Türkiye’den İdlib yığınağı

Türkiye’den İdlib yığınağı

Türkiye, Suriye’deki son çatışmasızlık alanı İdlib’de askeri harekatsız bir çözümü için diplomatik tüm yolları denerken olası bir saldırıya karşı bölgeye takviye zırhlı muharip birlikler yığmaya başladı

Türkiye, Suriye’de muhaliflerin bulunduğu son ‘çatışmasızlık’ bölgesi olan İdlib’in, askeri seçenek devreye sokulmadan terörden arındırılması ve milyonlarca kişilik yeni bir göç dalgasının önüne geçilmesi için adeta zamana karşı mekik diplomasisi başlattı. İdlib’in çevresi hem Esad rejimi hem de ABD tarafından silahla donatılırken, Türkiye bir yandan 7 Eylül’de Rusya ve İran’la yapacağı liderler zirvesini öte yandan da ABD başta olmak üzere NATO’daki müttefikleriyle diplomatik ve askeri görüşme trafiğini yürütüyor. Türkiye’nin en kötü senaryoya da hazırlık yaparak bölgeye askeri sevkiyat yaptığına dikkat çeken diplomatik kaynaklara göre, olası bir İdlib çatışması, Suriye kaynaklı terörün önce Türkiye, İran, Irak, Ürdün, Lübnan’a sonra yüz binlerce göçmen üzerinden Avrupa ve Çin’e yayılmasına yol açacak. 

A PLANI DİPLOMASİ 

Astana sürecini başarıyla nihayete erdirerek Suriye’de 7 yıldır süren savaşı sona erdirmek isteyen Türkiye, Rusya ve İran, 7 Eylül’de Tahran’daki liderler zirvesiyle ülkede muhaliflerle Esad rejimi arasındaki son tartışmalı bölge olan İdlib sorununu çözmek için bir araya gelecek. Bu ülkelerin istihbarat servislerinin hazırladığı listelerle, İdlib bölgesinde bulunan DEAŞ uzantısı terör gruplarını muhaliflerden ve sivil halktan ayırarak silahsızlandırılması ve bölgenin temizlenmesi formülleri üzerinde çalışılıyor. 

B PLANI ASKERİ ÖNLEM 

Bölgedeki karşılık hamlelere Türkiye’nin yanıtının ise diplomasi trafiğinde hız kesmeden İdlib’e yönelik olası bir askeri operasyonun temellerini atmak olduğu ifade ediliyor. TSK’nın muhaliflerin denetimindeki kente aralarında komandoların da yer aldığı yeni askeri birlikler, zırhı araçlar ve hava savunma sistemleriyle tahkimat yaptığı belirtiliyor.

Rusya  Akdeniz’e 10 gemi gönderdi 

Tahran Zirvesi öncesinde rejim milislerinin batı, doğu ve güney olmak üzere üç koldan İdlib’i kuşattığı öğrenilirken,  Esad’ın ‘kimyasal silah kullanma olasılığı’ üzerine de ABD’nin bölgedeki rejim güçlerini vurmaya hazır olduğu bildirildi. Pentagon’un mahlelerinin önüne geçmek isteyen Rusya ise, İdlib’i çevreleyecek şekilde bölgeye büyük çoğunluğu Kalibr cruise füzeleri taşıyan 10 gemi ve 2 denizaltı gönderdi. Diplomatik kaynaklara göre bu gelişmeler, Suriye’de 7 yıldır süren savaşın finalinin İdlib’de yaşanacağının işareti ve aynı zamanda binlerce sivilin katledilip milyonlarca Suriyelinin de Türkiye’ye mülteci olarak gelmesi anlamına geliyor. 

BMGK İdlib için toplanıyor

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Moskova yönetiminin tarafının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde acil görüşme talep ettiğini söyledi. Ryabkov “BMGK’ya İdlib’deki duruma ilişkin acil bir görüşme talep ettik. Biz bu görüşmelerde ABD, İngiltere ve Fransa temsilcilerinin gözlerine bakacağız ve tüm durumun önemini onlara anlatacağız” dedi. ABD de İdlib’e kimyasal saldırıdan endişe ettiklerini ve toplantıya katılacaklarını duyurdu.

ÇİN’E BİLE UZANABİLİR

Muhaliflerin denetimindeki İdlib’e yönelik askeri ve diplomatik hareketliliği değerlendiren uzmanlar, bölgede olası bir savaşın Çin’e bile uzanacak şekilde genişleyebileceğini söyledi. Star’a konuşan ORDAF Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun şu ifadeleri kullandı: “İdlib’e saldırı Esad rejimi için intihar, ABD için ise çılgınlık. Olası bir operasyon sonucu, ilk etapta 500 bin, sonra 2,5 milyon yeni Suriyelinin Türkiye’ye gelmesi söz konusu. Türkiye’nin İdlib üzerinden yeni bir göç dalgasına izin vermesi mümkün değil. İdlib’e yeni bir askeri saldırı, Suriye’deki terör ve mülteci dalgasının önce Türkiye, İran, Ürdün, Lübnan’a, sonra Avrupa’dan Çin’e kadar yayılması, yeni bir dünya savaşının çıkması demek”.  

HEDEF SURİYE’Yİ  PARÇALAMAK 

ASSAM Başkan Yardımcısı emekli Albay Ersan Ergür ise “Süper güçlerin asıl amacı, Suriye’nin kendi kontrollerine geçmesi. ABD, Suriye’de barış değil uzun süreli savaş ortamının devam etmesi ve en sonunda Kuzey’de PYD, diğer bölgelerde Sünni Arap ve Şii Arap şeklinde üçe bölünmesini hedefliyor” diye konuştu.

Star