"Batı'da Türkiye'ye yönelik oryantalist bir bakış açısı var"

"Batı'da Türkiye'ye yönelik oryantalist bir bakış açısı var"

Indiana Üniversitesi Eğitim Programı ve Öğretim Uzmanı Dr. Erden:- "Açıkça söylemek gerekirse Türkiye'nin yaptığı insani yardımlar göz ardı ediliyor. Çünkü Batı'da Türkiye'ye yönelik oryantalist bir bakış açısı var. Yani 'Biz bu işi iyi yaparız, siz yapam

ANKARA (AA) - UĞUR ÇİL - Indiana Üniversitesi Eğitim Programı ve Öğretim Uzmanı Dr. Özlem Erden, Türkiye'nin insani yardımlarının Batı'da nasıl değerlendirildiği hakkında, "Açıkça söylemek gerekirse Türkiye'nin yaptığı insani yardımlar göz ardı ediliyor. Çünkü Batı'da Türkiye'ye yönelik oryantalist bir bakış açısı var. Yani 'Biz bu işi iyi yaparız, siz yapamazsınız' gibi bir algı var." dedi.

Erden, AA muhabirine Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara yönelik yardımları ve eğitim faaliyetleri, Avrupa ve ABD'deki mülteci algısı gibi konular hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Göç ve göçmenler üzerine uzun zamandır araştırma yaptığını belirten Erden, Türkiye'de 3 milyondan fazla Suriyeli sığınmacının yaşadığını ve bunun araştırmacılar için büyük bir fırsat olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin insani yardımlarının Batı'da nasıl değerlendirildiği sorusuna Erden, "Açıkça söylemek gerekirse Türkiye'nin yaptığı insani yardımlar göz ardı ediliyor. Çünkü Batı'da Türkiye'ye yönelik oryantalist bir bakış açısı var. Yani 'Biz bu işi iyi yaparız, siz yapamazsınız' gibi bir algı var." şeklinde cevap verdi.

Erden, bu algıyı kırmak için Türkiye'nin yaptığı çalışmaları gösterdiğinde ise bunun istisnai durumlar olarak algılandığını belirterek Batılıların kafalarındaki belli kalıplar yüzünden Türkiye ve faaliyetlerini göremediklerini kaydetti.

Batı dünyasında Türkiye'ye karşı bir şüphe olduğuna dikkati çeken Erden, yaptığı sunumlarda Türkiye'nin insani yardım alanındaki faaliyetlerinden bahsetmesine rağmen Türkiye hakkında olumsuz genellemeler yapıldığına şahit olduğunu dile getirdi.

Erden, Türkiye'de olumlu ve olumsuz örnekler olduğunu ama bunun genelleştirilmemesi ve Türkiye'ye objektif bakılması için çaba gösterdiğinin altını çizerek "İnsanları yumuşatmaya ve daha objektif bakmaya yönlendirmeye çalışıyorum ama ön yargılar fazla gerçekten." dedi.

- "Suriyeli çocuklara öncelikle eğitim vermemiz gerekiyor"

Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar için yaptığı faaliyetleri değerlendiren Erden, "Türkiye'nin yaptığı bütün çalışmaların insani olarak temellerine çok iyi oturduğunu görüyoruz." diye konuştu.

Erden, yapılan insani yardımların Türkiye'nin öğrenme sürecine katkıda bulunduğunu belirterek Türkiye'nin bu süreçle gelecekte insani yardım alanında daha da başarılı olacağını kaydetti.

Suriyeli çocukların eğitiminin oldukça önemli bir başlık teşkil ettiğinin altını çizen Erden, "Eğer Suriyeli çocuklar eğitim almazlarsa bu Türkiye'ye dönecek bir şey. Çünkü bu çocuklara eğitim verilmezse ne Türkiyeli ne de Suriyeli olabilmiş, arada kalmış bir nesil ile karşılaşacağız. Bunun meydana gelmemesi için bu çocuklara öncelikle eğitim vermemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Erden, Türkiye'nin göç alan bir ülke olduğunu ve bunun bir sorundan ziyade bir zenginlik olarak görülmesi gerektiğine dikkati çekerek "Bizim artık hem Türkiye'nin hem de dışarıdan gelen zenginliğini kabul etmemiz gerekiyor. Türkiye, göç alan bir ülke ve bu durum sadece insani yardım boyutunda değil, ileriye yönelik insan kapasitesini artırma olarak da görülmeli." diye konuştu.

Türkiye'nin eğitim yoluyla Suriyeli sığınmacıları topluma entegre etmesinden yine en çok Türkiye'nin istifade edeceğini dile getiren Erden, "Suriyeli çocukların eğitimine daha geniş bir vizyonla yaklaşmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

- "Öğretmen eğitimlerinde bir revizyona gidebiliriz"

Erden, Türkiye'nin içinde bulunduğu öğrenme sürecinden oldukça memnun olduğunu belirterek eğitim konusunda Türkiye'nin Suriyeli öğrencilere kendi toplumundan ayrı olarak eğitim veren Ürdün ve Lübnan'dan çok daha başarılı olduğunu kaydetti.

Suriyeli sığınmacıların eğitim sorununun Türkiye'nin şu ana kadar karşılaştığı en büyük sınavlardan birisi olduğunu dile getiren Erden, "Bu konuda öğretmen eğitimlerinde bir revizyona gidebiliriz." dedi.

Erden, yaptığı çalışmalarda öğretmenlerin eğitim ve çocukların topluma entegrasyonu konularında tahmin edilenden daha büyük bir rol oynadıklarına dikkati çekerek, birçok öğretmenin özellikle Suriyeli mülteciler konusundaki olumsuz algılarının Suriyeli çocukların okullara gitmesiyle de değiştiğini kaydetti.

Erden, Suriyeli çocukların topluma entegrasyonda Türkçenin çok önemli olduğuna dikkati çekerek "Suriyeli ailelerin önceliği çocuklarının Arapça öğrenmesi değil, Türkçe öğrenerek hayatlarını daha iyi bir şekilde sürdürmesi." diye konuştu.

Türkiye'deki Arap algısının genelde olumsuz olduğunu ama Suriyeli sığınmacıların Türkiye'ye gelmesiyle bu algının da değişmeye başladığına işaret eden Erden, saha çalışmalarında Suriyelilerle bir araya getirdikleri Türk kadınların Arap algısının ciddi bir şekilde değişerek, ön yargılardan kurtulduğunu gözlemlediklerini anlattı.

- "Avrupa'yı mülteciler konusunda samimiyetsiz buluyorum"

Avrupa'nın mülteci ve sığınmacılara yönelik politikalarının son dönemde "çirkinleştiğini" ifade eden Erden, "Avrupa'da mülteci ve sığınmacılarla ilgili yaşananlar, Avrupa'nın artık bu konuda miadını doldurduğunu gösteriyor. Bundan dolayı ben Avrupa'nın evrensel kimliğini kaybettiğini ve modernleşme kisvesini artık kullanamadığını görüyorum." dedi.

Erden, Avrupa'da mülteci ve sığınmacılara karşı takınılan tutumun belki de Avrupa'nın hep içinde sakladığı bir olgu olduğunun altını çizerek, "Son dönemde Avrupalıların kullandıkları söylemler çok rahatsız edici." ifadelerini kullandı.

Avrupa'nın insan hakları hakkında sürekli vurguda bulunurken bir insanlık krizinde böyle bir tavır takınmasının artık insani bir boyutunun olmadığını gösterdiğini dile getiren Erden, "Ben Avrupa'yı mülteciler konusunda samimiyetsiz buluyorum. Bunu da her yerde söylemekten çekinmiyorum." diye konuştu.

Erden, Avrupa'nın söyledikleri ve yaptıkları arasında sürekli bir tezat olduğunu ve verilen sözlerin boş vaatlerden öteye gitmediğini ifade ederek, "Bazen ahkam kestikleri de oluyor. Ama ortada insanlık çerçevesi altında yürütülen bir şey görmüyoruz. Sadece standart uygulamalarını yerine getiriyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

ABD'de de durumun Avrupa'dan pek farklı olmadığını ifade eden Erden, "ABD toplumu, Suriye'de yaşanan dramdan ziyade, oradan bir topluluğun mülteci olarak geleceğini ve kendilerine zarar vereceğini düşünüyor ve bunu bir milli güvenlik meselesi olarak görüyorlar." dedi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler