"Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi"

"Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi"

Prof. Dr. Ramadan: - "Vatandaşlık, kanunlar önünde eşitlik demektir. Dinimiz, ırkımız, kültürümüz ne olursa olsun eşit davranılması gerekir"

İSTANBUL (AA) - Oxford Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tarık Ramadan, vatandaşlığın, "kanunlar önünde eşitlik" anlamına geldiğini belirterek, "Dinimiz, ırkımız, kültürümüz ne olursa olsun eşit davranılması gerekir." dedi.

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Esenler Belediyesi'nin ev sahipliğinde düzenlenen "Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi", Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Davutpaşa Kongre Merkezi'nde devam ediyor.

İlk oturum öncesi kürsüye çıkan Ramadan, çok kültürlülük, bir arada yaşama ve entegrasyon üzerine konuştu.

Çok kültürlülükte dünyaya örnek olacak tek bir modelden bahsedilemeyeceğini anlatan Ramadan, Türk ya da Fransız modelinin başka bir toplumda uygulanamayacağını belirterek, her toplumun kendisine göre bir modeli bulması gerektiğini söyledi.

Ortak değerler dışında İslam dünyasındaki modellerin değiştirilmesinin önemli olduğuna işaret eden Ramadan, şöyle konuştu:

"Müslüman düşüncesinde diğer kişilerle farklı kültür ve dinlerle beraber yaşarken her zaman farkında olmamız gerekiyor ki, kendi gelenek ve göreneklerimize sadık kalarak zorlukları aşmamız gerekiyor. Hangi esaslar üzerinde hemfikir olmamız gerekiyor? Hem Batı'ya hem Müslüman ülkelere çok farklı olmayan bir yaklaşımla başlamalıyız. Vatandaşlık, kanunlar önünde eşitlik demektir. Dinimiz, ırkımız, kültürümüz ne olursa olsun eşit davranılması gerekir. Fransa'da ya da birçok Avrupa ülkesinde kanun size 'Böyle yapmanızı söylüyor.' diyorlar. Başörtüsü ve ortak vatandaşlık konularında da böyle. Devlet bazı yaptırımlar uyguluyor ve bazı vatandaşlarını korurken bazılarına yaptırımlar uyguluyor, onlara 'Siz tamamen vatandaş değilsiniz.' diyor."

- "Özgürlük başlangıç noktasıdır"

Prof. Dr. Tarık Ramadan, kanunlar önünde eşitliğin önemine vurgu yaparak, şunları kaydetti:

"Öncelikle her bir vatandaşın yasalar önünde eşit olması gerekir. Amerika'da siyah ve fakir bir vatandaşsanız beyaza oranla hayatınızı kaybetme riskiniz çok daha fazladır. Bir ülkenin dilini konuşmanız gerekiyor. Çünkü, dil, bir kültürdür. Kanunlara göre beğenmediğiniz bir şeyi eleştirebilirsiniz çünkü kanunlara göre kendinizi ifade etme özgürlüğünüz var. Özgürlük çok önemlidir. Özgürlük aynı zamanda başlangıç noktasıdır. Çoğulcu toplumlarda sosyolojik faktör de çok önemlidir. Aynı şekilde politik bilim ve tarih bilimi de. Çünkü bu aidiyet duygusunu belirliyor. Aidiyet duygusu toplumun bir parçası olduğunuza inanmanızla başlıyor. Örneğin Fransa, dünya kupasını kazandığında kimse ona 'Fransız mısın?' diye sormadı."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :