Yerlikaya'dan haber bültenlerine "3. sayfa" eleştirisi

Yerlikaya'dan haber bültenlerine "3. sayfa" eleştirisi

RTÜK Başkanı Yerlikaya:"Haber bültenlerinde 3. sayfa haberleri çok fazla veriliyor. Akşam haberlerine bakıyorsunuz, hep bir kadının düşmesi, tecavüz, kavga sahnesi, cinayet. 10'ar tane haber, toplam 45 dakika sürüyor ve haberler bittiğinde siz de bitmiş o

ANKARA (AA) - BURCU ÇALIK - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İlhan Yerlikaya, "Naber bültenlerinde 3. sayfa haberleri çok fazla veriliyor. Akşam haberlerine bakıyorsunuz hep bir kadının düşmesi, tecavüz, kavga sahnesi, cinayet. 10'ar tane haber, toplam 45 dakika sürüyor ve haberler bittiğinde siz de bitmiş oluyorsunuz. Pelte gibi koltuğunuza yığılıp kalıyorsunuz. Böyle yapmamak lazım." dedi.

Yerlikaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, haber bültenlerinde şiddet, intihar gibi olayların veriliş biçimleri ile dizilerde kullanılan "bip"lemelere yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Haber bültenlerinde "3. sayfa haberleri" olarak bilinen konuların dakikalarca aynı görüntü üzerinden verilmesinin yanlışlığına işaret eden Yerlikaya, yayıncıların, bu tip haberleri çok dikkatli vermesi gerektiğini vurguladı.

Her toplumda suç unsuru olabileceğinin ama bu konuların sürekli, uzun sürelerle verilmesinin de toplumu olumsuz etkileyeceğinin altını çizen Yerlikaya, intihar, şiddet gibi olaylara yönelik görüntülerin defalarca yayınlandığını aktardı.

Yerlikaya, "Mesela birinin, raylarda trenin önüne atlaması, çok feci bir parçalanma ve onu 20-30 defa veriyor. Bu haberciliğe uymaz ki, sen reyting alacağım diye bunu verme. Veya bir kadının şiddet görme sahnesi, 10 dakika veriliyor. Kötü bir haber ve her kanalda aynı konu işleniyor. Dolayısıyla 80 milyonda belki 5 tane olan bir olay sanki o gün sürekli verilince 'Eyvah bitmişiz, bu toplumdan bir şey olmaz' imajı oluşmaya başlıyor." ifadesini kullandı.

- "Radyo ve televizyonlarda mutlaka psikolog, sosyolog olması lazım"

Milletvekilliği döneminde yaptığı çalışmalarda Almanya, Hollanda gibi ülkelerdeki suç oranlarının Türkiye'den daha fazla olduğunu ama orada medyanın kendi toplumunu korumak için bu konulara az yer verdiğini gördüğünü belirten Yerlikaya, şöyle devam etti:

"Bu tip yayınların verilmesi çok dikkat isteyen bir iş. Bir de haber bültenlerinde 3. sayfa haberleri çok fazla veriliyor. Akşam haberlerine bakıyorsunuz hep bir kadının düşmesi, tecavüz, kavga sahnesi, cinayet. 10'ar tane haber, toplam 45 dakika sürüyor ve haberler bittiğinde siz de bitmiş oluyorsunuz. Pelte gibi koltuğunuza yığılıp kalıyorsunuz. Böyle yapmamak lazım."


Yerlikaya, Avrupa'da, dünyada da habercilik anlayışında böyle durumun olmadığını dile getirerek, "Şu günlerde yedi düvelle mücadele ediyoruz, güneyde, kuzeyde, her tarafımızda bir mücadele söz konusu. Bu süreçte yayıncılarımızın çok daha dikkatli olması lazım. Toplumu 'ahlaksız', 'cinayet işleyen', 'ensest ilişki uygulayan' bir toplum gibi göstermemesi lazım. Bunun böyle yaygın olduğunu gösterirseniz o zaman olağan hale gelir. Doğal bir şeymiş gibi algılanır. Çok hassas olmamız lazım. 'Yayıncılarımız kötü niyetle yapıyor.' demiyorum ama reyting almak, izlenebilmek için bunları yapıyorlar ama sonuçları da bu şekilde olumsuz oluyor." dedi.

Yerlikaya, bu konuları yayıncılarla sık sık görüştüklerinin altını çizerek, "Benim kanaatime göre radyo ve televizyonlarda mutlaka psikolog, sosyolog olması lazım. Haber toplantılarında bunların mutlaka konuşulması gerektiğini düşünüyorum ve bunu öneriyoruz." diye konuştu.

- "Onların da çocuğu var"

Dizilerde yapılan "bip"lemelere de değinen Yerlikaya, bunların normal değil kasıtlı yapılan "bip"lemeler olduğunu söyledi. Bu konuda daha önce verdiği beyanatları da anımsatan Yerlikaya, eski bir filmde geçen argo ifadenin "bip"lenebileceğini veya topluma kötü örnek olacak bir sahnenin buzlanmasının normal olduğunu kaydetti.

Düzenlemeden önce yapılan eleştiri ve uyarıların bazı kısmi iyileşmeleri beraberinde getirdiğini de ifade eden Yerlikaya, "Söylediğim 'bip'lemeler yine var ama eskiden olduğu gibi çok uzun süreli değil. Önceden bazı dizilere bakıyordum, izlemeye başladığınızda sanki araba giderken emniyet kemerini bağlamamışsınız gibi maalesef uzun uzun 'bip'lemeler oluyordu. Hepsini kastetmiyorum ama yani böyle de dizi olmaz. Senaryoya yazarken bunu yazma. Bunu senaristlerimize, yapımcılarımıza da söylüyorum, onların da çocuğu var." açıklamasında bulundu.

RTÜK Başkanı İlhan Yerlikaya, bu konuda olması gereken temel ilkeye yönelik, "İyi bir televizyon programı yapmak istiyorsanız anne, baba, çocuk ve dede yani üç kuşak bir arada oturup yüzünüz kızarmadan izleyebiliyorsanız bu program iyi bir programdır. O yapımcıların da çocukları var, o küfürleri çocuklarına nasıl izletebiliyorlar, o erotik, neredeyse porno sahnelerini nasıl koyabiliyorlar. Çünkü bu televizyon bizim oturma odamızda, cep telefonu çocuklarımızın elinde. Onların görebildiği bir ortamda. Bu nedenle yayıncılarımızda toplumsal sorumluluk bilinci mutlaka olması lazım." değerlendirmesinde bulundu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :