Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi

Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi

"Emperyalizmin Kıskacında İslam Dünyası" temasıyla düzenlenen ve 59 ülkeden 147 temsilcinin katıldığı kongrenin sonuç bildirgesi açıklandı

İSTANBUL (AA) - Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından düzenlenen Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi'nin sonuç bildirgesi açıklandı. 

ESAM'dan yapılan açıklamaya göre, 29-30 Kasım tarihlerinde "Emperyalizmin Kıskacında İslam Dünyası" temasıyla düzenlenen ve 59 ülkeden 147 temsilcinin katıldığı kongrede, mevcut dünya düzeninin oluşum süreci, İslam dünyasının içinde bulunduğu durum, karşılaştığı küresel tehditler, bu tehditlerin ürettiği problemler ilim ve fikir adamlarıyla müzakere edildi. 

Mevcut dünya düzeninin siyasi, iktisadi, teknolojik, medya, ahlaki ve sosyal boyutlarının ele alındığı kongrede, bu konulara dair yapılması gerekenler istişare edildi, yapılan tespitler sonucunda tüm dünyaya ilan edilmek üzere nihai kararlar alındı. 

Kongrenin sonunda açıklanan sonuç bildirgesinde ise İslam dünyasına yönelik küresel tehditlerin engellenmesi gerektiği belirtildi. 

Batılı ülkelerin ürettiği İslamofobya ve onun tetiklediği İslam karşıtı tutumların dünya barışına gölge düşürdüğü aktarılan bildirgede, şu değerlendirmelere yer verildi: 

"Azınlık şartlarında yaşayan Müslümanların dini, sosyal ve kültürel varlıklarını koruma ve geliştirmelerine imkan tanınmalıdır. Filistin topraklarının işgali ve Mescid-i Aksa'daki insanlık dışı zulüm artırılarak sürdürülmektedir. Muhammed Mursi, Mısır tarihinde ilk defa seçimle işbaşına gelen Cumhurbaşkanıdır. Darbe ile görevden uzaklaştırılmıştır. Mısır darbe yönetimi, baskılarını sürdürmekte ve masum insanları haksız yere idama mahkum etmektedir. Bangladeş’te, Cemaat-i İslami liderlerine ve mensuplarına reva görülen baskı ve haksızlıklar ve buna bağlı olarak idamlar asla kabul edilemez. Libya, Somali, Yemen, Irak ve Suriye içindeki çatışmaların bir an önce son bulması, ülkelerin birlik ve bütünlüğünün korunması için, bütün Müslümanların gayret göstermesi gerekmektedir. Nepal’de Müslümanlara karşı uygulan baskı ve dayatmaların kaldırılması için İslam İşbirliği Teşkilatı'nın gayret göstermesi gerekmektedir. Moro İslami Kurtuluş Cephesi önderliğinde Filipinler hükümeti ile yürütülen barış süreci desteklenmeli, İslam ülkelerinden gerekli destek sağlanmalıdır. Çin’de, Doğu Türkistan Müslümanları üzerindeki baskının kaldırılması gerekmektedir. Çin’deki Müslümanların, Çinlilerin sahip olduğu aynı haklara sahip olması gerekmektedir." 

Bildirgede, Suriye’deki savaş ve katliamdan duyulan endişenin bütün delegeler tarafından dile getirildiği vurgulanarak, "Suriye’de emperyalist güçler adeta toplu katliam yapmakta ve silahlarını denemek için, sivillerin birbirini öldürmelerine ortam hazırlamaktadır. Orta Afrika’da Müslüman kitlelere yönelik katliama bir an önce son verilmesi için bütün kurum ve kuruluşlar harekete geçmelidir. Arakan’da Müslümanların uğradığı soykırımı, şiddetle kınıyoruz. Keşmir’de yapılan zulümlerin sona erdirilmesi ve insan hakları ihlallerinin durdurulması gerekmektedir" denildi. 

İslam dünyasının kültürel, ekonomik ve siyasal dinamiklerinin harekete geçirilmesi gerektiğine dikkat çekilen bildirgede, "İslam Medeniyeti, farklılıkları çatışma nedeni değil muarefe ve yarışma nedeni saymakta ve farklılık birliğine gidişin yol haritasını içermektedir. Batı taklitçisi eğitim kurumları yerine İslam Medeniyeti değerlerine dayalı çözüm üreten ilmi kurumlar kurulmalıdır. Mevcut ifsat eksenli ekonomik ve sosyal yapı değiştirilmeli, Müslümanlar ülkelerinde barışı tesis edecek gayreti ortaya koymalıdırlar. İslam alemi, tevhid ve adalet eksenli dünya görüşüne dayalı olarak, kendi sosyal yapısını vakit geçirmeden yenilemelidir. Bütün Müslüman unsurların ve mazlum ulusların kendilerine altında yer bulduğu barış ve adaleti sağlayacak küresel bir çatıya ihtiyaç vardır. Hak ve adalet eksenli yeni bir dünya yeniden inşa edilmelidir. D-8 Teşkilatı aktif hale getirilmeli ve bütün İslam alemini kapsayacak şekilde genişlemesi, İslam barışı ve dünya barışı için elzem görülmektedir. Mezhepçilik ve aşırı zorlama yorumlara dayalı din anlayışlarının beslediği çatışmalar, şiddet ve kaos atmosferi kabul edilemez" değerlendirmesi yapıldı.

Müslümanların aralarındaki problemlerin çatışma ya da savaşla değil, barış ve kardeşlik hukukuyla çözülmesi gerektiğinin altı çizilen bildirgede, "İslam Ülkeleri Birleşmiş Milletler Teşkilatı", "İslam Ülkeleri Ekonomik İşbirliği Teşkilatı", "İslam Ülkeleri Ortak Para Birimi", "İslam Ülkeleri Savunma Birliği Teşkilatı" ve "İslam Ülkeleri Bilim ve Kültür İşbirliği Teşkilatı"nın kurulması gerektiği savunuldu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı