CHP Grup Başkanvekili Gök:

CHP Grup Başkanvekili Gök:

"Bundan sonra kendi kendimizi koruyacağız, bu provakasyonlara asla izin vermeyeceğiz. Bu provakasyonlara karışanları bizzat yakalayarak emniyete kendimiz teslim edeceğiz"-"Bilboardlardaki yazılarla ilgili emniyete başvuruyoruz. Kim tarafından asıldığını,

TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, bundan sonra kendi kendilerini koruyacaklarını, provakasyonlara asla izin vermeyeceklerini belirterek, "Bu provakasyonlara karışanları bizzat yakalayarak emniyete kendimiz teslim edeceğiz." dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'lilere yönelik tehditlerin, duyum ve bilgilerin ötesinde aleni yapıldığını savunan Gök, "Bu tehditleri yapanlar, her gün kamuoyunda CHP'ye karşı halkı kışkırtmak açısından ellerinden geleni yapıyorlar." dedi.

Bunlardan birinin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek olduğunu savunan Gök, Gökçek'in, sahibi olduğu televizyon kanalında, bilboardlarda Kılıçdaroğlu'na yönelik kampanya yürüttüğünü söyledi.

Gök, Cumhurbaşkanı'nın da böyle bir kampanyanın içinde yer alarak, Kılıçdaroğlu'na geçmiş olsun nezaketi dahil göstermediğini öne sürdü. "Başta Gökçek olmak üzere havuz medyası, bu medyada yer alan kalemşörlerin, CHP'ye yönelik uzun süredir kışkırtıcı kampanya yürüttüğünü" iddia eden Gök, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Savcılar ne güne duruyor? Halkı böylesine kin ve nefret tohumlarıyla, birbirinden ayrıştıracak derecede suç isnat edenler hakkında savcılar ne iş yapacak? Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında savcılar bir işlem yapacak mı? O pankartları kim astırdı Ankara'nın bilboardlarına? Bilboardlarda yazılan yazılarla ilgili emniyete başvuruyoruz. MOBESA kameralarından o bilboardlara asılan pankartların kim tarafından asıldığını, bunun parasının kim tarafından ödendiğini ortaya çıkaracağız, birer birer deşifre edeceğiz. İktidar partisi, tam bir aymazlık içinde. Olayları, muhalefet partisinin, halkın kışkırtılmasıyla itibarsızlaşmasına dönük provakasyonu bizzat kendileri yürütüyorlar.

Büyük bir emniyet zafiyeti var ama bunun ötesinde emniyetin de göz yumduğu olaylar var. Nasıl oluyor da polise ait tişörtü giyen bir kişi, eski Cumhurbaşkanı'nın, Genel Başkanımızın yanında durabiliyor, onların yanına kadar gelebiliyor? Nasıl oluyor da onlarca korumanın, emniyet gücünün içinden çıkıp Genel Başkan'ın üzerine mermi atılıyor? Emniyet bize bunların doyurucu, tatminkar açıklamasını yapamadı. Mermi atarak ölümle tehdit eden kişi akşam serbest bırakılıyor, böyle bir şey olabilir mi? Anamuhalefet partisine, Türkiye'nin demokrasisine yönelik bu suikast girişimi niçin takip edilmiyor? İktidar partisinin bu işlere göz yumduğu anlamına gelir. İktidar partisi sözcüleri, kendilerini bu işin içinden kurtaramazlar. Bizim güvenliğimizden, Türkiye'de yaşayan herkesin güvenliğinden iktidar partisi sorumludur. İktidar partisi bu güvenliği bırakmış, tam tersine güvensiz alanlar yaratacak yeni cepheler açmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanı da bunu teşvik ediyor. Türkiye, çok ciddi kutuplaşmanın, ayrışmanın eşiğine gelmiş durumda."

-"Güvenimiz kalmadı"

CHP Grup Başkanvekili Gök, iktidar partisine, orada koruma adı altında bulunan güçlere güvenlerinin kalmadığını, bundan sonra kendi kendilerini koruyacaklarını, bu provakasyonlara asla izin vermeyeceklerini kaydetti.

CHP'nin bundan sonra Kılıçdaroğlu'nun, parti yöneticilerinin olduğu her yerde, çok yoğun kalabalıkla giderek bu provakasyonları önleyecek tedbirleri alacağını dile getiren Gök, "Bu provakasyonlara karışanları bizzat yakalayarak emniyete kendimiz teslim edeceğiz. Bunlara hoşgörü göstermelerine, eylem yapmaları için fırsat tanımalarına olanak sağlamayacağız. Gençlik Kollarımız başta olmak üzere, bütün parti örgütümüz bundan sonra Genel Başkanımız etrafında kenetlenecektir, Genel Başkanımıza yönelik tehdite, hakarete dönük olayda anında cevap verilecektir." diye konuştu.

Gök, gazetelerde, havuz medyasında her gün Kılıçdaroğlu'na yönelik linç kampanyasının görmezden gelinemeyeceğini, Kılıçdaroğlu aleyhinde saatlerce yayınlar yapıldığını, yalan yanlış haberlerle halkın kışkırtıldığını savundu.

-"İmzaya açma hakkı yoktur"

Dokunulmazlıklara yönelik düzenlemenin Anayasa Mahkemesinde iptali için bazı CHP milletvekillerinin imza topladığına dair haberlerin anımsatılması üzerine Gök, Kılıçdaroğlu'nun dokunulmazlıklara yönelik tavrının net olduğunu belirtti.

Gök, bu değişikliği Anayasa Mahkemesine götürmediklerini anımsatarak, "CHP Grubu içinde mahkemeye götürülecek dilekçeleri grup başkanvekilleri hazırlar ve milletvekillerimizin imzasına açar. Başka hiçbir milletvekilimizin böyle bir dilekçeyi imzaya açma hakkı yoktur. Genel Başkanımızın çizdiği doğrultu açık, nettir; bunun dışındaki davranış, Genel Başkan'ın çizdiği bu çerçevenin dışına taşacağı muhakkaktır. Ben hiçbir arkadaşımızın Genel Başkanımızın çizdiği bu çerçeve dışında, parti politikasına aykırı davranacağını düşünmek dahi istemiyorum. Ama bunun aksi olursa, müeyyideyle karşılacağı muhakkaktır." diye konuştu.

Gök, TBMM Genel Kurulunda dün partisinin milletvekilinin, konuşmasından sonra kürsüden inmediğinin anımsatılması üzerine, ülkeyi yönetenlerin, anayasa, yasaları çiğnerse vatandaşın da artık anayasa, yasaları çiğneme hakkının doğacağını öne sürdü.

Bunun bir kaos ortamı olduğunu ifade eden Gök, bu durumu tespit etmek, yaratabileceği sorunları göstermek amacıyla bir kereliğe mahsus olmak üzere kurallar çiğnenildiğinde, kurallara uyulmadığında nasıl bir durum ortaya çıktığını göstermek istediklerini anlattı. Gök, sembolik bir hareket olarak yaptıklarını, Cumhurbaşkanı, Başbakan, iktidar sözcülerinin dikkatini çekmeye yönelik olduğunu belirtti.

-Gök'ün torun sevinci

CHP Grup Başkanvekili Gök, kızının bugün bir erkek çocuğu dünyaya getirdiğini, adının Uzay olduğunu söyledi.

Bugün daha umutlu konuşmaları gereken bir gün olduğunu dile getiren Gök, ancak her yeni doğanın, büyük sorunlarla dünyaya geldiğini belirtti. Gök, Türkiye'de kutuplaşmalardan arındırılmış, barış içinde yaşanılacak, diyalog yoluyla ülkenin sorunlarının çözüleceği bir ortamın yaratılmasını temenni etti.



AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler