Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi

Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (2)- "Şu anda Musul'da operasyonlar devam ediyor. Ne diyorlar? 'Türkiye Musul'a girmesin'. Nasıl girmeyeyim. 350 kilometre sınırım var benim ve bu sınırda ben tehdit altındayım. 911 kilometre Suriye, 350 kilometre Irak. Hiç ilgi al

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şu anda Musul'da operasyonlar devam ediyor. Ne diyorlar? 'Türkiye Musul'a girmesin'. Nasıl girmeyeyim. 350 kilometre sınırım var benim ve bu sınırda ben tehdit altındayım. 911 kilometre Suriye, 350 kilometre Irak. Hiç ilgi alakası olmayanlar gelip giriyor." dedi.

Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi'nde konuşan Erdoğan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 170 ülkede eğitim faaliyetleri yaptığını söyleyenlere bakıldığında, sadece onunla kalmadığını, orada başka faaliyetlerinin de olduğunu kaydetti.

FETÖ'nün, kara para aklamanın oralara kadar dağıldığı bir örgüt olduğunu ifade eden Erdoğan, hiç kimsenin bu aziz milletin ve kadim devletin bu terör örgütleri karşısında acziyet göstermesini beklememesi gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröristlerden, darbecilerden, işgalcilerden Türk milleti adına hesap sormakla mükellef olan hakimlerin, savcıların, en az 15 Temmuz gecesi silahların karşısına dikilen insanlar kadar cesur olmasını beklediklerini ve istediklerini aktararak, "Şayet adalet teşkilatımız ve onların mensupları bu konuda milletimize yeterli itimadı sağlayamazlarsa geleceğimize güvenle bakamayız. Ben bu konuda hakimlerimize, savcılarımıza, adalet teşkilatımıza ve tüm kurumlarımıza güveniyorum, inanıyorum. Bu vesileyle 15 Temmuz silahlı darbe girişimi sırasında kalbi ve duası bizimle beraber olan sizlerin ülkelerindeki tüm dostlarımıza bir kez daha şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.

Terörizmin çok boyutlu, farklı yöntemler kullanan, değişik kılıklara bürünebilen, bazı ülkeler tarafından diplomatik baskı aracı olarak da kullanılan bir enstrüman haline dönüşmüş durumda olduğunu anlatan Erdoğan, Türkiye'nin, dünyada terör örgütlerinin saldırılarına en çok maruz kalan, en çok kayıp veren ülke olduğunu söyledi.

Bu bakımdan Türkiye'nin terörizm karşısındaki hassasiyetinin herkesten farklı ve fazla olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şu anda buradaki dostlarının arasında terörizmle sürekli baş başa olan kardeşleri bulunduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İşte Pakistan, işte Afganistan, işte Irak, işte Suriye, işte Somali... Bütün buralarda şu anda terörle her an iç içe olan kardeşlerimiz var. Libya'ya gel öyle. Mısır öyle. Her yer. Bu coğrafya sürekli terörizmle iç içe. Bakınız şurada Suriye ile ilgili olarak yaşadıklarımız var ve bizler sürekli sabrettik. Sürekli bize Suriye tarafından roketler atıldı, havan toplarıyla vuruldu. Yüzlerce şehidimiz oldu. En sonunda çok manidardır. 14 yaşında bir çocuk, öyle eğitilmiş, öğle yetiştirilmiş ki; çocuk Arjantin'li futbolcu Messi'yi çok sevdiği için Messi'nin formasını çocuğa giydiriyorlar. Üzerine de bombayı bağlayıp, bir kına törenine çocuğu gönderip, orada patlatmak suretiyle 56 kardeşimiz orada şehit oluyor, 100'e yakın insanımız yaralanıyor. Bu insanları ziyaret ettiğimde hastanelerde, o çocukların halini gördüğümde, çocuk ayağının koptuğunun bile farkında değil, hala tebessüm ediyor, gülüyor. Şimdi bütün bu tabloyu gördüğünde, milletin sorumluluğunu almış, dünyaya karşı milletinin temsilini üstlenmiş bir insan olarak hala durabilir misiniz? Dedik ki artık durmayacağız, artık ılımlı muhaliflerle birlikte, Özgür Suriye Ordusu ile birlikte biz Suriye'ye gireceğiz."

- "PYD, YPG bir terör örgütüdür"

Türkiye'nin Suriye ile sınırının 911 kilometre olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları aktardı:

"Fakat Suriye ile yakından uzaktan alakası olmayanların Suriye'ye girmesi hak, bize gelince 'Sizi katil Esed çağırmadı ki nasıl oraya gidersiniz' diyorlar. Kusura bakmayın, gideriz. Çünkü eğer biz terör tehdidi altındaysak, eğer bizi o ülke havan toplarıyla, roketlerle tehdit ediyorsa gideriz. Bunun hukukta zaten tabirlerini sizler benden çok daha iyi bilirsiniz. Nefsi müdafaa mı dersiniz, ne derseniz deyin. Ve girdik. Önce Cerablus'tan başladık. Cerablus'tan çıkmış olan 30 bini aşkın Cerablus halkı, biz DEAŞ'ı temizleyince tekrar Cerablus'a dönmeye başladı ama DEAŞ oradan gitti. Rai'ye girdik. Orası da boşaldı ve DEAŞ oradan da gitti. Oraya da Rai'nin halkı yerleşmeye başladı. İşte şimdi de bu gece itibarıyla hamd olsun Dabık da DEAŞ'tan temizlendi ve Dabık'a kadar olan o bölge temizlenerek, şimdi oraların halkı da oraya yerleşmeye başladı."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin oralara insan götürmediğini, kendi insanının oralara yerleştığini dile getirerek, Türkiye'nin farkının bu olduğunu söyledi.

Erdoğan, "Ve tabii biz koalisyon güçlerine şunu söylüyoruz. Başta Amerika olmak üzere. Bakın, siz Menbiç'te bana bir söz verdiniz. Sayın Başkan'la telefonla görüştük. 'Kesinlikle oraya PYD, YPG girmeyecek' dediler. PYD bir terör örgütüdür, YPG bir terör örgütüdür. Türkiye'deki PKK'nın uzantısı bir terör örgütüdür. Buraya girmeyecekse verdiğiniz sözde durun. Yüzde 95'i buranın Arap'tır ve sözlerinde durmadılar buraya PYD ile YPG'yi soktular. Biz de tabii onlar sözünde durmayınca gereğini yaptık, yapıyoruz ve kendilerine diyoruz. Bakın bu sabah bile kendilerine bu iletildi. Bakın hala sözünüzde durmadınız, orayı eğer PYD'den, YPG'den temizlemezseniz sizinle ortak hareket edemeyiz. Şimdi yani biz NATO'da koalisyon güçleriyle veya başta Amerika olmak üzere ortak, stratejik iki ortağız. Sen bizimle hareket etmeyeceksin. Kiminle hareket edeceksin? Terör örgütüyle hareket edeceksin. Bunun akılla, mantıkla izahı var mı? Bunun hukukta yeri var mı? Böyle bir şey olabilir mi? Hukuk çiğneniyor. Uluslararası hukuk ayaklar altına alınıyor ve bundan dolayı da adaletin olmadığı yerde zulüm olur ve zulüm oluyor. Bunu halletmemiz gerek."

Burada 3 gün yapılacak çalışmalarda bunların enine boyuna ele alınması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, sonuç bildirgesine de bunların girmesi gerektiğini anlattı.

Bunların çok önemli olduğunu belirten Erdoğan, "Bakın şimdi Musul başladı. Şu anda Musul'da operasyonlar devam ediyor. Ne diyorlar? 'Türkiye Musul'a girmesin'. Nasıl girmeyeyim. 350 kilometre sınırım var benim ve bu sınırda ben tehdit altındayım. 911 kilometre Suriye, 350 kilometre Irak. Hiç ilgi alakası olmayanlar gelip giriyor. Neymiş, Bağdat onlara 'gel' demiş. Gel demedikleri zaman Irak'a gelenlere niye 'hayır' demediniz? Öyle mi? 14 sene önce, 15 sene önce Saddam 'gel' mi dedi bunlara? Ama girdiler. Orada kan gövdeyi nasıl götürdü. Milyona aşkın insan öldü. Şimdi sizler hukukçular olarak inanıyorum ki yasaların diliyle değil, hukukun diliyle konuşan insanlarsınız." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, hukukçuların, yasaların değil hukukun diliyle konuşan insanlar olduğuna inandığını kaydederek, bu şekilde konuşan insanlar olmaya devam edilirse hakkın yerini bulacağını söyledi.

"Çünkü bir hukuk var, onun yazılısı yoktur, İngilizlerde olduğu gibi. Ama bir de yasalar vardır ki o yasaları güçlüler istedikleri gibi yazarlar, ona göre de atı oynatırlar" diyen Erdoğan, burada atılacak adımların kendileri için çok önemli olduğunu bildirdi.

- Musul operasyonu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Musul operasyonuna da değinerek, şöyle devam etti:

"Şimdi Musul'a operasyonlar başladı. Kendilerine söyledik. Şu anda Genelkurmay Başkanım Amerika'da muhatabıyla görüşmelerini yaptı. Bir saat kadar önce tekrar kendisiyle Amerika'dan görüştük ve 'Ne gibi adımlar atıyoruz, ne yapacağız, ne edeceğiz', bunları konuştuk. Kendilerine aynısını söyledik. Bakın, Türkiye'nin olmadığı bir operasyondan kusura bakmayın doğabilecek neticelerden biz sorumlu değiliz. Biz operasyonunda da olacağız, biz masada da olacağız. Bunun dışında kalmamız mümkün değil. Çünkü burada bizim için bir tarih yatıyor. Beyefendiler arzu ederlerse Misak-ı Milli'yi okurlar. Bizim buradaki tarihi geçmişimizin de ne olduğunu daha da iyi anlarlar. Şu anda bizim Musul'da kardeşlerimiz var. Araplar, Türkmenler, Kürtler. Orada kardeşlerimiz var. Aynı şekilde kuzeye doğru gittikçe, sınıra yaklaştıkça orada akrabalar var. Bizim burada kesinlikle duyarsız olmamız mümkün değil."

Erdoğan, "Başika'dan çıkın" denildiğini ifade ederek, "Kimse bizden Başika'dan çıkmamızı beklemesin. Biz Başika'dayız ve oradaki DEAŞ terör örgütüne karşı her türlü operasyonları bugüne kadar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. DEAŞ'la orada en onurlu mücadeleyi veren biziz. Eğer mesele terör örgütüyle mücadele ise ta başından beri Başika kampında bu mücadeleyi veren biziz. Musul'daki kardeşlerimizi Başika kampında DEAŞ terör örgütüyle onlar mücadele edebilsinler diye eğiten biziz. Aynı şekilde Peşmergeleri orada eğiten biziz. Eğer bunlar olmamış olsa şu anda terör örgütü DEAŞ'a karşı bu mücadeleyi verecek orada doğru dürüst bir kadro bulamazsınız." şeklinde konuştu.

(Sürecek)



AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :