Başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin AK Parti ve MHP’nin gayretleri de sonuçsuz kaldı.

Anayasa Mahkemesi daha önce iptal ettiği Anayasa değişikliğinin gerekçesini önceki gün açıkladı…

Şu ya da bu…

Özgür düşüncenin kalesi olması gereken üniversitelerimiz bugün maalesef bir takım dayatmaların odağı olmuş halde…

Anayasa Mahkemesi şöyle diyor:

Ya başörtünü çıkart, ya da okuma…

Bunu bu ülkenin evlatlarına nasıl diyebiliyor…

Akıllara zarar.

Oysa burası Türkiye…

Ve bu ülkede eğitim ve öğretim hakkı var.

Sahiden var mı?

Bütün doğruları alt alta sıralasak da kimseyi aydınlatacak değiliz…

Biliyorum.

Bütün bu söylediklerimden daha da okkalısını Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç söylüyor.

Diyor ki Kılıç:

“Toplumsal yaşamda geçerli olmayan kılık kıyafet düzenleme gerekliliğini üniversitelere dayatmak, hem üniversitelerin bu olağan işlevine, hem de Anayasa'da öngörülen akademik, bilimsel, düşüncel, kolektif ve diğer entelektüel özgürlükler manzumesine ters düşmektedir.”

Daha da ileri gidiyor ve “Üniversiteler kışla değildir. Ders disiplini, reşit öğrencilerin uniform bir davranış, düşünüş ve inanç modeline sokulmasının gerekçesi olamaz. Üniversitelerde düzenleme yetkisinin tek meşru gerekçesi, eğitimin üniversiter gereklere uygun olarak yürütülmesi olmalıdır” diyor.

Bu doğru ve aydınlanmış adamı alkışlamamızın önemi büyük.

Şimdi bir de çağa not düşeyim:

Burası Türkiye…

Yıl 2008…

Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu cumhuriyetin 85. yılındayız…

Bugün 24 Ekim…

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na sayılı günler var…

Cumhuriyetin ilan edildiği günlerde halk ve askerler düşmana karşı omuz omuza mücadele vermişlerdi.

Kadınlar, erkekler, yaşlılar ve gençler ‘özgürlük’ uğruna siperlere koşmuştu…

Ölenler şehit, kalanlar gazi olmuştu…

İşte bu mücadelelerin sonucunda kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de Atatürk

“Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur” demişti.

Milletin/ulusun seçerek meclise taşıdığı vekillerin yaptığı bir düzenleme, bugünlerde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi.

Bir yandan devlet ‘Haydi Kızlar Okula’ kampanyası düzenleyedursun, diğer yandan Anayasa Mahkemesi başörtülerini çıkarmadıkları takdirde kızların üniversiteye giremeyeceklerine gerekçe koydu.

Burası Türkiye; yıl 2008…

Özgürlüğünü mücadele ederek, savaşarak, şehit ya da gazi olarak kazanan bu halkın çocuklarının eğitim hakkı engelleniyor.

Peki…

Başörtülüler bayram edebilirler mi?

!?

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı şimdiden kutlu olsun.