Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında

Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında

Davutoğlu: (2)"Benim HDP'ye tavsiyem Türkiyeleşsinler ama sakın ha CHP'lileşmesinler. CHP'lileşmek demek, CHP'nin altı okunu benimsemek değil, altı oku Kürt versiyona çevirmek demek"- "(Suriyelilerin kendi ülkelerine gönderileceği iddiası) Bahçeli'den ses

ANKARA (AA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Benim HDP'ye tavsiyem Türkiyeleşsinler ama sakın ha CHP'lileşmesinler. CHP'lileşmek demek, CHP'nin altı okunu benimsemek değil, altı oku Kürt versiyona çevirmek demek" dedi.

Davutoğlu, Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesindeki İshak Paşa Sarayı'nda, Kanal 7 ve Ülke TV ortak canlı yayınında soruları yanıtladı. 

Türk ulusalcılığına ilişkin değerlendirmede bulunan Başbakan Davutoğlu, "Yani CHP'nin tek parti zihniyeti, bir ulus inşa edebilmek için 'bütün farklılıkları yok edeyim, öyle bir şey ben tanımlayayım, sen şusun, sen de şusun, sen gayrimüslimsin diyip mallarına el koyayım, sen Kürtlüğü bırak' bunun son miyadı 12 Eylül ile yaşandı ve bitti sonraki artçı şoku da 28 Şubat'ta. Sen iyi vatandaş mı olacaksın başını açacaksın, iyi memur mu olacaksın hanımına başını açtıracaksın, iyi Türk mü olacaksın şu andı içeceksin, Kürtçe konuşmayacaksın, iyi Müslüman mı olacaksın, şöyle olacaksın. Devletin tanımladığı kimlikler üzerinden bir ulusalcılık" diye konuştu.

Geçmişte bütün parçalayıcı kimlikleri yapanların büyük acılar çektiğini, şimdi Kürtlere aynı acıların çektirilmeye çalışıldığını dile getiren Davutoğlu, CHP ve HDP'nin Diyanete, imam hatipe karşı olduğunu söyledi.

İki partinin de Selçuklu ve Osmanlı'yı yok saydığını anlatan Davutoğlu, bunu yaparak modern ulus oluşturulmaya, kültürel kopuşun yaratılmaya çalışıldığını belirtti.

 

- "Bir anda o eski ideolojik kültürel bilinçaltı kendini gösteriyor"

Aynı kültürel kopuşun Kürt vatandaşlar üzerinden ve Orta Doğu'daki Kürt unsur üzerinden yürütüldüğünü, "din özellikle 70'li yıllardan itibaren afyondur, sizi ayağa kaldıracak şey etnik kimliğinizdir" çizgisinin benimsendiğini belirten Davutoğlu, bunun parçalayıcı olduğunu ve kopuşu getirdiğini kaydetti.

CHP ve HDP'nin oy alabilmek için dine karşı daha hoşgörülü göründüklerini belirten Davutoğlu, "Bu güzel, o kopuştan ne kadar uzaklaşırlarsa ben memnun olurum ama bir bakıyorsunuz hiç olmadık bir yerde bir anda o eski ideolojik kültürel bilinçaltı kendini gösteriyor, saklayamıyorlar. 'Taksim bizim için Kabe'dir', Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır' diyebiliyor. Çünkü kültürel kodları bizim kodlara uygun değil. Doğu'da Güneydoğu'da, Irak'taki Kürtler eskiden beri İslam kimliğiyle o kadar hemhaldiler ki Kudüs dediğinizde her şeylerini ortaya koyacak bir kültürel geçmişten geliyor. Aramızdaki en önemli fark bu. Benim HDP'ye tavsiyem Türkiyeleşsinler ama sakın ha CHP'lileşmesinler. CHP'lileşmek demek, CHP'nin altı okunu benimsemek değil, altı oku Kürt versiyona çevirmek demek." 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2 milyona yakın mülteciyi geri göndereceğini söylediğini anımsatan Davutoğlu, "Bahçeli'den ses yok, 'Türkmenleri nereye gönderiyorsun' yok, Demirtaş'tan ses yok, 'Kobani'den gelen Kürtleri IŞİD'e mi teslim edeceksin, nereye göndereceksin' demek yok ama olaylar olduğunda, MHP 'Türkmenleri alın' diye onlar adına konuşuyordu, HDP Kobani'den gelen Kürtleri almış olmamıza rağmen, 6-7 Ekim'de bunu bahane ettiler. İşte parçalayıcı kimlik bu. Yani bizim AK Parti çizgisi bütünleştiricidir. Tarihi sürekliliğe atıfta bulunur" diye konuştu.

 Davutoğlu, bütün şehirlerde önden tarihi bir arka plan verdiğine, kültürel tepeyi inşa edici bir güç olarak kullanmak gerektiğine dikkati çekti.

 

- "Diyanete saldırı tesadüfi değil"

"HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyaneti kaldıracağını söylüyor, aynı noktada paralel yapıda Diyanet İşleri Başkanı üzerinden diyanet camiasını yıpratmaya çalışıyor. HDP ile paralel yapı aynı noktada aynı hedefe paslaşıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusunu Davutoğlu, "Diyanete saldırı tesadüfi değil. Sadece seçim nedeniyle değil" diye yanıtladı.

Diyanetin dört kez önemli bir değişim geçirdiğini, kurulduğu dönemde ve tek parti döneminde Diyanet'e biçilen rolün denetleme ve tek partinin ön gördüğü din anlayışını topluma yayma ve dini hayatı tanzim etme olduğunu ifade eden Davutoğlu, bu misyonun din adamları üzerinde büyük bir ağırlık oluşturduğunu vurguladı.

Davutoğlu, Diyanet'in Demokrat Partiyle ve imam hatiplerin kurulmasıyla ikinci bir değişim geçirdiğini, üçüncü dönüşümün ise Soğuk Savaş'ın bitmesiyle başladığını belirterek, Diyanet ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk defa yurtdışındaki Müslüman toplulukların kaderiyle ilgilenmeye başladığını, Avrupa'ya giden vatandaşlar için ise Türkiye dışında bir misyon üstlendiğini söyledi.

(Sürecek)

Kaynak:Haber Kaynağı