NATO PA 62. Genel Kurulu

NATO PA 62. Genel Kurulu

Litvanya'dan Genel Raportör Jukneviciene:- "NATO, DEAŞ'a karşı olan mücadelede katkısını artırdı ancak NATO bir üye olarak küresel koalisyona katılmadı. Mesela Türkiye ve Yunanistan sınırlarına daha çok destek verilmeli"- "Rusya, barışçıl Avrupa ortamına

İSTANBUL (AA) - Litvanya'dan Genel Raportör Rasa Jukneviciene, "NATO, DEAŞ'a karşı olan mücadelede katkısını artırdı ancak NATO bir üye olarak küresel koalisyona katılmadı. Mesela Türkiye ve Yunanistan sınırlarına daha çok destek verilmeli." dedi.

Jukneviciene, TBMM'nin ev sahipliğinde, Hilton İstanbul Bomonti Otel'de düzenlenen NATO PA 62. Genel Kurulu'nda "Siyasi Komite"de, "Galler ve Varşova'nın uygulanması: Siyasi Boyut" taslağının genel raporunu sundu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini kınayan Jukneviciene, Türkiye'nin demokrasisine destek verdiklerini ifade etti.

NATO'nun Doğu sınırlarında Rusya'nın soğuk savaş dönemi sonrası sınırları bozmaya çalıştığını gözlemlediklerini ifade eden Jukneviciene, şöyle konuştu:

"Suriye'de iç savaş var, bütün bu savaşlar milyonlarca kişinin yerinden olmasına neden oluyor. Varşova Zirvesinden bahsetmek istiyorum, özellikle askeri boyutlara uzanan bir rapordu. Rusya barışçıl Avrupa ortamına bir tehdit teşkil ediyor. Putin, Avrupa'daki stratejik durumu değiştiriyor, Kırım işgal edilmiş bir bölge olmaya devam ediyor. Kırım Rusya için önemli, çünkü Kırım'dan tüm Karadeniz'i kontrol ediyor, bir nevi kale gibi, NATO üyesi ve NATO üyesi olmayan ülkeler arasındaki kontrolü sağlıyor."

Kırım'da 10 bin kişinin öldürüldüğünü, 1 milyon 800 bin kişinin yerinden olduğunu aktaran Jukneviciene, Rusya'nın savaş sonrası durumu da maniple ettiğini savundu.


- "Rusya Batı'da bölünmelere yol açmak istiyor"

Rusya'nın Esed rejimini desteklediğini belirten Jukneviciene, Suriye'de hedef gözetmeksizin havadan bombalama yaptığını kaydetti.

NATO'nun Rusya'nın bu tavırlarına karşı sert bir tutum sergilediğini dile getiren Jukneviciene, şunları aktardı:

"Bu durumlar, Galler'de mutabık kaldığımız güvence ve adaptasyon önlemlerini güçlendirdi. Yeni bir daimi NATO temsilciliği oluşturduk, Polonya, Litvanya ve Letonya'da bu tesisleri oluşturduk. Buradaki operasyonlarımız Rusya'ya karşı en net cevaplarımız. Bizim bu politikalarımız mevcut siyasi durumdan bağımsız değil. Rusya, Batı'da bölünmelere yol açmak istiyor. Özellikle Doğu ve Orta Avrupa'da askeri yatırımlarımız olacak ama buna rağmen Rusya'ya karşı üstünlüğümüz söz konusu değil. Rusya'nın siyasi bir iradesi olsaydı bu durumlarda yapıcı bir tutum da sergileyebilirdi."

Jukneviciene, Rusya ile her türlü diyalog ortamının kendilerini güçlendireceğini ifade ederek, "Şu anda kendi konumumuzu Rusya'ya karşı güçlendirirken ilkelerimizden vazgeçmeyeceğiz. Bu noktada parlamenterler olarak bu konuları hükümetlerimize hatırlatarak, hükümetlerimizin Rusya'ya baskı yapmaları gerekiyor, böylelikle Rusya'nın daha yapıcı bir tutum sergilemesini istiyoruz. Karadağ'ın da NATO'ya girmesi bizim için önemli." dedi.


- "Türkiye ve Yunanistan sınırlarına daha çok destek verilmeli"

Raportör Jukneviciene Kuzey Afrika'da NATO'nun güçlü projelerinin olmadığını belirterek, "NATO, DEAŞ'a karşı olan mücadelede katkısını arttırdı ancak NATO bir üye olarak küresel koalisyona katılmadı. Mesela Türkiye ve Yunanistan sınırlarına daha çok destek verilmeli. Avrupa'da bu terör saldırılarının etkilerini hissediyoruz. Ancak bu sorunun temeline gidilmeli. Hangi ülkeden kaynaklandığı araştırılmalı. Irak ve Lübnan'da çalışmalarımız var, Libya'da da çalışmalara devam ediyoruz. Bu bölgede yaşanan sorunlar NATO'nun mevcut imkanlarını zorluyor, Arap Ligi ve Avrupa Birliğine de rol düşüyor." diye konuştu.

Avrupa'da artan popülizm konusunun kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Jukneviciene, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Eğer biz bu popülist yaklaşımlarla ülkeler bazında mücadele edersek sonuç alamayız. Küresel bir çalışma yapılmalı. İngiltere AB'den ayrılmaya karar verdi ancak bizler İngiltere'nin NATO'nun güçlü bir üyesi olarak devam etmesini istiyoruz. İngiltere'nin AB'den ayrılması NATO'nun askeri ve ekonomik gücünü etkileyebilir. Umut ediyoruz ki NATO'nun güçlülüğü konusunda ABD'nin yeni başkanı da yanımızda olacaktır. Çok parlak bir geleceğimiz olduğuna inanıyoruz. Bununla birlikte çok güçlü bir siyasi iradeye de ihtiyacımız var. Eğer NATO üyeleri herhangi bir saldırıyla karşı karşıya kalırsa bu durumda sessiz kalınmayacaktır. NATO'nun 5'inci maddesi burada devreye girecektir, bu konuda kimsenin bir şüphesi olmasın."


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :