Gazi ve şehit yakınları atama töreni

Gazi ve şehit yakınları atama töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)- "FETÖ ihanet çetesi, millete ait olan devleti gasbederek millete karşı kullanmaya çalıştığı için başarısız olmuştur, millete rağmen olmaz. 17/25 Aralık darbe girişimi, FETÖ'nün devleti gasbetme teşebbüsüydü. Kim ile; yargıyla,

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "FETÖ ihanet çetesi, millete ait olan devleti gasbederek millete karşı kullanmaya çalıştığı için başarısız olmuştur, millete rağmen olmaz. 17/25 Aralık darbe girişimi, FETÖ'nün devleti gasbetme teşebbüsüydü. Kim ile; yargıyla, emniyetle, polisle. 15 Temmuz darbe girişimi de aynı şekilde FETÖ'nün devleti gasbetme teşebbüsünün son halkasıdır. Kimle; silahlı kuvvetlerimizin içerisine sızmış bir grup, üniforma içerisindeki FETÖ'cü ne yazık ki haydutlarla." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen şehit yakınları, gazi ve gazi yakınları ile sivil terör mağdurlarının ve yakınlarının kamu kurum ve kuruluşlarına atama töreninde konuştu.

Eskiden şehitlik ve gazilik şartlarının çok dar tutulduğunu ve imkanların da nispeten sınırlı olduğunu anımsatan Erdoğan, "Biz, siviller dahil, tabii afet mağdurları dahil, her ne surette olursa olsun güvenlik hizmetlerinde çalışırken hayatını kaybeden ya da malul olanlar dahil kapsamı olabildiği kadar genişlettik. Böylece her ne şekilde olursa olsun devletinin ve milletinin hizmetinde görev yaparken hayatını riske atan, bu uğurda canını veren herkesin şehit yakınlığını ve gazilik statüsü kazanabilmesini sağladık." ifadesini kullandı.

Erdoğan, şehit ve gazi statüsüne girmese de Türkiye'deki sosyal yardım sistemini mağdur durumdaki tüm vatandaşları kucaklayacak hale getirdiklerini vurgulayarak, "Amacımız bu ülkede hiç kimsenin aç kalmamasını, açıkta kalmamasını, sağlık hizmetlerinden mahrum kalmamasını temin etmek, herkesin insanca bir hayat sürmesini sağlamaktır. Hedefimiz bu, inşallah bu gerçekleşecek, oraya doğru gidiyoruz." diye konuştu.

Kıyıda köşede ulaşılamamış veya ihmal edilmiş insanların bulunabileceğini ama ilke olarak devlete başvuran veya devletin kendisine ulaştığı hiçbir mağdur vatandaşın ortada bırakılmasının söz konusu olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Eğer 79 milyon vatandaşımın içerisinde bir tane dahi yardıma muhtaç olduğu halde devlet kapısından geri çevrilen mazlum varsa bunun vebali en başta ben olmak üzere hepimize aittir." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın yanında belediyelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın, özel sektörümüzün de benzer gayretleri olduğunu biliyorum. Türkiye'yi hiç kimsenin kendini garip, kimsesiz hissetmediği bir ülke haline getirmeden bize durmak yok, nefeslenmek yok. Bu hedefe ulaşmadan başımızı yastığa koyduğumuz her gece, bizim için zifiri karanlıktır. Hele hele şehit yakınlarımız ve gazilerimiz ile ilgili en küçük bir eksiklik, en küçük bir aksaklık bizim için kabus anlamına gelir. İnşallah bu konuda zaten oldukça iyi bir düzeye getirdiğimiz hizmetlerimizi her geçen yıl daha da kurumsallaştırarak, daha da iyileştirerek sürdürmekte kararlıyız."

- Millet vurgusu

Türkiye'nin 15 Temmuz gecesi yaşadığı hadiseye pek çok farklı açıdan bakmanın, farklı değerlendirmeler yapmanın mümkün olduğunu belirten Erdoğan, "Bana göre 15 Temmuz'un en önemli mesajlarından biri de şu; biz 200 yıldır 'devletin sahibi kimdir' ve 'Türkiye nasıl kurtulur' sorularını hep soran, bu sorulara cevap arayan bir ülkeydik. 15 Temmuz'da bu soruya kati bir cevap bulduk. Bu çok önemli; devletin sahibi millettir. Türkiye'yi kurtaracak yegane güç de milletin bizatihi kendisidir." diye konuştu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"FETÖ ihanet çetesi, millete ait olan devleti gasbederek millete karşı kullanmaya çalıştığı için başarısız olmuştur, millete rağmen olmaz. 17/25 Aralık darbe girişimi, FETÖ'nün devleti gasbetme teşebbüsüydü. Kim ile; yargıyla, emniyetle, polisle. 15 Temmuz darbe girişimi de aynı şekilde FETÖ'nün devleti gasbetme teşebbüsünün son halkasıdır. Kimle; silahlı kuvvetlerimizin içerisine sızmış bir grup, üniforma içerisindeki FETÖ'cü ne yazık ki haydutlarla."

Bu iki girişim arasındaki fark, birinin hukuk ve adalet ambalajıyla pazarlanmaya çalışması, diğerinin doğrudan silahla, bombayla yapıldığı için böyle bir kılıfa sokulamamış olmasıdır. Eğer 15 Temmuz'u başarsaydılar emin olun bu darbeyi de allayıp pullayıp pazarlamaya çalışacaklardı."

Erdoğan, 15 Temmuz sonrası mağdur ifadesinin çok kullanıldığını ifade ederek, gerçek mağdurların şehit ve gazi yakınları olduğunu vurguladı. Erdoğan, 15 Temmuz'u hazırlayanlara mağdur olarak bakamayacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunlar bizim haremimize girdiler. Bunlar ümmeti, milleti parçaladılar, anneyi evladından, karıyı kocasından... Ismarlama evlendirme törenleri yaptılar bunlar. O kadar ileri gittiler ki Pensilvanya'dakinin, şah damarından kendilerine daha yakın olduğunu söylediler. Kula, şah damarından daha yakın olan Allah'tır, Allah. Allah'tan daha başka bize şah damarından daha yakın olan yoktur. Hiçbir güç bize Rabbimizden şah damar olarak daha yakın olamaz. Bunlar sapık ya.

Onun için gelişmeler bize gösterdi ki bu pazarlamanın alıcıları da zaten hazırmış. İhanetin ve kötülüğün örgütlenmiş hali olan FETÖ, yıllarca milletimizi öyle bir cendereye sıkıştırmış ki bu yapının gerçek yüzünü anlamak hakikaten bir hayli güç hale gelmiştir. Bir yanda eğitim, hayır, dayanışma gibi hiç kimsenin itiraz edemeyeceği çalışmalar öne çıkartılırken diğer yanda da örgütün tepesinden aşağı doğru süzülen bir şüphe yığını pek çoklarını rahatsız ediyor."

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :