Vicdan Konvoyu ses getirdi

Vicdan Konvoyu ses getirdi

400 araçla Esad tarafından zulme maruz bırakılan kadınlar için yola çıkan Vicdan Konvoyu ses getirdi.

Esed rejiminin hapishanelerinde hukuka aykırı şekilde tutulan ve her gün işkence edilen kadınların seslerini duyurmak için düzenlenen Vicdan Konvoyu ses getirdi. 52 ülkeden kadınların katılımıyla düzenlenen organizasyonu gazetemize değerlendiren, Hayrunisa Özer ve Selva Benli, "Bu ilk oldu ama bundan sonrasında da buna benzer eylemler devam edecek." mesajı verdiler.

vicdan-konvoyu--(8).jpg

55 ÜLKEDEN KATILIM OLDU

Suriye’de Esed rejiminin hapishanelerinde hukuka aykırı şekilde tutulan ve işkencelere maruz kalan kadınların seslerini duyurmak için düzenlenen ‘Vicdan Konvoyu’ geçtiğimiz hafta Hatay’da son buldu. İstanbul’dan yola çıkan, 55 ülkeden katılımla oluşturulan konvoyun yolcuları, 3 günün ardından Hatay’ın merkez Antakya ilçesi Akasya Mahallesi’ndeki fuar alanında eylemlerini gerçekleştirerek dünyaya sesini duyurdu. Organizasyonda bizzat görev alan isimlerden Memur Sen Hanımlar Komisyonu Başkanı Hayrunisa Özer ve Diyanet Sen Hanımlar Komisyonu Başkanı Selva Benli 'Vicdan Konvoyu'nu değerlendirerek "Bundan sonra bu zalimlere karşı mücadeleye devam edeceğiz, sesimizi en yüksek perdeden duyurmak için çaba sarf edeceğiz." ifadesini kullandılar.

vicdan-konvoyu--(10).jpg

SUSTURULMUŞ VİCDANLARI HAREKETE GEÇİRMEK İÇİN YOLA ÇIKTI

İnsanların vicdani noktada eksiklikleri var diyen Memur Sen Hanımlar Komisyonu Başkanı Hayrunisa Özer, "Organizasyon birkaç açıdan önemli. İlki kadınlar gününe denk getirilmesi ve tabi biz bu duruma kutlama olarak bakmıyoruz. Dünya Kadınlar Günü’nde Müslüman kadınlar olarak ne yapmalıydık? Bugün Müslümanların kanayan bir yarası varsa kadın olarak bize düşen neydi? Müslüman örgütlü hanımlar ya da örgütsüz olanlar bu noktada ne yapmalıydı? gibi fikirlerden yola çıkıldı. Bizim bir duruşumuz var ve bu duruşumuzla ilgili bize yakışan şey dünyaya Dünya Kadınlar Günü’nde bir çığlık, bir ses olabilmekti. Bu nedenle biz bu yola baş koyduk. Hakikaten vicdanların sustuğu ya da susturulduğu dönemleri yaşıyoruz. Dünya bazı şeyleri görüyor ama görmemezlikten geliyor. İçimizde bazı gruplar veya insanların vicdani noktada çok eksiklikleri var. Biz bu körelmiş ve susturulmuş vicdanları acaba yeniden harekete geçirebilir miyiz diyerek Vicdan Konvoyu başlığını seçtik. Hakikaten sessiz çığlıklarla tüm dünyaya sesimizi duyurmaya çalıştık." ifadesini kullandı.

vicdan-konvoyu--(4).jpg

BU TÜR EYLEMLER DEVAM EDECEK

Bundan sonra bu zalimlere karşı mücadeleye devam edeceğiz, sesimizi en yüksek perdeden duyurmak için çaba sarf edeceğiz şeklinde konuşan Özer, "Vicdan Konvoyu Memur Sen ve İHH başta olmak üzere bütün STK’ların ortak bir platform oluşturarak meydana getirdikleri bir organizasyondu. Bu millet gerçekten inandığı herhangi bir şey konusunda hiçbir şekilde taviz vermiyor ve engel tanımıyor. Şimdiye kadar belki erkekler bu işleri yapıyorlardı ve biz biraz geride duruyorduk ama artık bizim de zamanımız geldi.

vicdan-konvoyu--(3).jpg

Biz de yola çıktık ve geliyoruz dedik, bu cesareti gösterebildik. Bu bir ilkti, bir başlangıçtı. Bundan sonra bu zalimlere karşı mücadeleye devam edeceğiz, sesimizi en yüksek perdeden duyurmak için çaba sarf edeceğiz. Çünkü bir dava var ve bu davanın içerisinde kadın olmazsa başarı da yok. Ve bu davada yine zulme uğrayanlar kadınlar ve çocuklar. Çünkü en zayıf yaradılışlı olanlar onlar. Dolayısıyla bu noktada sesimizi yükseltmek gerekecek ve biz de bunu bir görev edindik. Bu ilk oldu ama bundan sonrasında da buna benzer eylemler devam edecek. 15 Temmuz bir kırılma noktasıydı. Biz Müslüman kadınlar hakikaten yıllarca darbeleri ve üzerimizdeki baskıları bir yere kadar taşıdık. Bu 15 Temmuz’la birlikte kadınlarımız inanılmaz güzel şeyler yaptılar. "Dışarıda kurşunlananlar varken ben evde duramam" diyerek kendini dışarı, tankların önüne atanlar oldu. İnançlı kadınlarımız bu olaylardan sonra üzerine düşen vazifeyi daha bilinçli şekilde, daha olması gerektiği ölçülerde eylem bazında harekete geçerek devam ettirecekleri inancındayım." dedi.

vicdan-konvoyu--(5).jpg

vicdan-konvoyu--(9).jpg

15 BİN KADIN ZİNDANLARDA

Bu yürüyüş gerçekten sessiz bir yürüyüştü, diledik ki ses getirsin ifadesini kullanan Diyanet Sen Hanımlar Komisyonu Başkanı Selva Benli "Vicdansızlık beş duyu organının da sustuğu bir şeydir. Eğer bir şeye vicdan evet diyorsa diğer organlar susar. Biz de bir çığlık duyduk. Şu anda Suriye’de Esad zulmü altında gelen rakamlara göre 13-15 bin kadın zindanlarda ve bunun bine yakını çocuk. Vicdan Konvoyu fiili bir duadır. Biz harekete geçtik, arkamızda kavli dualar hissettik. O kavli duaların itmesiyle fiili bir duaya dönüştü. Bu kavli duanın harekete geçmesinde STK’lar başrol oynadı ve biz de Diyanet Sen olarak bunun içinde varız dedik. Dedik ki; zindandaki sesleri, ölen çocukların çığlıklarını duyuyoruz. Neticede bir araya geldik ve yeter artık dedik. Ama bu yürüyüş gerçekten sessiz bir yürüyüştü, diledik ki ses getirsin." şeklinde konuştu.

vicdan-konvoyu--(6).jpg

BİRLİKTELİĞİMİZ DÜNYADA SES GETİRECEK

Konvoyda Türkiye ve Türk kadını liderliğini gösterdi hatırlatması yapan Benli, "Yardım konvoyumuz da vardı. Bizim bir alt birimimiz olan Sağlık Sen’deki arkadaşlarımız çalıştılar ve Konya olarak 10 tırlık bir yardım toplayıp götürdük. Tüm otobüslerimizde Vicdan Konvoyu yazımız ve oyalı yazmalarımız vardı. 10 tane otobüsün arka arkaya gittiğini düşünün ve hepsi kadın.

 

vicdan-konvoyu--(8)-001.jpg

Bir kadın kolay kolay evini bırakıp da gidebilir mi? Bütün kadınların tek bir amacı vardı o da hedefe kilitlenmek. "Suriye’deki kardeşlerimizin sesi olabilir miyiz? biz de bir katkıda bulunalım" düşüncesindeydiler. Bir şey yapamıyoruz, engel olamıyoruz ama öyle bir şey yapalım belki bu birlikteliğimiz dünyada ses getirir. Bosna Hersek’ten, Ukrayna’dan, Pakistan’dan, Filistin’den, Afrika’dan gelen kardeşlerimiz ve Katar Emiri’nin kızı vardı. Yani bütün bu kadınların bir araya gelmesi kadınların zulüm görmemesi içindi. Zindandan öyle bir çığlık yükselmişti ki, bu çığlığı ancak vicdan sahipleri duyabildi." dedi.

M. Ali Elmacı-Memleket