ANKARA (AA) - Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Yıldız, Filistin sorununun çözümü için yapılan girişimlerin başarısızlıkla sonuçlandığını belirterek, "Filistin sorununun çözümünün önündeki gerçek engel İsrail’in uyuşmaz tutumu ve İsrailli siyasetçilerin İsrail’in çıkarlarının bölgedeki herkesten daha önemli ve üstün olduğu anlayışından kaynaklandığı çok açık.” dedi.

Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından düzenlenen "Yeni Uluslararası Düzende Ortadoğu Barış Süreci" başlıklı panelde, Türkiye ve Filistin perspektifinden Ortadoğu'da barış süreci ele alındı.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Yıldız, panelde yaptığı konuşmada, Filistin sorununun iki husustan oluştuğuna dikkati çekerek, "Birincisi Filistin halkına karşı uluslararası toplumun adaletsizliği, ikincisi de Filistin halkının kahramanca direnişi.” diye konuştu.

Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılmasının ardından bölgede Filistin sorununa benzer durumların oluştuğuna işaret eden Yıldız, Balfour Deklarasyonu’nun 100. yılında hala bu deklarasyonla alınan kararların etkilerine tanık olunduğunu söyledi.

Yıldız, uluslararası camianın adaletsiz tutumuna karşı, Filistin halkının haklı bir davayı sürdürdüğünü dile getiren Yıldız, şimdiye kadar birçok kez tekrarlanan çözüm konferanslarının başarısız olduğuna vurgu yaptı.

Yıldız, “Filistin sorunun çözümünün önündeki gerçek engel İsrail’in uyuşmaz tutumu ve İsrailli siyasetçilerin İsrail’in çıkarlarının bölgedeki herkesten daha önemli ve üstün olduğu anlayışından kaynaklandığı çok açık.” ifadelerini kullandı.

Son yıllarda uluslararası toplumun ve özellikle ABD’nin tek çözümün “iki devletli çözüm” olduğu sonucuna varmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Yıldız, BM kararlarının temelini oluşturan bu çözümün Türkiye’nin de duruşunu yansıttığını belirtti.

Yıldız sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye, eşit ve egemen Filistin devletinin tanınmasını öncelikli konular arasında tutuyor. Tüm Müslümanlar için kutsal alan olan Harem-i Şerif'in statüsü, doğası ve kutsiyetinin korunması ve saygı duyulmasını önemsiyoruz. Filistinli kardeşlerimizi her alanda güçlendirmek için başlayan desteğimiz teknik ve özellikle egemen Filistin devletinin kurulmasında önemli rol oynayan kapasite inşası alanında devam ediyor. Bu çerçevede, TİKA, alakalı bakanlıklar ve sivil toplum örgütlerinin elinden geleni yaptığını söylemekle gurur duyuyorum.”

Yıldız, Türkiye’nin Filistin davası için donör konferansları, BM Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu, İslam İşbirliği Teşkilatı ve İsrail ile ilişkiler çerçevesinde her zaman daha fazlasını yapmaya çalışacağını ifade etti. ​

Yıldız, "iki devletli" çözümün parametrelerine zarar vermeye çalışan herhangi bir girişimin Türkiye tarafından kabul edilmeyeceğini vurguladı.

- "İsrail politikaları tedirgin edici"

Filistin Dışişleri Bakan Yardımcısı Amal Jadou da panelde yaptığı konuşmada, Filistinliler için her şeyin Kudüs'te başlayıp Kudüs'te bittiğini belirterek, "Çünkü Kudüs, İsrail ve Filistin arasındaki anlaşmazlığın kırılma noktasıdır." ifadesini kullandı.

Yakın dönemde Kudüs'te yaşananların oldukça endişe verici olduğunun altını çizen Jadou, "Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın içini ve çevresini kapsayan İsrail politikaları aşırı şekilde tedirgin edici." dedi.

Jadou, İsrail askerlerinin Filistinlilerin Mescid-i Aksa'ya girişlerine engel olduğuna dikkati çekerek, İsrailli askerlerin aynı zamanda Mescid-i Aksa'ya da girdiklerini ve bunun tehlikeli bir durum olduğunu söyledi.

İsrail'in statükoyu değiştirerek Yahudi toplumu için yeni haklar oluşturmaya çalıştığını dile getiren Jadou, "İsrail içinde, buna İsrail Parlamentosu Knesset dahil olmak üzere, Mescid-i Aksa'nın yıkılmasını ve yerine bir sinagog yapılmasını teklif eden güçlerin olduğunu söylemek bir sır değil." diye konuştu.

Mescid-i Aksa yerine sinagog yapılmasını öngören planın İsrail Dışişleri Bakanlığının sayfasında yer aldığına işaret eden Jadou, "Bu konudaki endişelerimiz oldukça haklı." ifadesini kullandı.

Jadou, Kudüs'ün kutsal, kültürel ve sosyal anlamda başkent olduğunu ve Filistinliler için her şeyi temsil ettiğini hatırlatarak, "Kudüs'süz bir çözüm Filistinliler için tatmin edici olmayacak." şeklinde konuştu.

Filistinlilerin Kudüs konusundaki tutumlarının oldukça açık olduğunu ifade eden Jadou, "Biz bir başkent istiyoruz. Doğu Kudüs Filistin Devleti'nin başkentidir." dedi.

Jadou, İsrail tarafından işgal edilen Filistin bölgelerindeki 650 binden fazla yerleşimcinin de iki devletli çözüm önünde engel teşkil ettiğini, İsrailli yerleşimcilerin ekonomik, siyasi veya dini sebeplerle bu bölgelerde yerleşim yerleri kurduklarını söyledi. Jadou, Filistin ve İsrail arasındaki anlaşmazlığın çözülmesinin bölgedeki diğer anlaşmazlıkların çözülmesi konusunda ve bölgesel istikrarın sağlanmasında etkili olacağını vurguladı. İki devletli çözümün sağlanması için İsrail ile yıllardır görüşüldüğünü dile getiren Jadou, bu konuda yapılan tüm girişimlere rağmen bir başarı elde edilemediğini ve uluslararası toplumun meselenin çözümü için daha fazla destek olması gerektiğini kaydetti.

Jadou, ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyasında Filistin aleyhine birçok açıklama yaptığını ve Tel Aviv'deki ABD Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma fikrinin ise oldukça tehlikeli olduğunu belirterek, bunun engellenmesi gerektiğine dikkati çekti.

Türkiye'ye ve Türk halkına Filistin'e verdikleri destek için teşekkür eden Jadou, "Mescid-i Aksa sizin ziyaretinizi bekliyor. Mescid-i Aksa sadece Filistinlerin değil, dünyadaki tüm Müslümanların." dedi.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi konferans salonunda düzenlenen panele, Ankara'daki diplomatik misyon temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

AA