Kuzey Irak’a müdahalenin ardından başörtüsü ve nüfus sayımı sonuçları son bir ayın en çok dillendirilen konuları.

Allah’a şükür biri çözüldü. Hukuk tanımaz çoğu çevre karşı duruş sergilese de netice itibari ile etkili olabilecekleri kanaatinde değilim… Anayasaya uymak zorunda kalacaklar. 

Nüfus sayımı sonuçları bazı ilçeler ve beldelerde toplum arasında alay konusu oldu. Nasıl mı? İnsanlar sizin nüfus kaç çıktı bizimki şu kadar tartışmalarını yaparken kendi nüfuslarının altında ilçelerin olduğunu görünce bu adaletsizlik demekten kendini alamıyor. Bırakın belediyeliği köy bile olamayacak ilçelerin olması Türkiye’de işlerin ne hale sokulduğunun açık delili değil mi?

 Her olumsuzluğu özelleştirmeye bağlayıp “Gördünüz mü Seydişehir’in nüfusu da ne kadar düşmüş” deyip vur abalıya misali kendince meseleyi çözen zihniyet,  gerçek kör ve sağırlar değil midir? Kabul edelim ki Seydişehir’in nüfusu özelleşmeden dolayı 12 bin kişi dolayında düştü. Sormak isterim Beyşehir’in nüfusu hangi sebepten düştü?  Bozkır’ın, Ahırlı’nın Yalıhühüyük’ün, Taşkent’in neyi özelleştirildi de nüfusları düştü? Üstelik diğer ilçelerde kaybolan nüfuslarla Seydişehir’de düşen nüfus oranları çok farklı değil.

Konu vahim hem de çok vahim nüfusu düşen belediyeler durumu bir kısmı belediyelik statüsünü kaybetti bir kısmının durumu ise çok vahim

Nasıl mı?

Şişirme nüfusla iller bankasından alınan paralar bir anda kesildi. Ölüleri, dirileri, mezar taşlarını, uyduruk isimleri, hatta hayvanlarını bile nüfusa say ve normalin üç beş katı nüfus çıkar ve gelen paralarla har vurup harman savur.

Nasıl mı?

Küçük bir beldede siyaset için yirmi tane personel al. Gerçekler ortaya çıkınca da yandım anam de… Bunlar kimin parasıydı… Hizmet yok sadece personel parasına bile yetmeyen gelirler bir anda kesilince vay ki vay haline o beldenin…

Önceden nüfusa göre gelen para 90 bin YTL şimdi düşmüş12 bin YTL’ye, önceden gelen 25 bin YTL, şimdi gelmiş, 5 bin YTL… Başkanının maaşı zaten 3 bin YTL’den fazla. Vay halimize, vay ki vay…

Velhasıl… Hiç kimsenin kimseyi suçlamaya hakkı yok. Türkiye’de ağlanacak halimize gülüyoruz. Bine yakın belde belediyesinin statüsünü yitirdiğini anlaşılıyor. Şu an iş başında olan belediye başkanlarının yerinde olmak istemem. Kötü bir durum en son nüfus sayımı da bunlardan seçilmeden önce yapılmış. Ve ihale bunların üzerinde kalmış. Öbür yandan kıl payı kurtulmuş olanlar ise sadece statüyü kaybetmediğine sevinebiliyor. Gelir bakımından oda perişan.  Benim tanıdığım ve seçildikten sonra bir çok borçla belediye devralan ve canla başla çalışıp borçları yapılandırdıktan sonra büyük bir gayretle hizmet etmek isteyen bu başkanların gardı da düştü.

Türkiye’de yapılan işlerin çoğu zaman anlaşılması mümkün olmuyor… Sonra yapılacak önceden önce yapılacakta sona bırakılıyor.

Nasıl mı?

Şimdi bundan önce belediyede geçici statüde çalışan personeli sen  kadroya geçiriyorsun bu çok güzel bir şey her zaman çalışanın yanındayım ve doğru bir karar. Ancak belediyenin gelirleri nüfusun düşmesiyle kesilince yandım anam…

İşte buradanlaşılamaz bir durum zuhur ediyor. Birçok belediye bu ay maaşlarını ödeyemedi bazıları belirli bir kısmını ödedi.

Pekâlâ, öbür yandan statüsünü yitiren belediyelerin personeli ne olacak özel idareye… Kaldıysak özel idareye vay ki vay halimize…