''Yemen'de insanlık ölüyor''

''Yemen'de insanlık ölüyor''

Nobel Barış ödüllü Yemenli aktivist Karman:- ''Yemen'de ortaya çıkan kriz giderek içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Bu konu acil bir şekilde uluslararası toplumun gündemine taşınmalı. Çünkü Yemen'de insanlık ölüyor, çünkü Yemen'de insanlığa karşı ciddi bir

İSTANBUL (AA) - GÜLSÜM İNCEKAYA - Nobel Barış ödüllü Yemenli aktivist Tevekkül Karman, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İran'ın, Yemen'i güç savaşı sahasına çevirdiğini belirterek, ''Yemen'de ortaya çıkan kriz giderek içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Bu konu acil bir şekilde uluslararası toplumun gündemine taşınmalı. Çünkü Yemen'de insanlık ölüyor, çünkü Yemen'de insanlığa karşı ciddi bir suç işleniyor.'' dedi.

Yemen'deki savaşı devam ettiren bölgesel aktörlerin, Yemen'in bağımsızlığına kavuşmasından korktuğunu ifade eden Karman, ülkesinde yaşanan insanlık dramını AA muhabirine anlattı.

Karman, 2010 yılının Aralık ayında Tunuslu bir seyyar satıcının kendisini yakmasıyla başlayan halk hareketleri ve daha sonra Arap baharı olarak nitelendirilen süreçte yaşadıklarını aktardı.

Yemen'deki savaşın, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İran'ın politik ajandalarını uygulamaları nedeniyle halen devam ettiğini savunan Karman, ''Bugün Yemen'de tam bir işgal hadisesi yaşanıyor. Bu işgal olayının nedeni ise BAE'nin ülkede oynadığı rol. BAE, Yemen'de askeri milisler oluşturarak bu savaşı sürdürüyor. Yemen, İran ile Suudi Arabistan'ın güç yarışı yaptığı bir sahaya dönüştü. İran ve Suudi Arabistan'ın Yemen'de ortak noktaları var. İkisi de Yemen'de tahakküm etmek istiyor. Kendi diktatoryal anlayışlarının devam etmesini istiyorlar. Diğer önemli bir neden ise iki taraf da Yemen'in bağımsızlığını istemiyor. İkisi de Yemen halkının kendi iradelerini ellerine almalarını istemiyor.'' diye konuştu.

Karman, asıl sorunun İran, BAE ve Suudi Arabistan'ın, Yemen'de bağımsızlık ve istikrar istememesinden kaynaklandığını öne sürerek, şöyle devam etti:

''Burada yine üzerinde önemle durmamız gereken önemli bir husus da bu ülkelerin oynadığı olumsuz rol nedeniyle Yemen'de, genel anlamda ise bölgede ortaya çıkan krizlerin giderek büyümesi ve içinden çıkılmaz bir hale gelmesidir. Dolayısıyla bu konu acil bir şekilde uluslararası toplumun gündemine taşınmalı. Çünkü Yemen'de insanlık ölüyor, çünkü Yemen'de insanlığa karşı ciddi bir suç işleniyor.

Savaş nedeniyle Yemen'i terk eden insanlar ülkelerine dönemiyorlar, dönmelerine engel olunuyor. Yemen'in meşru hükümetinin liderleri de aynı zamanda ülkeye dönemiyor. Yemen'in yüzde 80'i özgürleştirilmiş olduğu halde maalesef BAE öncülüğünde ülkede oynanan oyun yüzünden, halk kendi iradesini ortaya koyamıyor, kendi hedefine ulaşamıyor.''


- "Dünya Yemen'i unuttu"

Tevekkül Karman, Suriye, Myanmar ve benzeri savaş bölgelerinin sık sık dünya gündemine gelmesine rağmen, Yemen'deki insanlık dramının kasten gözlerden uzak tutulduğunu savundu.

Bölgede bulunan küresel aktörlerin Yemen üzerinden gizli ajandaları olduğu için bu trajedinin perdelenmeye çalışıldığını savunan Karman, şunları söyledi:

''Bunun nedeni de kanaatimce Yemen üzerinden birileri bir şeyler yapmak istiyor. Husilerin işgaline sessiz kaldılar. Yemen halkının aç ve susuz kalmasına sessiz kaldılar. Türlü türlü hastalıkların -ki bunların başında kolera salgını geliyor- tüm bunlara sessiz kaldılar. Bir anlamda Yemen kendi kaderine terk edildi. Bu durumun en büyük acısını, zararını ise Yemen halkı, sivil insanlar, mazlum insanlar çekiyor. Yemen, dünyanın gözünü kapattığı bir coğrafya haline geldi.''


- "Türkiye, Yemen'de insanlığın vicdanı oldu"

Karman, dünyanın gözünü Yemen'e kapattığını ancak Türkiye'nin Yemen halkına insani yardım ulaştırmak için büyük çaba gösterdiğini, gıda, sağlık ve barınma konularında ciddi faaliyetlerde bulunduğunu hatırlattı.

Türkiye'de yaşayan bir Yemenli olarak Türkiye'nin Yemen konusunda nasıl bir rol üstleneceğine dair farklı yerlerde farklı zamanlarda ve birçok kişiye görüşlerini ilettiğini anlatan Karman, şöyle konuştu:

''Türkiye, kesinlikle Yemen meselesi ile ilgileniyor. Türkiye'nin Yemen konusunda üstleneceği rolü gerçekten önemsiyorum. Yemen sorununun çözümünde de Türkiye'nin üstleneceği pozisyonun çok önemli olduğunu düşünüyorum ve bu konu hayati bir önem taşıyor. Türkiye'nin özellikle insani yardımlarda çok önemli faaliyetleri oldu. Türkiye'nin gerek resmi gerek gayrıresmi kurumları, çok önemli faaliyetleri hayata geçirdi. Yemen'de insanlığın vicdanı oldular, Yemen'de dünyanın vicdanını temsil ettiler.''

Türkiye'nin Yemen konusunda daha aktif bir politika izlemesini umduğunu ifade eden Karman, Yemen sorununu da Türkiye'nin çözeceğine inandığını kaydetti.

Karman, konuşmasına şöyle devam etti:

''Türkiye'nin politik olarak daha fazla aktif rol oynaması lazım. Yemen'deki çatışmacı tarafları bir araya getirebilecek tek ülkenin Türkiye olduğunu düşünüyorum. Onları aynı masaya toplayacak tek ülkenin Türkiye olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla Türkiye'nin, Yemen sorununun, krizinin tam anlamıyla çözülmesi için önemli roller üstleneceğini düşünüyorum. Açıkçası ben de Türkiye'nin Yemen ile daha fazla ilgilenmesi, bu sorunu daha fazla gündemine alması gerektiği kanaatindeyim.''

- "Savaşın kurbanı kadınlar ve çocuklar"

Karman, savaş ve kriz bölgelerinden en çok kadın ve çocukların etkilendiğine dikkati çekerek, uluslararası örgütlerin acil bir şekilde bu sorunu çözmek için harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.

Savaş mağduru kadınlar ve çocuklarla ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında ise Karman, şu bilgileri paylaştı:

''Dünyanın her tarafında yaşanan krizlerle ilgileniyoruz. Bu krizlerden en fazla etkilenen kadın ve çocuklara yönelik çalışmalar yapıyoruz. Çünkü en büyük acıyı kadınlar ve çocuklar çekiyor. Uluslararası yardım kuruluşlarının da bu kurbanlara yönelik faaliyetlerini ön planda tutmalarını istiyoruz. Biz de çalışmalarımızı bunlara yönelik yapıyoruz. İstanbul'da Tevekkül Karman Vakfı olarak, ''Göç ve Sığınma Arasında Kadın'' paneli düzenledik. Suriye'nin, Rohingya'nın, Yemen'in ve bütün kriz bölgelerinde yaşayan kadınların sorunlarını gündeme getirdik. Ancak bu sorunları konuşarak veya panel düzenleyerek çözemeyeceğimizi de biliyoruz. Çünkü bu tip faaliyetler, çok sonuç alıcı şeyler değil. Sonuç almamızın bir tek yolu var, o da bu suçları işleyenlerin yerel ve uluslararası mahkemelerde yargılanmaları ve işledikleri suçların cezalarını çekmeleri. Eğer bu suçlular cezalandırılmazsa sürekli olarak dünyada bu cinayetler, katliamlar işlenmeye devam edecektir. Benzer acılar tekrar tekrar yaşanacaktır. Kadınlar dul, çocuklar yetim kalacaktır.''

Karman, dünyada yaşanan katliamların, zulümlerin ortadan kalkması için mücadelelerine sonuna kadar devam edeceklerini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

''Dolayısıyla biz bütün gücümüzle bu sorunların son bulması için mücadele etmeye çalışıyoruz. Sürekli savaş mağduru kadınların ve çocukların gündeme getirilmesi ve bu zulümlerin ortadan kaldırılması için tüm çabamızı gösteriyoruz. Biz bu mücadelemizi Esed cezalandırılana kadar, Yemen'de zulüm yapan BAE Emiri Muhammed bin Zayed cezalandırılana kadar devam edeceğiz. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın oynadığı olumsuz rolün karşılıksız kalmamasını sağlayana kadar mücadele edeceğiz. Biz bu mücadelemizi zulüm kalkana kadar devam ettireceğiz. Biz hakkın yanında durmaya devam edeceğiz. Bu adamlar cezalandırılmadan gelen hiç barışa inanmıyoruz.''

- Yemen'de son durum

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 3 yıldır savaşın devam ettiği Yemen'de sağlık imkanlarının yetersizliği ve savaş şartları nedeniyle 16,4 milyon kişinin temel sağlık hizmetlerine ulaşamadığı uyarısında bulundu. Bu oran, ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 60'ına tekabül ediyor. Ayrıca rapora göre, 28 milyon nüfusa sahip Yemen'de savaş nedeniyle yaklaşık 10 bin kişi hayatını kaybetti.

Ülkedeki ölümlerin yüzde 50'si kolera gibi bulaşıcı hastalıklar ve yetersiz beslenmeden kaynaklanıyor. 2017 sonlarına doğru ülkenin yüzde 92'sine yayılan ve Birleşmiş Milletler tarafından "tarihin en büyük ve en hızlı yayılan kolera salgını" olarak adlandırılan hastalığın etkisi sürüyor.

Mart 2015'ten 2017 sonuna kadar hayatını kaybeden 9 bin 245 kişi arasında 744 çocuk bulunuyor. Ayrıca, Yemen'de tespit edilen 60 binden fazla kanser hastasının yüzde 12'sinin çocuklardan oluştuğu ifade edildi. UNICEF'in açıklamasına göre, Yemen'de her 10 dakikada bir çocuk önlenebilir hastalıklar yüzünden ölüyor.

"Yemen'deki İnsani Duruma Genel Bir Bakış" başlıklı 2017 İHH raporuna göre ise 14 milyon kişi Yemen de gıda ihtiyacını karşılayamıyor. 2,2 milyon Yemenlinin de evlerini terk ettiği tahmin ediliyor. Husi ve Ali Abdullah Salih güçleri tarafından 11 bin kişinin (Çoğu Islah Partisi'ne mensup) hapse atıldığı ve 57 kişinin işkenceden can verdiği, hapiste yer kalmadığından 8 adet hapishane daha açtıkları ve çeşitli barınakların hapishaneye dönüştürüldüğü de rapora yansıdı.








AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :