Zirvede tek kişilik mesai

Zirvede tek kişilik mesai

"İnşaat sahalarının bel kemiği" olarak nitelendirilen kule vinç operatörlüğünü meslek olarak seçen Sebahattin Çintaş, ekmek parası için 14 yıldır yerden yüzlerce metre yükseklikte alınteri döküyor- Türkiye'nin farklı illerinde bugüne kadar 50-60 arasında

İSTANBUL (AA) - ÇİĞDEM ALYANAK - Zorlu meslekler arasında yer alan kule vinç operatörlüğünü meslek olarak seçen Sebahattin Çintaş, 14 yıldır yerden yüzlerce metre yükseklikte, bir metrekarelik kabin içinde mesaisini tek başına geçiriyor.

Her mesleğin kendine göre bir zorluğu var ama bazı meslekler var ki zorluğun sınırlarını da aşar nitelikte. Yapması cesaret isteyen bu mesleklerden biri de mesainin tamamının yerden yüzlerce metre yukarıda geçirildiği, kule vinç operatörlüğü... Bu mesleği zorlu kılan şey sadece yükseklik değil, saatler süren yalnızlık.

İnşaat sektörünün gelişmesiyle İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirler başta olmak üzere birçok kentte yaygın bir iş sahası haline gelen bu zorlu mesleği seçenlerden biri de Amasya'nın Gümüşhacıköyü ilçesinden 38 yaşındaki Sebahattin Çintaş.

Evli ve iki çocuk babası olan Çintaş, 14 yıldır yerden metrelerce yükseklikte kule vinç operatörü olarak görev yapıyor. Bugüne kadar 50-60 inşaat projesinde görev alan Çintaş, son 4 yıldır Üsküdar'daki Çamlıca Camisi inşaatında çalışıyor.

Sebahattin Çintaş, sabah şantiyeye geldiğinde ilk iş kıyafetlerini değiştiriyor. Ardından vincin ana şalterini, makinenin halatlarını ve kablolarını kontrol eden Çintaş, daha sonra mesaisini geçireceği kule vince tırmanmaya başlıyor. Çintaş, kule vince tırmanması yaklaşık 20 dakika sürüyor. Çintaş, yukarı çıktığında ise makineyi çalıştırıyor, hazır olduğunda işe başlıyor.

Şu an 150 metre yükseklikte çalışan Çintaş, saat 08.00'de çıktığı kule vinçten, mesai bitimi 16.30'da iniyor. Çintaş, kule vince tırmanmanın getirdiği zorluk nedeniyle öğle yemeğini de vinçte yemeyi tercih ediyor. Çintaş, mesai arkadaşlarının, vincin ucundaki halata poşet içinde bağladıkları yemeği yukarı çekerek, yemeğini yiyor. Bir metrekarelik vinç kabininde yer alan su ısıtıcısıyla kendisine çay ve kahve yapabilen Sebahattin Çintaş, kabindeki mini buzdolabında ise küçük atıştırmalıkları muhafaza ediyor.

- "Yukarıdaki heyecan başka"

İnşaat çalışmaları devam eden Çamlıca Camisi'nde AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Çintaş, mesleğini severek yaptığını söyledi.

Çintaş, kule vinç operatörü olmaya nasıl karar verdiğini "Kule vinç operatörü ağabeylerimle konuşurken o heyecana ben de kapıldım. Yukarısı nasıl merak ettim. Bir heyecanla yukarı çıktım. Kule vinç operatörünün çırağı, yani sapancı olarak iki yıl görev yaptım. Daha sonra Ankara'da kule vinç operatörü olarak göreve başladım." diyerek anlattı.

Yukarıdaki heyecanın bir başka olduğunu vurgulayan Çintaş, şunları aktardı:

"Bu işi severek yapmazsanız, zaten yapamazsınız. Bir de yükseklik korkunuzun kesinlikle olmaması gerekir. Çok dikkatli olmanız gerekiyor. Yaptığımız iş, en ufak bir hatayı kaldırmıyor. Birlikte çalıştığınız insanların dikkatli olması için sizin çok dikkatli olmanız gerekiyor. Yukarıdaki en ufak bir hatanız, aşağıdaki insanların canına mal olabilir veya kalıcı bir sakatlığa yol açılabilir. Kule vinç operatörünün çok dikkat etmesi ve rahat davranmaması önemli. Aşağıda çalışan bir işçinin bir kat sorumluluğu varsa, yukarıdaki insanın 2-3 kat sorumluluğu olması gerekiyor. Bunun bilinciyle çalışıyoruz. Mesleğimiz aslında zor. Çünkü yukarıda bir metrekare bir kabinin içindesiniz, tek arkadaşınız telsiz ve telefon."

- En zor tarafı ihtiyaç giderme

Çintaş, yukarıda çalışmanın en zor tarafının ihtiyaç giderme olduğunu belirterek, "Çok zor durumda kaldığımızda aşağı inmek durumundayız. Dolayısıyla en büyük sıkıntı budur. Yediğinize içtiğinize dikkat etmeniz gerekiyor." diye konuştu.

Mesleğe ilk başlayanların, yukarıdaki psikolojiyi sonradan çözdüğünü ifade eden Çintaş, "İlk önce bu psikolojiyi bilseler, emin olun ki yukarı çıkmazlar. Çünkü yukarıda tek başınasınız. Bu meslekte 6 çırak yetiştirdim. Onlara 'Sakın bana beddua etmeyin.' dedim. 'Niye?' dediler. Yukarıda ileride yalnız kalacaksınız. 'Nasıl?' dediler, anlattım. Şimdi diyorlar ki 'Ağabey keşke o zaman seni dinleseydik.' Çünkü yukarıda hiçbir imkanınız yok, sadece telsiz ve telefon var. Başka kimseyle görüşme imkanınız yok. Yalnızlık Allah'a mahsustur ama biz şu anda yalnızlığı yaşıyoruz." diyerek mesleğin zorlu taraflarını aktardı.

Çintaş, vinç kabininde su ısıtıcısı ve mini buzdolabı bulunduğunu belirterek, "İçeriği küçük bir kantin gibi düşünün, çaydan kahveye, soğuk sudan bisküviye kadar her şey var." dedi.

Şu an görev yaptığı yerin kış şartlarında çok zorlu olduğunu anlatan Çintaş, "Çünkü İstanbul'un en yüksek yeri Çamlıca Tepesi'ndeyiz. Biz tepenin de 150 metre yukarısındayız. Makinemiz zaman zaman donma yapabiliyor. Hava sıcaklığı eksilerin altına düştüğü zaman makine çalışmaz. Çünkü bu sefer gerilim olur, patlama yapabilir, çalışma riski olur. Rüzgarlı havalarda çalışmayız. Rüzgarın saatteki hızı 55'i geçtikten sonra kule vinç operatörünün kabini terk etmesi gerekir." bilgisini verdi.



AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :