"Çocukları yetişkin olmaya zorlamayın"

"Çocukları yetişkin olmaya zorlamayın"

UNFPA Türkiye Temsilcisi Kulessa:- "Çocuk yaşta evlilik, özellikle zor koşullarda yaşayan sığınmacılar tarafından üzerlerindeki ekonomik baskıyı azaltmak için tercih edilebiliyor"- "Ama çocuk yaşta, eğitimini tamamlamadan evlendirilenler daha az para kaza

ANKARA (AA) - ECENUR ÇOLAK - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye Temsilcisi Karl Kulessa, çocuk yaşta evliliklere kısa vadede ekonomik sıkıntılarla baş etmek için başvurulsa da bu durumun uzun vadede çok daha fazla zarara yol açtığını belirtti.

UNFPA Türkiye Temsilcisi Kulessa ve UNFPA Üreme Sağlığı Program Koordinatörü Dr. Gökhan Yıldırımkaya, Suriyeli ve Iraklı erkek sığınmacılara yönelik yürütülen "Çocuk Yaşta Evliliklere Karşı Farkındalık Programı" hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Kulessa, "Çocuk yaşta evliliklere karşı farkındalık konusunda pek çok hedefimiz var. Öncelikli hedefimiz, Suriyeli sığınmacıların Türkiye'de küçük yaşta evlenmenin yasa dışı olduğunu anlamaları." dedi

Karl Kulessa, bu çerçevede sığınmacılara çocuk yaşta evliliğe karşı farkındalığı hukuk, psikoloji ve sağlık gibi çeşitli açılardan ele alarak aşılamak istediklerini belirtti.

Kırsal bölgelerde çocuk yaşta evliliğin daha yaygın olduğunu söyleyen Kulessa, "Çocuk yaşta evlilik, özellikle zor koşullarda yaşayan sığınmacılar tarafından üzerlerindeki ekonomik baskıyı azaltmak için tercih edilebiliyor. Ama çocuk yaşta, eğitimini tamamlamadan evlendirilenler daha az para kazanıyor ya da yeterli niteliği olmadığı için hiç çalışamıyor. Dolayısıyla aileyi maddi açıdan destekleyemiyor. Yani kısa vadede fayda sağlamak için atılan bu adımlar, uzun vadede daha çok zarara sebep oluyor." diye konuştu.

Çocuk yaşta evliliğe karşı farkındalık sağlamak için şu ana kadar birçok şehirde sığınmacı kadın ve erkeklere yönelik programlar gerçekleştirdiklerini anlatan Kulessa, bu konudaki farkındalığın da dinleyicilerin ön yargısız olması, öğrendiklerini çevreleriyle paylaşmaları ile hükümet ve medya desteğiyle elde edileceğini kaydetti.

- "Çocukların evlenmek için acelesi yok"

UNFPA Üreme Sağlığı Program Koordinatörü Dr. Yıldırımkaya, çocuk yaşta evliliğin dünya genelinde anne ve çocuk ölümüne en çok yol açan sebeplerden biri olduğunu söyledi.

Eğitim ve sosyal hayata katılım konularında nispeten daha fazla çalışma yapıldığını ifade eden Yıldırımkaya, konunun sağlık boyutunun ise arka planda kaldığını dile getirdi.

Yıldırımkaya, "Çocuk yaşta evliliğin aslında çocuklarımızın sağlığından, geleceğinden nasıl çaldığına vurgu yapamamışız. Veya sadece bu sorunu kadının, kız çocuğunun sorunu olarak görmüşüz ama baktığımızda karar vericilerin çoğu anne-baba hatta baba, aile büyükleri ve erkekler." ifadelerini kullandı.

Gökhan Yıldırımkaya, bu sebeple istemeden ve bilmeden çocukların geleceğine ipotek koyma, çocukların ve torunların yaşam süresini kısaltma, hastalıklara yol açma ve hatta ölüme neden olma gibi hiç akıllarına gelmeyecek sonuçlar ortaya çıktığına dikkati çekti.

Halihazırda yaşam ve zorunlu eğitim süresi gibi dinamiklerin uzadığına dikkati çeken Yıldırımkaya, dolayısıyla çocukların evlenmek için acelesi olmadığını kaydetti.

Kız çocukları kadar, ağır sosyal sorumluluk ve ailevi yüklerin altına giren, eğitimden yoksun kalan erkek çocukların da bu durumdan olumsuz etkilendiğinin altını çizen Yıldırımkaya, Türkiye'deki sığınmacılar arasında bu konuda bir farkındalık oluşturmayı hedeflediklerini söyledi. Yıldırımkaya, insanların konunun sağlığı tehdit ettiğini öğrendikten sonra vazgeçmeye meyilli olduğunu bildirdi.

Yıldırımkaya, çocuk yaşta evliliğin sağlık hizmetlerinden yararlanma, şiddeti önleme, eğitim ve mesleki hayattan faydalanma gibi olumlu sonuçları da engellediğini vurguladı.

Sığınmacıların savaş ve şiddetten kaçarak Türkiye'ye gelmiş ve zaten kötü bir psikoloji içinde olduğuna işaret eden Gökhan Yıldırımkaya, şunları kaydetti:

"Kronik ruhsal travma, birikmiş travma sonrası stres veya duygulanım bozuklukları zaten iki kişiden birinden görülüyor. Bunun tek çözümü önce insanı iyi hissettirmek, topluma uyumunu sağlamak, ondan sonra ilave bir yük vermek. Bu tür travmalar yaşayanlar için sorunlarını çözmeden yapacakları erken yaşta evlilik, kurtuluş değil, bir yük. Tam tersine artmış sorumluluk. Gelir kazanma, güvenlik sağlama, iki insanın bir arada yaşamayı öğrenmesi, barınabilme, çocuk sahibi olma gibi bir sürü ek sorumluluk getirdiğiniz için, bu durum bardağı taşıran bir damla olup tamamen çöküşe yol açabiliyor."

Yıldırımkaya, sözlerini şöyle tamamladı:

"Erken evlilikle, erkek veya kız, hayatınızın bir parçası olan çocuklarınıza, istemeden zarar vermeyin. Hayat uzun. Onların 18 yaşından sonra yeteri kadar evlenecek, çocuk sahibi olacak zamanları var. Ne olur, çocukluklarını tamamlamadan onları yetişkin olmaya zorlamayın. Böylelikle sevdiklerinize, değer verdiklerinize zarar vermeyin."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :