İSTANBUL (AA) - Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü Uğur Erkan, Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) devlet katkısı etkisinin yıldan yıla azaldığını belirterek, "Emeklilik şirketleri olarak bizler birer satış ordusuna sahibiz. Devletin desteğine rağmen kimse bize gelip de ben BES açtırmak istiyorum demiyor. Sistem tabana yayılmıyor" dedi.

Erkan, CFA Society of İstanbul tarafından Türkiye Sigorta Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) ve Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) iş birliğiyle düzenlenen "Türkiye Emeklilik Tasarrufları Konferansı"nda BES'te gelinen noktaya ilişkin değerlendirmeler yaptı. 

BES'te devlet katkısının etkisinin yıldan yıla azaldığını belirten Erkan, "Her yıl katılımcıların yüzde 10'u paraya ihtiyacım var diyerek sistemden çıkıyor. Sistemden çıkanları yenilerle dengelemekte zorlanıyoruz" diye konuştu.

Erkan şunları kaydetti:

"Emeklilik şirketleri olarak bizler birer satış ordusuna sahibiz. Devletin desteğine rağmen bize gelip de ben BES açtırmak istiyorum demiyor. Sistem bir türlü tabana yayılmıyor. Otomatik katılım gibi konuları süratle faaliyete almalıyız. Sisteme ortalama giriş yaşı 34, ortalama aylık yatırılan para 200 liranın biraz üzerinde… Bu kesinlikle yeterli bir rakam değil. Bence insanları 15 yaşından itibaren BES'e dahil etme fikrini değerlendirmeye başlayabiliriz."

- "Mevcut türbülansta emeklilik yatırım fonları olmasaydı daha farklı bir tablo görürdük"

Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Gökhan Karasu, BES'in 2. aşamasının 1 Ekim'de hizmete sunulması için özel sektörle iletişim halinde olduklarını belirterek, çok paydaşlı bu reform için özel sektörün yanı sıra Maliye Bakanlığı, SPK ve Borsa İstanbul ile görüştüklerini söyledi.

Karasu, 1 Ekim'de BES'i toplu para edinilen bir mekanizma olmaktan çıkararak makul emeklilik planları sunan bir sisteme dönüştüreceklerini yineledi.

SPK Başkan Yardımcısı Tevfik Kınık ise BES'in ulusal tasarruf oranlarına katkıda bulunmayı amaçladığını belirterek, emeklilik yatırım fonlarının sermaye piyasasında önemli oyuncular haline geldiğini söyledi.

Kınık, emeklilik sermayesinin Türkiye ekonomisine omuz verdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Ağustos ayı itibarıyla emeklilik yatırım fonlarının portföylerinde bulunan 5 milyar lira düzeyindeki katkı payları hem şirketlerimize finansman sağlanmasına hem de Borsa İstanbul Pay Piyasası'nda volatilitenin azaltılmasına önemli ölçüde destek sağlıyor. Mevcut türbülans düşünüldüğünde emeklilik yatırım fonlarımız olmasaydı daha farklı bir tablo görürdük eminim."

BES sisteminin mevcut büyüklüğünün 2014 yılı sonuçlarına göre Türkiye'de GSYİH'nin yüzde 2'si seviyesinde olduğunu belirten Kınık, bu oranın Şili'de yüzde 62,2, Amerika'da ise yüzde 17,6 olduğunu söyledi.

BES'in daha çok ilgi görmesi için çalışmaları sürdürdüklerini kaydeden Kınık, alternatif yatırım araçlarının geliştiğini ifade etti.

- "BES'in 2. aşaması tabana daha fazla yayılmalı"

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Baş Ekonomisti Zümrüt İmamoğlu da BES'in halihazırda tasarruf eden insanları tasarrufa teşvik ettiğini belirterek, BES'in 1 Ekim'de başlayacak 2. aşamasının tabana daha fazla yayılması gerektiğini söyledi.

CFA Institute Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Paul Smith ise yaptığı sunumda CFA'e ilişkin bilgiler verdi. Dünya genelinde sigorta ve tasarruf sistemlerinin siyasetin gölgesinde gelişmek zorunda kaldığına işaret eden Smith, konunun politikacıların tutumlarıyla şekillendiğini söyledi.

Smith, emeklilik sisteminin ülkenin tüm gerçekleri ele alınarak uygulanabilir mekanizmalarla inşa edilmesi gerektiğini söyledi.

Emeklilikte varlık yönetiminin uzmanlara bırakılması gerektiğini belirten Smith, "Bir araştırmaya göre, dünyada insanların yüzde 60'ı emeklilikte kendi paralarını idare edebileceğini söylüyor. Bu bir bakıma kendisinin doktoru olmak, avukatı olmak gibi bir şey" dedi.

AA