"TRT World Forum"

"TRT World Forum"

Başbakan Yıldırım: (1)- "Türkiye'nin misyonu, hakikate hizmet, mazlumların sesi, aklı ve vicdanı olmaktır. TRT World'ün bunu küresel anlamda en iyi şekilde yaptığına şahit oluyoruz. Tarihiyle, medeniyet mirasıyla, geniş coğrafyaya yayılan kardeşlik bağlar

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Türkiye'nin misyonu, hakikate hizmet, mazlumların sesi, aklı ve vicdanı olmaktır. TRT World'ün bunu küresel anlamda en iyi şekilde yaptığına şahit oluyoruz. Tarihiyle, medeniyet mirasıyla, geniş coğrafyaya yayılan kardeşlik bağlarıyla kıtaları birbiriyle birleştiren Türkiye, dünyanın vicdanı olarak hareket ediyor, etmeye de devam edecek." dedi.

Yıldırım, Conrad Otel'de düzenlenen, Anadolu Ajansı'nın Global İletişim Ortağı olduğu, "Belirsizlik Çağında Değişime İlham Olmak" ana temasıyla gerçekleştirilen "TRT World Forum"un açılış oturumundaki konuşmasında, geçen yılın kasım ayında yayın hayatına başlayan TRT World'ün, insanı odak noktası olarak gören, doğru, tarafsız, ilkeli habercilik anlayışıyla kısa sürede kendi alanında önemli bir yer tuttuğunu söyledi.

Dünya medyasının bölgede yaşanan insani dramlara, zaman zaman ne kadar ilgisiz kaldığının herkesin malumu olduğunu ifade eden Yıldırım, bir başka sıkıntının da bölge gerçeklerine hassasiyet gösterilmeden yapılan, objektiflikten uzak haberler olduğunu anlattı.

Yıldırım, burada birincisi düzenlenen forumda dünyanın çeşitli yerlerinde bilinen simaların olduğuna vurgu yaparak, "Örneğin Nahda Hareketi Lideri Gannuşi bu toplantıda bizlerle beraber, hoşgeldiniz Sayın Gannuşi. Aynı zamanda, efsanevi kahraman Malcolm X'in kızı hanımefendi yine bizlerle beraber, hoşgeldiniz. Adalet ve özgürlük savunucusu Malcolm X'in bir sözü burada aklımıza geliyor. 'Eğer dikkatli olmazsanız gazeteler sizin mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise sevmenizi sağlar.' Aslında bugün dünyada haberlerin, iletişimin ne kadar maniple edildiğini gösteren yıllar önce söylenmiş bir söz." diye konuştu.

- "Mevcut medya anlayışına itiraz olarak TRT World doğmuş oldu"

Başbakan Yıldırım, bu bakımdan TRT World'ün doğru habercilik yaparak kişileri gerçeklerden haberdar etmek ve sesini duyuramayanların sesi olmak üzere kurulduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:

"Bir anlamda mevcut medya anlayışına itiraz olarak TRT World doğmuş oldu. Habercilikte büyük haksızlıklara maruz kalmış, bir ülkenin ve bir siyasi hareketin mensubu olarak ifade etmek isterim ki; habercilikte gerçeği ve sadece gerçeği vermek yeterlidir. Türkiye'nin misyonu hakikate hizmet, mazlumların sesi, aklı ve vicdanı olmaktır. TRT World'ün bunu küresel anlamda en iyi şekilde yaptığına şahit oluyoruz. Tarihiyle, medeniyet mirası ile geniş coğrafyaya yayılan kardeşlik bağlarıyla kıtalararası birbiriyle birleştiren Türkiye, dünyanın vicdanı olarak hareket ediyor, hareket etmeye de devam edecek."

Başbakan Yıldırım, Myanmar'da zulüm gören Müslümanlardan, Yemen'de yaşanan ciddi boyuttaki sıkıntılara, Avrupa'da ezilen mültecilerden, Akdeniz'de sulara gömülen göçmenlere kadar yaşanan nice nice acılara, gözyaşlara, uğranan zulümlere, haksızlıklara TRT World ekranlarından şahit olduklarını söyledi.

Tunus'ta 17 Aralık 2010'da bir gencin çaresizlikten dolayı kendisini yakmasıyla beraber bütün halkın giriştiği eylemler ve sonunda da Arap dünyasında çalkantılı bir dönemin başladığına dikkati çeken Yıldırım, Tunus ve daha sonra Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Ürdün ve Yemen gibi ülkelerin bu gelişmelerden nasibini aldığını ifade etti.

Bununla kimi ülkelerde yönetimler, kimi ülkelerde de liderlerin değişmek zorunda kaldığını anımsatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bu dalgalanma karşısında coğrafyamızın sesi olacak ama aynı zamanda da tüm dünyayla aynı dili konuşabilen bir medya ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu ihtiyaca derin bir basın yayın birikimi olan TRT sahip çıktı ve TRT World ile buna karşılık verdi. TRT World, kendi coğrafyamızı, insanımızı, siyasetimizi ve en önemlisi değerlerimizi bütün dünyaya küresel bir dille aktarmayı başarmaktadır. Aynı şekilde küresel ölçekte meydana gelen gelişmeleri de kendi insanımıza, en doğru, en tarafsız evrensel iletişim ilkelerine uygun vermektedir."

Yıldırım, bu yönüyle TRT World'ün, Türkiye'nin uluslararası medya tanınırlığının önemli bir aracı haline geldiğini vurgulayarak, Somali'deki saldırılar ve coğrafyada yaşanan iç karışıklıkların birinci ağızdan doğru olarak dünyaya aktırılması görevini TRT World'ün, kısa sürede başarılı bir şekilde verebildiğini ve bunu sağladığını söyledi.

Bu açılışa Somali Başbakanı Hasan Ali Kayre ile birlikte katılıp açılışın başlatılmasının planlandığını anlatan Yıldırım, "Ama yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği Mogadişu saldırısından sonra doğal olarak Sayın Başbakan seyahatini ertelemek zorunda kaldı. Bu vesileyle bu vahşi terör saldırısında hayatını kaybeden bütün kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, bu alçak terör hadisesini şiddetle lanetliyorum." dedi.

- "Radikalleşme dalgasının Avrupa'da başlaması, endişe kaynağıdır"

Başbakan Binali Yıldırım, küresel bakış ve istikrarın günden güne geri gittiğini belirterek, "Dünyada terörün ve savaşların giderek yaygınlaştığını görmekteyiz. Radikalleşmenin yanı sıra yabancı düşmanlığı gibi akımların da özellikle gelişmiş ülkelerde artmaya başladığına şahit oluyoruz. Üstelik bu radikalleşme dalgasının demokrasilerinin gelişmiş olduğunu düşündüğümüz Avrupa'da başlamış olması, ayrı bir endişe kaynağıdır." ifadelerini kullandı.

Türkiye olarak Birleşmiş Milletler çatısı altında birçok aktif çalışmaya katıldıklarına işaret eden Yıldırım, 23-24 Mayıs 2016'da ev sahipliği yaptıkları ilk Dünya İnsani Zirvesi'nin önemli bir değişim olduğunu anlattı.

Başbakan Yıldırım, 180 ülke ve 9 bin katılımcının iştirak ettiği bu zirvenin BM Genel Kurulundan sonraki en büyük toplantı unvanı kazandığını vurgulayarak, "Keza İspanya ile birlikte başlatıp Birleşmiş Milletler çatısı altına taşıdığımız 'Medeniyetler İttifakı' girişimi de küresel barış için önemli adımlardan biri olmuştur." diye konuştu.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :