İSTANBUL (AA) - KAAN BOZDOĞAN - Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık, "2018'de ülkemizdeki bütün kan ihtiyacının Kızılay tarafından karşılanması için bir seferberlik halindeyiz." dedi.

AA muhabirine, Türk Kızılayının 2018 yılı hedeflerini anlatan Kınık, Türk Kızılayı açısından 2017 yılının yoğun geçtiğini belirterek, 2018'in daha yoğun geçeceğini söyledi.

Yurt içinde öncelikle kan faaliyetleri olduğunu, 3 milyona yakın kan toplayıp hastanelere ulaştırmak için çaba içinde olduklarını dile getiren Kınık, şunları söyledi:

"Güvenli yaşam eğitim seferberliği başlattık. Okullarımızda, şubelerimizde halkımıza afetlerden korunma, afetlere hazırlıklı olma noktasında bir seferberlik oluşturduk. Bu konuda çalışmalarımız var. Geçen sene 18,6 milyon insana yardım ulaştırmış ve bir şekilde faydamız dokunmuştu. Bu sene bu sayıyı 31 milyona çıkartmayı hedefliyoruz. Dünyanın çok farklı coğrafyalarında inşallah bu faaliyetlerimizi arttırarak sürdüreceğiz. Hem insani yardım, hem afetlere müdahale hem de halk sağlığı noktasında çalışacağız."

2018'de Türkiye'deki tüm kan ihtiyacının Türk Kızılayı tarafından karşılanması için bir seferberlik halinde olduklarını vurgulayan Kerem Kınık, "Bir de bu sene temelleri özel sektör iş birliğinde atılacak plazma kan ürünleri fabrikasının, milli fabrikamızın da inşallah atılım yılı olacak." dedi.

"Her gün hastanelerimizde 9-10 bin ünite kan hastalara verilmek zorunda. Dolayısıyla bu günlük bir operasyondur. Kan fabrikalarda yapılmaz. Herhangi bir şekilde sentetik olarak yapılıp bir ilaç olarak verilemez. Kaynağı sadece insan olan, insanın kendi canından bir parça olarak vermesi gereken bir dokusudur." diyen Kınık, kanın acil değil sürekli bir ihtiyaç olduğuna işaret etti.

Bağışçılarının kime gittiğini, kimin acısını ya da ihtiyacını giderdiklerini bilmeden kan verdiğine vurgu yapan Kınık, Türkiye genelinde 300'e yakın noktada her gün kan toplandığını dile getirdi.

- "Kan bağışı insanın sıhhatine olumlu etki eden bir prosestir"

Kınık, kan bağışında bulunmak isteyip de bu konuda adım atamayanların varlığına da dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kan bağışında bulunmak isteyip de çekinenler var, aslında haklılar. Bu tanışma ve eğitim gerektiren bir süreç. İlk defa kan verecek olanlar vatandaşlarımız kan bağış noktalarına önce uğrasınlar, gidip oradaki arkadaşlarımızla sohbet etsin. Bu süreç nasıl oluyor baksınlar. Kimisi 'acır' diyerek, kimisi 'sağlığıma zararlı olabilir' diyerek, kimisi 'bana enfeksiyon bulaşabilir' diyerek korkuyor, tedirgin oluyor. Kimisi kanın gerçekten bir ihtiyaç olduğunu bilmiyor. Ne zaman bir yakınımızın kana ihtiyacı oluyor o zaman anlıyoruz ki bu önemli bir şeymiş ve genellikle de ondan sonra başlıyoruz kan vermeye. Bu anlamda bir eğitim gerekiyor. İnsanlarımız bu anlamda korkmasınlar. Kan vermek tehlikeli bir süreç değildir. Kan bağışı insanın sıhhatine olumlu etki eden bir prosestir. Dolayısıyla insanların bu anlamda korkmalarına, endişelenmelerine gerek yok. Zaten bu süreç hekimlerimizin kontrolünde yapılıyor."

AA