Vesile olmak

Yaşadığımız gezegen, birinci adresimiz olan Dünyada da olaylar sebepler dairesinde zuhur eder. Her şey ‘VESİLE’ zinciri içerisinde gelişir, oluşur.
    Dünya da var olan cansız varlıklar arasında, cansız varlıklar ile canlı varlıklar arasında, canlı varlıkların kendi arasında vesile-vesileler yaşanır.
     Allahuteala, cansız varlıkları, toprak, güneşi, ay ı, yıldızları, su yu yarattı. Canlılar içerisinde önce bitkiler alemini, sonra hayvanlar alemini, sonra insanı yarattı.
Dünya da canlıların yaşayacağı uygun şartlar oluştu. Güneşin etkisiyle aydınlık, uygun sıcaklık, ısı ve nem oluştu. Güneş, ay, su, hava, toprak yaşamın olmazsa olmazlarındandır. Bunlar canlılar için vesile kılınmıştır.
     Bitkiler, hayvanlar aleminden otçul olanların yaşamasına, beslenmesine vesile oldu. Ot ile beslenmeyen etçil hayvanlarda diğer hayvanların et ve sütü ile yaşamını idame ettirdiler.
. Allahuteala; yaratmış olduğu canlıların yaşayabilmesi için Güneşi, toprağı, suyu, havayı ve tohumu vesile kıldı. Bitkileri hayvanların yaşaması için vesile kıldı. Bitkiler ve hayvanlar alemini de, insanların hayatını devam ettirmeleri için vesile kıldı.
     İnsanın hayatını idame ettirmesinde ve beslenmesinde bitkiler ve hayvanlar vesile olmuştur. Hayatımız boyunca tükettiğimiz, yediğimiz, içtiğimiz, beslendiğimiz yiyecekleri göz ününe alacak, sayacak olursak hemen hemen hepsi, bitki ve hayvansal kaynaklıdır.
     Allahuteala, balçıktan İnsanlığın atası olan Hz Adem’i yarattı. Onun uyluk kemiğinden Havva annemizi yarattı. Adem atamızı ve Havva anamızı insanların çoğalması için vesile kıldı.
Erkeğin sperminin, kadının yumurtasını döllemesi sonucu zigot oluşur. Zigot, döllenmiş yumurta rahim duvarına yapışır, embiryo oluşumu sonucu canlı hayatı başlamış olur. Dokuz ay on gün sonra dünyaya gelir. 
     Allahuteala’nın biz insanlara doğuştan vermiş olduğu sevgi, şefkat merhamet duygusu ile annesi ve babası doğan çocuğu büyütürler. Onları her türlü tehlikeden korurlar. 
      Allahuteala tüm canlılarda olduğu gibi, insanların üremesi ve çoğalmasında, kadın ve erkeği vesile kılmıştır. Sebep olan Yaradan, vesile olan erkek ve dişidir.
Kainatta olan olaylarda, Dünya da cansızlar arasında, cansızlarla canlılar arasında, canlıların hepsi arasında, insanların birbiri arasında olan ilişkilerinde Allahuteala’nın sebep olduğu ‘vesile’ nizamı hakimdir. 
      Rızık, nafaka, nasip, kısmet sebep-vesile dairesinde zuhur eder. Ailesinin nafakasını, rızkını kazanmak için perakende işyeri açan birisinin iş yerine gelen müşterileri ürün satın alırlar. Perakendeci malı azalınca toptancıdan ürün satın alır. Toptancıda sattığı malın eksiğini tamamlanmak için üreticiden ürün alır. 
      Bu vesile zincirinde perakendeciden mal satın alanlar perakendecinin işyerinin giderlerini karşılamasına, işcisinin ücretini ödemesine, perakendecinin evinin nafakasını karşılamasına vesile olmuş olurlar. Daha da ilerisi olan, toptancı, üreticinin çalışanlarının nafakasına, işyerlerinin zincirleme çalışır olmasına vesile olmuş olurlar. 
      Musa, çocukların öldürüldüğü sene dünyaya geldi. O yıllarda doğan erkek çocuklarının öldürüldüğünü ve kendi çocuğunun da öldürüleceğini bilen anne Hz. Musa’nın kurtulmasına vesile oldu. Hz. Musa’yı sarayında kendi çocukları gibi büyüten Firavun ve ailesi, O’nun yaşamasına vesile oldular. 
     Musa'yı Firavun'un sarayında yetiştirerek onu oraya hakim kılan bir güç vardır Bir Musa çıkar, insanların Firavun’un zulmünden kurtulmasına vesile olur. Hz.Yusuf’u kuyuya atanlar, kuyudan çıkartıp köle pazarında satanlar onun Mısır’a Maliye Nazır ı olmasına vesile oldular.
      Dünya da, kulları arasında vesile olmayı nasip eden, vesile kılan da Allahuteala’dır. İnsanlık tarihinde toplumlara kendi yöneticilerini vesile kılmış olan, O’dur. 29-Mayıs-1453 yılında, İstanbul’un fethini, bir çağı kapatıp, yeni bir çağı açmasına Fatih’i vesile kılan, O’dur.  O, nasip etmezse bir şeyi hayal bile edemeyiz.
     Bizler neyin hayır, neyin şer olduğunu bilemeyiz. Hakkımızda hayır olarak bildiklerimiz şer, şer olarak bildiklerimiz hayır olabilir. Olmasını istediğimiz bir konun üzerinde ısrarla dururuz, olmasını isteriz. Birisi vesile olur olmasını istediğimiz olur. Biriside vesile olur, olmasını istediğimiz olmaz. 
    - Kısmet etmiş ise Mevla; El getirir, yel getirir, sel getirir. Kısmet etmez ise Mevla; El götürür,      yel götürür, sel götürür!. (Hz. Mevlana).
 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.