ESKİŞEHİR (AA) - Anadolu Üniversitesi (AÜ) tarafından Uluslararası Açık ve Uzaktan Öğrenme Konferansı düzenlendi.

Rektör Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, Yunus Emre Yerleşkesi Öğrenci Merkezi'nde gerçekleştirilen konferansın açılışında yaptığı konuşmada, AÜ'nün 1958 yılında kurulduğunu ve 1980'lerde açıköğretim sistemi hizmetine geçtiğini hatırlattı.

Açıköğretim sistemi kapsamında üç fakültenin bulunduğunu belirten Çomaklı, "Son bir yılda da yaklaşık 15 ülkede, bu sistem özellikle Türklere yönelik hizmet vermeye çalışmaktadır. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi olarak başlıca hedefimiz, gelecek yıllarda tüm dünyada neslimizi teslim edeceğimiz çocuklara ortam hazırlamak ve hazırladığımız ortamı eğitim sistemine dahil etmek." dedi.

Bu durumun da dijitalleşme sürecinden geçtiğinin farkında olduklarını anlatan Çomaklı, yeni neslin, küçük bir tablet veya telefon ile her şeyi yapabildiğini vurguladı.

Hızlı bir şekilde dijitalleşme sürecine dahil olmaları ve açıköğretim sistemini de buna entegre etmeleri gerektiğini anlatan Çomaklı, şunları söyledi:

"Umut ederim ki AÜ'nün düzenlediği bu konferansla dijitalleşmeye dönük gelişmeler tartışılır, özellikle gelecek nesillerin nasıl yetiştirileceği hakkında bir altyapı oluşturulur. Malumunuz olduğu üzere dünya gittikçe küçülüyor. Google dünyasında hafızaya gerek kalmıyor. Böylece enerjimizi başka yerlere sarf edebilir duruma geliyoruz. Açıköğretim sistemi olarak dönüşüm sürecinde, Yüksek Öğretim Kurulunun ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Dijital Ofis açarak bize verdiği destekle, gelecek nesillere verilecek dijital eğitim ve materyallerini hazırlamaya başladık. Bu oldukça meşakkatli ve teknik bir konudur. Kimse, anlamak zorunda olduğu 10 yaşındaki bir çocuğun dünyasını bilmiyor. İşin en zor tarafı bu olsa gerekiyor. 10 yaşındaki çocuğun dünyasını anlayamazsak eğer o çocuk 20 yaşına geldiğinde eğitim ihtiyaçlarını istediği şekilde veremeyeceğiz."

Rektör Prof. Dr. Çomaklı, eğitim vermeye çalıştığımız nesli "Anadolu 5.0" olarak nitelendirilen dijitalleşme sürecine uyarak geleceğe yönlendirebileceklerini dile getirdi.

Katılımcılardan, sunum yapmalarından ziyade mevcut durumu göz önünde bulundurarak kendilerine yol göstermelerini isteyen Çomaklı, "Bu bir ekip işidir, yalnızca ülkelerin yapacağı bir iş değildir. Tüm dünyanın bu süreci ortak yürütmesi gerekmektedir. Türkiye olarak öncelikle kendi dilimizi konuşanlara yönelik eğitim sistemi oluşturuyoruz ama nihayetinde tüm insanlara faydalı olsun diye eğitim programları hazırlamaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Yerli ve yabancı akademisyenlerin sunumlarıyla devam eden sempozyum 16 Kasım'da sona erecek.