İSTANBUL (AA) - Yönetmen Alper Mestçi'nin yeni filmi, "Üç Harfliler 3: Karabüyü", 1 Temmuz'da vizyona girecek.

Kanyon Cinemaximum'da gerçekleşen basın gösteriminde AA muhabirine açıklama yapan Mestçi, her yönetmenin filminden iyi bir beklentisi olduğunu belirterek, "Kime sorsanız 'bir milyon yapacağız' der ama buna seyirci karar veriyor. Bu filmin daha önceki serisini, ben çekmedim. 'Siccin', dağıtımcımızın filmiydi. Bana teklif gelince kabul ettim." dedi.

Çekimlerin eğlenceli geçtiğini anlatan Mestçi, "Filmi 15 gün gibi hızlı bir süreç içinde çektik. Bence korku filmlerini uzun süreli çekmek, filme zarar veriyor. Çünkü oyuncuları o modda uzun süre tutmak çok zor. Oyuncular o moddan sıkılıyor. O karanlıktan ve atmosferden rahatsız olmaya başlıyor. Dolayısıyla hızlı çekebiliyorsanız, hızlı çekmeniz gerekli. Ben artık pratikleştim. Çünkü 6. filmim." diye konuştu.

Alper Mestçi, korku filmlerinde en önemli şeyin sorunları yok etmek olduğuna dikkati çekerek, "Oyunda, mekanda, her şeyde sorun çıkabilir. Zor bir şey, bıçak sırtı bir şey yapıyoruz. Korkunun bir tık sonrası komedi. Türkiye'deki insanlar zaten korku filmlerine, gülmeye hazır geliyorlar. Dolayısıyla biz güldürmemek için elimizden geleni yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

- "Onlarda hayalet ya da vampir varsa bizde de cin var"

Türk korku filmleri üzerine değerlendirmede bulunan Mestçi, şöyle devam etti:

"Bu yıl sanırım 25 tane korku filmi yapıldı ve genelde 'yine mi cin? eleştirisi alıyor. Aslında ben de bu eleştirilere katılıyorum ama kendimi bu kategoriye sokmuyorum. Nasıl ki onlarda hayalet ya da vampir varsa bizde de cin var. Bizde şeytan filan yaptığımız zaman işlemiyor. Yoksa yaptığımız şey çok farklı değil aslında. Ama bunlar son yıllarda suistimal de edildi. Ucuza çok korku filmi çekildi. 'Az para harcayıp para kazanalım' dedi insanlar. Bu da sektöre zarar veriyor. Bu durum, yönetmenlerin ve yapımcıların yanında kötü filmleri alan sinemacıların da suçu. Sinemalar bu filmi almazsa onlar da çekilmez. Artık o kadar kötü filmler var ki sinemaya girmemesi hatta Youtube'a bile konulmaması gerekiyor. Çünkü alakasız insanlar yapıyor."

Filmde Dilek ve Elif adlı iki farklı karakteri canlandıran oyuncu Seda Oğuz da seyircinin filmi beğenmesi temennisinde bulunarak, "Filmi çok kısa bir süreç içinde çektik. Dolayısıyla yoğun bir süreçti. Günde 16 saat çekimler sürdü. Zaten korku filmi. Film, yeterince gergin bir şekilde sürdü. Sahnelerle aynı hissiyata kapılıyorsunuz. Korku ve gerginlikle dolu bir çekim oldu bizim için." değerlendirmesinde bulundu.

Oğuz, korku filmlerindeki zorluklara işaret ederek, "Bedeninizi çok iyi kullanmanız gerekli. Dolayısıyla diğer türlere göre daha zorlayıcı oluyor. Bir de çift karakteri oynuyorum filmde. O anlamda da beni çok zorlayıcıydı. Şu zamana kadar yaptığım en zor sinema filmim diyebilirim." ifadelerini kullandı.

Filmde, Seda Oğuz'un yanı sıra Deniz Gündoğdu, Metin Yıldırım, Özay Fecht, Merve Ateş, Yücel Tunca, Nefise Seda Yanık, Sedat Develik, Fatma Nilgün İslamoğlu ve Gülşah Tütel rol aldı.

Müziklerini Reşit Gözdamla, görüntü yönetmenliğini ise Serdar Armutlu üstlendiği filmin konusu kısaca şöyle:

"Anne ve babasını kaybettikten sonra çocukluğunun geçtiği eski evde oturmak istemeyen Alev, evini kiraya verir. Bu eve taşınan tekinsiz ve tuhaf kiracılar, Alev, kızı Eda ve kocası Erol'un hayatlarını bir anda kabusa çevirir. Eve taşınan Dilek ve Kadir yeni evli bir çifttir. İkisinin de geçmişinde ürkütücü olaylar vardır ve farklı şekillerde Alev'in ailesine musallat olurlar. Alev rastlantı sonucu gittiği ve Ebced Hesabı yaparak 'Yıldızname' falına bakan ürkütücü kadından, kiracıları hakkında bazı bilgiler öğrenir. Fakat öğrendiği şeyler Alev'in yaşadıklarını daha da kara bir kabusa dönüştürecektir."

Film, korku türündeki filmleri sevenleri sinema salonlarına çekmeyi hedefliyor.

AA