile getirdiği döviz likiditesini rahatlatmaya yönelik önlemleri uygulamaya koyduğunun gözleneceğini dile getirdi.

 

- "Karar metninde kur oynaklığını gözeten ve parasal koşulları sıkılaştırmaya yönelik ifadelerin daha etkili olabileceği görüşündeyiz"

 

Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz ise TCMB'nin artan kur oynaklığı nedeniyle nisan ayında faiz indirme şansının kalmadığı görüşünde olduklarını söyledi.

Temkinli duruş nedeniyle kur oynaklığına karşı faiz artırımının da tercih edilmeyeceğini vurgulayan Yılmaz, şunları aktardı: 

"Hafta sonunda TCMB Başkanı Erdem Başçı'nın G-20 toplantıları kapsamında yaptığı sunumda dezenflasyon vurgusunun öne çıktığını gözlemledik. Gıda fiyatlarında beklenen toparlanmayla yılın ikinci yarısında şu an için çekirdek göstergelerde görünen iyileşmenin manşete de yansıyacağının ifade edilmesi, TCMB'nin sıkı duruşa geçmeden temkinli duruşunu sürdüreceği anlamına gelmekte.

Bu nedenle çarşamba günü PPK sonrasında saat 14:00'de yayımlanacak karar metnindeki ifadelerin piyasa üzerinde etki göstereceğini düşünüyoruz. Her ne kadar TCMB tarafından döviz likiditesini hedefleyen çeşitli makro ihtiyati uygulamaların devreye alınabileceğine yönelik piyasa iletişimi gerçekleştirilmiş olsa da kur oynaklığı üzerinde döviz likiditesine yönelik adımlar istenen etkiyi gösteremeyebilir. Bu nedenle karar metninde kur oynaklığını gözeten ve parasal koşulları sıkılaştırmaya yönelik ifadelerin daha etkili olabileceği görüşündeyiz."

Yılmaz, TCMB'nin geçen hafta açık piyasa işlemlerinde ortalama maliyeti yüzde 8,07'ye yükselttiğini anımsatarak, bir önceki hafta bu oranın yüzde 7,83 değerinde olduğunu ifade etti.

"25 baz puana yaklaşan sıkılaştırmayla doların TL karşısında 2,70 seviyesini aşmakta zorlandığını görüyoruz" diyen Yılmaz, bu nedenle açık piyasa işlemlerine ilişkin yönlendirmelerin kur üzerinde daha etkili olabileceğini dile getirdi.

Bununla birlikte bankacılık sektörünün kısmen desteklenmesi amacıyla zorunlu karşılıklara ödenen faiz oranlarının artırılmasının da sürpriz olmayacağını belirten Yılmaz, bu işlemin rezerv opsiyon mekanizma katsayılarında indirime benzer bir etki göstereceğini kaydetti.

Yılmaz, zorunlu karşılıklara ödenen telafi faizinde artış ile hem banka karlılıklarının olumlu etkilenebileceğini hem de bir miktar döviz likiditesinin açığa çıkabileceğini aktararak, böyle bir adımın banka hisseleri için pozitif etki gösterebileceğini, kur üzerinde ise etkisinin sınırlı kalabileceğini söyledi.

Kaynak:Haber Kaynağı