- Vakıflar Haftası Açılışı ve Uluslararası Kudüs Vakıfları Forumu

- Vakıflar Haftası Açılışı ve Uluslararası Kudüs Vakıfları Forumu

Başbakan Yardımcısı Kaynak:- "İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında; açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde, vakıf insanlara her zamankinden daha çok ihtiyacı

İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, "İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında; açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde, vakıf insanlara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var." dedi.

Kaynak, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen, "Vakıflar Haftası Açılışı ve Uluslararası Vakıflar Forumu"nda yaptığı konuşmada, bu forumda, Kudüs şehri ve çevresinin ekonomik kalkınmasında vakıfların rolünün, ilmi seviyede tartışılacağını ve İslam dünyasına bir kalkınma modeli olarak, Kudüs vakıflarının ortaya konulacağını söyledi.

Bir vakıf medeniyeti olan Osmanlı'nın, bir vakıf külliyesi etrafında yalnızca şehirler kurmadığını, aynı zamanda o şehri ayakta tutacak sosyal, kültürel, ekonomik alanlarda vakıflar kurarak, mekan ile insanı birlikte düşündüğünü, hayatın her yönünü kuşatan vakıflar kurduğunun altını çizen Kaynak, şöyle devam etti:

"Ecdadımız, insanlara uzun yıllar hizmet edecek köprüler, hanlar, hamamlar, medreseler, camiler gibi eserler inşa etmenin yanı sıra, tabiatın korunmasını da amaçlamış, hatta tabiattaki her canlıya sahip çıkacak müesseseler kurmuştur. Bu bağlamda, yaralı kuşları tedavi etmeyi amaçlayan vakıflar, kuşların barınmasını sağlayacak kuş evleri, nehirleri temizleme görevini üstlenen vakıflar ve kışın vahşi hayvanlara yem veren vakıflar dahi kurulmuştur. Garip gurebaya sahip çıkacak, mahkumlara yardım edecek, genç kızlar için çeyiz, kimsesiz ve dul kadınlar için sığınma evleri gibi hayatın sosyal alanlarını kapsayan birçok vakıf eserini de imar ederek, bütün toplumsal kesimlere şefkat ve merhamet elini uzatmıştır."

- "Vakıf insanlara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var"

Din, kültür, sanat, edebiyat ve felsefenin, tarih boyunca insanı merkeze alan fikirler üzerinde yoğunlaştığını aktaran Kaynak, bu fikirlerin, insanın daha mutlu ve huzurlu hayat sürmesini amaç edindiğini, bu bağlamda insanoğlunun görevinin doğru, güzel ve iyi olanı bulup ortaya çıkarmak, yeryüzünde dengeli bir hayat inşa etmek, sosyal ilişkileri kuvvetlendirmek ve dünyayı daha yaşanılır hale getirmek olduğunu ifade etti.

Kaynak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'de sigara ile mücadelede de sembol olduğunu vurgulayarak, "Ecdadımız, Osmanlı döneminde Diyarbakır'da 'İlkokul Hocalarına Sigarayı Yasaklayan Vakıf' kurmuştur. 1833 yılında Diyarbakır Şehremini Belediye Başkanı Mehmet Ragıp Efendi tarafından kurulan bu vakıf, o tarihte de önemli neticeler elde etmiştir." diye konuştu.

Ecdadın Mekke-i Mükerreme'ye, Medine-i Münevvere'ye, Kuds-ü Şerif'e büyük önem verdiğini anlatan Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ayrıca bu forumu gerçekleştirdiğimiz İstanbul da bu şehirlerden sonra İslam Peygamberi Efendimiz SAV'in fethini hedef gösterdiği, onu fethedecek komutanı, fethedecek askeri övdüğü şehirlerden biridir. Peygamberimizin bu övgüsüne mazhar olabilmek için sefere çıkanlar arasında, hemen yanı başımızda medfun olan Ensar'ın en şereflilerinden Eyüb el Ensari Hazretleri'ni saymadan olmaz. İşte ecdadımız, fetheden kumandanı ve askeri övgüye mazhar olan bu şehri de sosyal, ekonomik, kültürel ve mimari açılardan ihya etmek için çok sayıda vakıf kurmuş, onları yaşatacak akarları da ihdas etmiştir.

Bütün bunları yapabilmek için varlıklı olmak, yeter şart değildir. Bunları yapabilmek için öncelikle vakıf olmak gerek. Efendimizden 1430 sene sonra kendi vatanında bir zalim diktatörün zulmünden, bombasından nefsini, neslini ve iffetini korumak için muhacir olma durumuna gelmiş Suriyeli kardeşlerimize 'açık kapı politikası' uygulayarak, "Ensar" olma şerefine nail oldunuz. Aynen "Ensar"ın en büyüğü Eyüp el Ensari Hazretleri'nin, Efendimiz'e ev sahipliği yaptığı gibi. Siz sadece bununla kalmadınız, bütün milletimize de bu şerefi ve hazzı tattırdınız. O yüzden kainata, eşyaya ve insanlara vakıf olan insan, mazisini bilen, atisini hedefleyen insan gerek. İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında; açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde, vakıf insanlara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Dünyanın neresinde bir muhtaç, bir mazlum varsa oraya el uzatacaksınız" diye direktif verdiğini dile getiren Kaynak, dünyanın neresinde bir adaletsizlik, terör, ırkçılık varsa, mezhep farklılığı sebebiyle bir çatışma ortaya çıkmışsa, dünyanın neresinde, çok gelirli az gelirliyi eziyorsa, "dünya beşten büyüktür" diyebilen, Gazze, Somali, Yemen, Myanmar, Sudan, Balkanlar, Kafkaslar'ı, bu muazzam yükü, bu "binbir başlı kartalı taşıyabilen kanarya" olmuş vakıf insanlara, kendini vakfetmiş insanlara, Recep Tayyip Erdoğanlara ihtiyaç olduğunu ifade etti.

- "Vakıflar Genel Müdürlüğü son 10 yılda efsanevi işler yaptı"

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün son 10 yılda efsanevi işler yaptığını, bugün çevresi işgal altında bulunan Kudüs ve çevresi vakıflarının, vakıf kayıtlarının da Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün arşivinde mevcut olduğunu belirten Kaynak, şunları kaydetti:

"Ankara’daki vakıf arşivimizde bulunan 500 adet vakıf kaydı, hem İslam dünyasına hem de uluslararası hukuka önemli hizmet edecektir, diye düşünüyorum. Himayenize aldığınız forumun önemli konuları arasında bu belgelerin sergilenmesi de bulunmaktadır.

Bu organizasyonun amaçlarından biri, 400 yıl boyunca vakıflar marifetiyle imar ve ihya edilen Kudüs ve çevresinin, bu vakıflar vasıtasıyla oluşturduğu katkıyı ve istihdamı böylece ortaya koymaktır. Bunun, 2010 yılından beri giderek artan Vakıflar Genel Müdürlüğü imkanları çerçevesinde yapılabildiğini vurgulamak isterim. Vakıf Haftası'nın bu yıl Vakıf Medeniyeti ve Kudüs temasıyla, ülkemizde kutlanmasına karar verdik. Bundan tam 500 yıl önce 1517 yılında Yavuz Selim Han, ilk Cuma hutbesini Mescid-i Aksa'dan irad etmiş ve bundan 100 yıl önce de Kudüs ve çevresi Osmanlı topraklarından çıkmak zorunda kalmıştır. Dünyanın pek çok ülkesindeki Kudüs temalı vakıflarca yeniden imar ve ihya etmek için, Kudüs'ün sosyal ve ekonomik kalkınmasına destek vermek için, bu forumun önemli imkanlar getireceğine inanıyoruz."


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :