Parkinsonun olumsuz etkilerinden beyin piliyle kurtuldu

Parkinsonun olumsuz etkilerinden beyin piliyle kurtuldu

Henüz 45 yaşındayken hayatını ciddi şekilde etkileyen parkinson hastalığıyla mücadele etmeye başlayan Vartan Özgül, beyin pili ameliyatıyla önemli ölçüde sağlığına kavuştu - Vartan Özgül:- "Parkinsonda çözüm var. İsmi çok ağır ve ürkütücü görünmekle birli

İSTANBUL (AA) - HATİCE ŞENSES - Henüz 45 yaşındayken hayatını ciddi şekilde etkileyen parkinsonla mücadele etmeye başlayan Vartan Özgül, beyin pili ameliyatıyla önemli ölçüde sağlığına kavuştu.

Şu anda 55 yaşında olan evli ve iki çocuk babası Özgül, parkinson için çok genç bir yaş olarak sayılabilecek bir zamanda hastalıkla tanıştı.

Vartan Özgül, günlük yaşamanı zorlayacak kadar hareketlerinde meydana gelen yavaşlama üzerine doktora başvurdu ve parkinson hastası olduğu öğrendi.

Parkinson tanısını duyduğunda çok üzülen Özgül, daha sonra hastalıkla mücadele etmeye karar vererek ilaç tedavisine başladı.

Ancak uzun süre kullandığı ilaçlardan artık fayda göremeyip hastalığın tüm sıkıntılarını fazlasıyla yaşamaya başlayan Özgül, beyin pili ameliyatı olmaya karar verdi.

Özgül, yaklaşık 20 gün önce olduğu beyin pili ameliyatı sayesinde sağlıklı günlerine geri döndü.

- "Hiç bu kadar iyi olabileceğimi düşünmemiştim"

Vartan Özgül, yaşadıklarına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalıkla tanışmasının 10 yıl önceye dayandığını dile getirerek, yaşadığı bazı sıkıntılar nedeniyle doktora başvurduğunu ve incelemelerin ardından parkinson tanısı konulduğunu aktardı.

Yaşantısında hareketlerde yavaşlama, ritmik hareketleri yaparken kolların sallanmaması, oturduğu yerde duramama, konuşma, yazma bozukluğu, yorgunluk, uyku bozuklukları gibi birçok sorunla baş etmeye çalıştığını dile getiren Özgül, uzunca bir süre ilaç tedavisi uygulandığını söyledi.

Özgül, "İlk teşhisi öğrendiğim zaman eşimi aradım, 'Ben parkinson hastasıymışım' dedim. Çok üzüldüm, hatta ağladım ama sonra dedim ki 'bir dakika, bu ağlayarak çözülecek bir iş değil, çözüm bulmak lazım, kabullenmek lazım' İlaç tedavisine başladık." dedi.

Yaklaşık 6-7 sene boyunca ilaç kullandığını belirten Özgül, ilaçların da yetersiz kalması üzerine beyin pili ameliyatı olmaya karar verdiğini dile getirdi.

- "Mucize gibi"

Özgül, "Bu ameliyat konusunu ilk günden beri biliyordum aslında ama daha hazır olmadığımı düşünüyorum. Keşke daha önce gelseydim." diyerek, şunları kaydetti:

"Mucize gibi. Hiç bu kadar iyi olabileceğimi düşünmemiştim. Gün içerisinde ilacın yetmediği durumlarda görülen sıkıntılar bitti. Artık hiçbir zaman enerjimin düştüğünü görmüyorum. Bu bir kesin tedavi değil ama müthiş bir çözüm. Hayat kalitesini artıran önemli bir çözüm. Bu sayede normal bir hayat sürecek seviyeye geliyorsun.Ben bile anlamakta zorluk çekiyorum ama müthiş bir çözüm. Hayatımız daha iyi olacak gibi görünüyor. Parkinson öyle bir hastalık ki bilmeyen çok insan var. Tedaviden önce önemli olan teşhis. Birçok insan parkinson olduğunu bilmiyor ve çözümü yanlış yerlerde arıyor. Dolayısıyla bilinçlenmeyi ve tedaviyi arayan insanlara ulaşmak için medyanın biraz daha bu işle ilgilenmesini sağlamak lazım. Parkinsonda çözüm var. İsmi çok ağır ve ürkütücü görünmekle birlikte bu beyin pili sayesinde artık korkulacak bir hastalık olmaktan çıkıyor."

- "Beyin pili en iyi tıbbi tedaviden daha da iyi bir yöntem"

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Zırh, parkinsonun beyinde dopamin denilen maddenin eksilmesiyle gelişen, kronik ve ilerleyici bir hastalık olduğunu söyledi.

Hastalığın, genelde ileri yaşlarda ortaya çıkan, hareketlerde yavaşlama, yüz hatlarında donukluk, küçük adımlarla öne eğik olarak yürüme, eğer varsa vücudun bir yanında para sayar tarzda tarif edebilecek titreme, eğer titreme yoksa kolların vücut salınımına katılımının azalması ve vücuda yapışık olarak yürümesi gibi sorunlara yol açtığını aktaran Zırh, "Toplumda 65 yaş üzerinde her 300 kişinden birinde parkinson bulguları az ya da çok var anlamına geliyor. Her 10 yılda bir parkinsonun görülme oranı da katlanarak artıyor. Ülkemizde bir çalışma yok ama Türkiye'de 150 bin civarında parkinson hastası olduğu tahmin ediliyor ve erkeklerde görülme oranı daha fazla." diye konuştu.

Ali Zırh, parkinsonu önlemek için çok fazla önerilerinin olmadığını dile getirerek, "Herkes ne kadar aktif olursa o kadar iyi. Zaten hareketsizlik bu hastalığın en sevdiği bulgulardan biri. Dolayısıyla parkinson olsun ya da olmasın herkesin mümkün olduğu kadar aktif ve dinamik olması, sosyal yaşantısını aktif tutmaya çalışması olumlu etki yapacaktır." dedi.

Hastalığın başlangıçta ilaçla tedavi edildiğini, genelde de hastaların ilaca iyi cevap verdiklerini aktaran Zırh, ancak ilaç tedavisine iyi cevap verenlerin zaman içinde sorun yaşadıklarını ve bu nedenle hastalara bazı cerrahi girişimler uyguladıklarını aktardı.

Zırh, bunlardan birinin de beyin pili tedavisi olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Beyin pili hastalara en çok yarayan, ilaç tedavisini en çok taklit eden, hatta birçok çalışmaya göre en iyi tıbbi tedaviden daha da iyi olan bir yöntem. Toplam 4 saatlik bir sürede ameliyat bitmiş oluyor ve ameliyatın bitmesi yeni bir sürecin başladığı anlamına geliyor. Beyin pili ameliyatını hastalığın saatini geri almak şeklinde tanımlamak istiyorum. Çünkü 10 yıllık bir hastayı ameliyat ettiğimizde hastalığın birinci, ikinci senesindeki halini geriye getirebiliyoruz. Bu, bağımsız yaşamayan hastanın ameliyat sonrasında tekrar sağlıklı günlerine kavuşması, normale yakın bir hayat sürmesi anlamına geliyor. Bu bir kür değil, hastalığı ortadan kaldırmıyoruz ama ameliyatla hastaların eski yıllarına geri dönmelerini sağlayabiliyoruz. Şu unutulmamalı, parkinson kronik ve ilerleyici bir hastalık ama çaresiz ya da çözümsüz değil. Doğru ilaç tedavisini uygulayabilen hastalar uzunca bir süre yaşamlarını normale yakın sürdürebiliyor. İlaç tedavisinin yetmediği ya da yoğun ilaç yan etkilerinin ortaya çıktığı hastalarda da beyin pili ameliyatları hastanın yaşam kalitesine önemli ölçüde katkıda bulunabiliyor."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :