"Türkiye'nin demokratikleşmesini engelliyorlar"

"Türkiye'nin demokratikleşmesini engelliyorlar"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu:- "Biz demokratikleşmeyi savunurken, hala silah bırakmamayı kendisine bir yöntem olarak belirleyenler ve terör örgütünün Türkiye'de, özellikle Güneydoğu'da egemenlik kurmasına yönelik programlar, planlar yapanlar, Tü

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Biz demokratikleşmeyi savunurken hala silah bırakmamayı kendisine bir yöntem olarak belirleyenler ve terör örgütünün Türkiye'de, özellikle Güneydoğu'da egemenlik kurmasına yönelik programlar, planlar yapanlar, Türkiye'nin demokratikleşmesini maalesef engelliyorlar" dedi.

Çözüm Süreci ve koalisyon çalışmalarıyla ilgili AA muhabirine açıklamada bulunan Soylu, 7 Haziran seçimlerini Türkiye'de en iyi anlayan siyasi partinin AK Parti olduğunu söyledi.

Türkiye'nin 13 yıllık kazanımlarının söz konusu olduğunu ve bu kazanımları geleceğe taşımakla sorumlu olduklarını belirten Soylu, şöyle devam etti:

"Millet sandığa giderken bizimle sözleşme yapmış değildir. Millet kendi iradesini sandığa yansıtmış ve bize 'gereğini yapın' talimatı vermiştir. Bunu anlayan ve bu konuda seçim bittikten sonra ciddiyet ortaya koyan siyasi hareket AK Parti'dir. Şimdi biz bunu kendi sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Gerek TBMM Başkanlığı seçiminde gerekse hükümetin kurulması aşamasında AK Parti bu sorumluluklarından kaçınmayacak ve milletimizin beklentilerine uygun bir şekilde hareket tarzına devam edecektir.

Biz burada hiçbir ayırım ortaya koymuyoruz. Özellikle CHP ve MHP ile bu konuların müzakere edilmesini ve konuşulmasını, bütün siyasi partilere de ayrıca gidilmesini, bizden beklentilerin ne olduğunu, yani AK Parti'den temel beklentilerin ne olduğunu anlamak istiyoruz. Hem de toplumumuzun beklentileri ile siyasal parti beklentilerini uyuşturabilecek bir uzlaşmayı ortaya çıkarmak istiyoruz. Doğrusu da budur. Bu konuda da AK Parti başından itibaren sağduyu ile akliselimle hareket etmektedir."

Süleyman Soylu, TBMM Başkanlığı seçiminde de diğer siyasi partilerin birçok girişimde bulunduğunu ancak AK Parti'nin kendi adayı ve değerlendirmeleriyle sonuca ulaştığını, Türkiye'de o saatten itibaren bir rahatlamanın söz konusu olduğunu bildirdi.

Ekonomik, siyasi ve sosyal hayatta bir belirsizliğin söz konusu olduğuna işaret eden Soylu, bunun da 13 yıldır alışılagelmiş ve Türkiye'yi iyi yöneten, Türkiye'yi ilerleten bir AK Parti iktidarının ardından insanları endişeli bir bekleyişe ve "acaba olacak mı, olmayacak mı?" düşüncesine sürüklediğini dile getirdi.

Soylu, AK Parti'nin sorumlu ve pozitif siyaset anlayışını devam ettireceklerine değinerek, şu ifadeleri kullandı:

"Bu haftadan itibaren Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımıza görev verdiği zaman diliminden itibaren bütün siyasi partileri Sayın Başbakanımız ziyaret edecekler, bu konudaki beklentileri karşılıklı görüşecekler. Akabinde de inanıyorum ki sonuç görüşmeleri de olacak. İnşallah Türkiye'de hükümetin kurulmasını arzu ediyoruz. Başından itibaren bu konuda bizim ortak bir arzumuz var. Eğer biz 7 Haziran'dan önceki pozisyonlarımıza dönersek bütün siyasi partilerle bir uzlaşma olması mümkün değildir. Hala oradaki şartları ortaya koymak, seçim meydanlarındaki değerlendirmeleri dayatmak bence uzlaşmanın adımı değildir, uzlaşmazlığın adımıdır. Bizim arzumuz bütün siyasi partilerden, Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerden bu yaklaşımları ortaya koymalarıdır. Türkiye'nin kaybedeceği zamanı yok. Bir tarafta Suriye'de, Irak'ta gelişen olaylar, bir tarafta etrafımızdaki coğrafyada gelişen olaylar. Bunları hep beraber takip ediyoruz. Güçlü bir hükümete ihtiyaç var. Yani attığı adımlarla bu bölgeye barışı, istikrarı, huzuru, öğretimi, ilerlemeyi sağlayabilecek bir hükümete ihtiyaç var. Milletimiz de bunu beklemektedir. Bunu için caba sarf edeceğiz."

Soylu, hükümeti kurma taraftarı olduklarını ancak tüm gayretleri sonunda hükümetin kurulmaması durumunda çözümün sandık olduğunu belirterek, "Bu elbetteki en son söylenebilecek sözdür, en son söylenmesi gerekir. Onun için bütün siyasi partilerin son çareye başvurmadan evvel büyük bir gayreti samimiyetle ortaya koymaları bizim beklentimizdir" diye konuştu.

- Çözüm Süreci

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan Çözüm Süreci'yle ilgili değerlendirmede bulunan Soylu, Türkiye'nin birliğinden, beraberlikten, bütünlükten, kardeşlikten ve Türkiye'nin ortaya koyduğu bölünmez bütünlükten hiçbir zaman vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Soylu, AK Parti'nin 13 yıldan bu yana demokratikleşmeyi kendi ana ekseninde ortaya koyduğuna dikkati çekerek, demokratikleşme, eşit vatandaşlık, hukukun üstünlüğü, ilerleme gibi kavramların Türkiye'nin vazgeçilmezi, kendilerinin de temel felsefesi olduğunu ve bu felsefeden hiçbir zaman vazgeçmeyeceklerini belirtti.

Soylu, Türkiye'nin 785 bin kilometrekaresinde yaşayan 78 milyon vatandaşın eşit olduğuna değinerek, şöyle dedi:

"Biz bu insanlık hakkını geçmişte de savunduk bugün de savunmaya devam edeceğiz ama şunu söylemek isterim ki biz demokratikleşmeyi savunurken, hala silah bırakmamayı kendisine bir yöntem olarak belirleyenler ve terör örgütünün Türkiye'de, özellikle Güneydoğu'da egemenlik kurmasına yönelik programlar, planlar yapanlar, Türkiye'nin demokratikleşmesini maalesef engelliyorlar. Bu, hepimiz için büyük bir derttir. Özellikle kamu düzenini yok sayarak ortaya konulan davranışlar elbetteki Türkiye'nin birliğinin, bütünlüğünün, huzurunun maalesef engellenmesi hususiyetini ortaya koymaktadır ve gerçekleştirmektedir. Bizim buna müsaade etmemiz de mümkün değildir. Yıllardır bu meseleler üzerinden Türkiye yönetilmektedir, idare edilmektedir ve biz bundan kaybediyoruz."

Soylu, Çözüm Süreci'ni ortaya koymalarındaki nedenin ekonomik ve siyasi açıdan ülkenin önünü açmak olduğuna dikkati çekerek, "Eğer hala burada bizi bir üsluba davet edip, 'silahla istediğimizi yaptırırız' gibi bir anlayışı ortaya koyarlarsa bu Türkiye açısından kabul edilemez. Hukukun üstünlüğü, demokrasi ve özellikle ilerleme, eşit vatandaşlık ve yeni anayasa bizim ülkemizin temel faktörleridir" diye konuştu.

Çözüm Süreci'nin devam etmesi için Kürt halkından kendilerini cesaretlendirmelerini isteyen Soylu, şunları kaydetti:

"Biz bunu hak etiğimizi düşünüyoruz çünkü bu memlekete çözülemeyen bir meseleyi önemli ölçüde çözen bir anlayışı ortaya koyduk ve büyük bir risk aldık. Evet bu riskin karşılığı kardeşliktir, barıştır her şeye değer, biz buna da varız. Demokratikleşme konusunda, hukukun üstünlüğü konusunda yıllarca bu işin bedelini ödemiş insanlar tarafından AK Parti'nin daha fazla cesaretlendirilmesi lazım diye bir düşünceyi zihnimizden atamıyoruz. Bu çok nettir ama şu açıktır ki siyasi partiler küskünlük ortaya koyamazlar. Çözüm ortaya koymak zorundadırlar. Biz kardeşliğimizden vazgeçemeyiz ve aramıza girmek isteyen nifak tohumlarına da müsaade etmeyiz. Türkiye'nin birliğinden, beraberliğinden, bütünlüğünden, 785 bin kilometrekaredeki hem kardeşlikten, hem Türkiye'nin ortaya koyduğu bölünmez bütünlükten biz vazgeçmeyiz. Bizim buradaki düşüncelerimiz açıktır ve nettir. Elbetteki bu yaşadığımız süreç değerlendirilmeye yönelik bir süreçtir ama demokratikleşme, eşit vatandaşlık ve hukukun üstünlüğü değerlendirilemez. Onlar bizim sabitlerimizdir."

 

Kaynak:Haber Kaynağı