Ukraynalı Gökoğuzların yaşam mücadelesi

Ukraynalı Gökoğuzların yaşam mücadelesi

Ukrayna'nın güneyinde yaşayan, "Gagauz" ismiyle de anılan Türklerin Oğuz boyuna mensup Gökoğuzlar kültürlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor- Ukrayna Gagauzlar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Arnaut: - "Ukrayna'daki Gagauzlar kültür

KİEV (AA) – ALİ CURA – Ukrayna'nın güneyinde yaşayan Oğuz boyuna mensup Gökoğuz Türkleri, yaşanan ekonomik krizin de etkisiyle kültürleri ve dillerini kaybetme tehlikesi yaşıyor.

Oğuz boyuna mensup Gökoğuz Türklerinin bir kısmı, yaşamlarını Ukrayna'nın güney bölgelerinde sürdürüyor.

Çoğunluğu bugünkü Moldova Cumhuriyeti'ne bağlı özerk Gökoğuz Yeri'nde yaşayan, Hristiyan dinine mensup Gökoğuzların bir kısmı Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından Ukrayna sınırları içerisinde kaldı.

Yapılan araştırmalara göre, yaklaşık 40 bin nüfusa sahip Ukrayna Gökoğuzları, Odessa ve Zaporijya bölgelerindeki bazı köylerde yaşamlarına devam ediyor.

Ukrayna'nın 13 yerli halkından biri kabul edilen Gökoğuzlar, "Gagauz" ismiyle anılıyor. Ülkede son yıllarda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle köylerden büyük şehirlere göçün, Gökoğuzları olumsuz etkilediği belirtiliyor. Kendi topluluklarından koparak büyük şehirlerde yaşamaya başlayan ailelerin, kendi kültürlerini unutmaya başladığı kaydediliyor.

Türkiye Türkçesine yakınlığıyla bilinen, Oğuz dil grubundan Gökoğuz dilinin, köy okullarında sınırlı öğretilmesi kültürel asimilasyon tehlikesinin bir diğer nedeni olarak görülüyor.

Ukrayna Gagauzlar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Tudora Arnaut, konuyla ilgili AA muhabirine değerlendirmesinde, "Ukrayna'daki Gagauzlar kültür ve dillerini kaybetme tehlikesi altındadır. Köylerde yaşayan Gagauzlar ekonomide yaşanan krizin etkisiyle evlerini terk etmek zorunda kalıyorlar. Başka şehirlerde yaşamaya başlayınca da geleneklerini, göreneklerini ve dillerini unutuyorlar." dedi. Arnaut, bu hususta acil önlem alınması gerektiğine dikkati çekti.

Ukrayna'da azınlıklara devlet desteğinin yeterli olmadığına işaret eden Arnaut, "Okullarda Gagauz dili ders saatlerinin yetersizliği, kitapların çok az sayıda basılması, ders dışı Gagauz edebiyat kitaplarının basılması için devletin maddi destek sağlamaması, bütçede kültürel faaliyetlere çok cüzi bir payın ayrılması, sorunların en başında geliyor." diye konuştu.

Gagauzların ayakta kalması, dil ve kültürlerinin koruması için kendilerine ait sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Arnaut, Ukrayna Gagauzlar Birliğinin maddi sıkıntılar nedeniyle bir ofisinin bile bulunmadığını dile getirdi.

Son dönemde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı vasıtasıyla Türkiye'nin Ukrayna Gagauzlarına hissedilir derecede destek verdiğini belirten Arnaut, "Türkiye Maarif Vakfının Ukrayna'da bulunan Gagauz köylerinden birinde okul açmasını çok istiyoruz." dedi.

Arnaut, Türkiye temalı park ve kültürel müzenin de içinde bulunduğu küçük bir kütüphanenin bölgede inşa edilmesinin gelenek ve göreneklerini korumaya büyük yardımı dokunacağını da sözlerine ekledi.

Kiev Taras Şevçenko Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Bülent Hünerli, Ukrayna'daki Gagauzların her geçen gün daha fazla asimilasyona uğradığını söyledi.

Şehirleşmeyle gençlerin yaşadıkları köyleri terk ettiğini, kendi dillerini unutmaya başladığını ifade eden Hünerli, "Şehir kültürüne adapte oluyorlar. Büyük şehirlerde bir araya gelseler de yine de gelenek ve göreneklerde bir törpülenme söz konusu. Bir araya geldiklerinde maalesef kendi dillerini konuşmuyorlar. Birkaç nesil sonra bu toplum tamamen asimile olma tehlikesiyle karşı karşıya." ifadelerini kullandı.

Dilin, kültürün taşıyıcı ögesi olduğunu hatırlatan Hünerli, "Gagauzların kendi dilini daha çok kullanması için destek projelerinin geliştirilmesi gerekiyor. Bu dil sanki egzotik bir dil haline gelmiş. UNESCO'nun kaybolan diller listesinde ilk sıralarda yer alıyor. Türkiye'nin bu dilin kaybolmaması için destekte bulunması önemli. Bunun için bu dilde kitap basımı, folklorik etniklikler yapılması, şarkılar, türküler yazılması, klipler çekilmesi, bilimsel çalışmalar yapılması gerekiyor." diye konuştu.


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :