ANKARA (AA) - Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, sanayicinin zor gününde yanında olmayan bankacılık sektörünün uzun vadede kaybedeceğini belirterek, "Bankacılarımızın kısa vadeli kar peşinde değil, uzun vadeli ve dengeli bir piyasa için çaba göstermeleri yerinde olacaktır." dedi.

Özdebir, ASO'nun kasım ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, reel sektör olarak yüksek faizin karşısında olduklarını söyledi.

Türkiye'nin faizden çok çektiğini savunan Özdebir, "Türkiye gibi cari açıkla boğuşan bir ülkenin faiz kıskacından kurtulması hiç de kolay değil. Jeopolitik risklerden arınmamız mümkün olmadığına göre bunun tek çaresi Türkiye'nin üretimi ve ihracatıyla kendine yeter hale gelmesidir." diye konuştu.

Özdebir, bankacılık sektörünün eylül sonu itibarıyla 12 aylık karının yüzde 26 artışla 46 milyar liraya ulaştığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bankacılık sektörü muazzam karlar elde etti ve etmeye de devam ediyor ancak unutulmaması gereken nokta zor günümüzde yanımızda olmayan bankacılık sektörü uzun vadede kaybeden olmaya mahkumdur. Bugün finansal sektörün göstergeleri sağlamsa bu aslında reel sektörün sayesindedir. Reel sektör kaybederken finansal sektörün ayakta kalması beklenemez. Bankacılarımızın bu bilinçle kısa vadeli kar peşinde değil, uzun vadeli ve dengeli bir piyasa için çaba göstermeleri yerinde olacaktır."

Avrupa Merkez Bankasının genişlemeci politikalarının sona ermesiyle yaşanacak gelişmelerin tamamının 2018 ve sonrasında faizlerin yukarı yönlü hareket edeceğini gösterdiğini vurgulayan Özdebir, buna bağlı gelişmekte olan ülkelere para akımının azalmasının beklendiğini kaydetti.

Özdebir, bu yıl doğrudan yatırımların finansmana katkısının giderek azaldığının altını çizerek, "Bu yıl net katkı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşirken bu rakamın 3,6 milyar dolarlık bölümünün gayrimenkul alımı için getirilen dövizlerden oluşması, üzerinde önemle durulması gereken bir noktadır." dedi.

CHP'nin gündeme getirdiği "Asgari ücret 2 bin lira olsun." önerisine de değinen Özdebir, verimlilik artışıyla desteklenmeyen ücret artışlarının ekonomi üzerinde olumsuz etkiler doğuracağını savundu.

Dünyada ülkelerin imalat sanayilerinin rekabetçiliklerini korumak ve artırmak adına tedbir aldıkları bir ortamda Türkiye'nin ücretlerde bu boyutta bir artışı tartışmasının düşündürücü olduğunu ifade eden Özdebir, "Anadolu'da çok güzel bir ifade vardır. Buna 'el kesesinden hovardalık yapmak' denir. Artık Türkiye olarak bunları geride bırakmış olmamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Özdebir, uzun süredir imalat sanayisinin üzerinde yeterince durulmadığını dile getirerek, ülkenin teknolojik seviyesinin artmasının imalat sanayisinin gelişmesiyle mümkün olacağını söyledi.

Petrol ve doğalgazda geçiş noktası olan Türkiye'nin bu ürünleri işleyerek daha yüksek katma değerli ürünler olarak gideceği ülkelere gönderebilmesinin önemini vurgulayan Özdebir, "Bunun için de büyük ölçekli petro kimya yatırımlarına ihtiyacımız var. Yerli kaynaklarımızdan en iyi şekilde faydalanmak zorundayız." diye konuştu.

AA