TOBB 9. Ticaret ve Sanayi Şurası

TOBB 9. Ticaret ve Sanayi Şurası

Başbakan Yıldırım: (3)- "15 Temmuz'da derslerini aldılar, FETÖ'cüler dersini aldı, şimdi de BTÖ'cüler, bölücü terör örgütü dersini almaya devam ediyor. Kırsalda, şehirde, her yerde güvenlik güçlerimiz ensesinde. Şimdi hedef, Türkiye'yi artık terörle anıla

ANKARA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "15 Temmuz'da derslerini aldılar, FETÖ'cüler dersini aldı, şimdi de BTÖ'cüler, bölücü terör örgütü dersini almaya devam ediyor. Kırsalda, şehirde her yerde güvenlik güçlerimiz ensesinde. Şimdi hedef, Türkiye'yi artık terörle anılan ülke olmaktan çıkarmak. Yeter, terör mutlaka Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara inecek." dedi.

Yıldırım, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 9. Ticaret ve Sanayi Şurası'nda yaptığı konuşmada, Kürt sorununu değil, Kürtlerin terör örgütü PKK sorunu olduğunu bildirdi.

Bu sorunu, bütün terör unsurlarının kökünü kazıyarak halledeceklerini vurgulayan Yıldırım, "Milletle, bunları aramızdan çıkaracağız. Bunlar ne Kürtleri temsil ediyor ne Türkleri temsil ediyor, bunlar Kürt'e de zarar veriyor, Türk'e de zarar veriyor. Bu milletin, ülkenin ilerlemesini, gelişmesini geciktiriyorlar." ifadesini kullandı.

"FETÖ'de, BTÖ de ikisi de aynı merkezden kumanda ediliyor." diyen Yıldırım, "15 Temmuz'da bunların iplerinin aynı yerde olduğunun görüldüğünü" vurguladı.

Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biri bırakıyor, biri alıyor. Maksat Türkiye'yi oyalamak, hızını kesmek, hedeflerini geciktirmek ama başaramayacaklar. 15 Temmuz'da derslerini aldılar, FETÖ'cüler dersini aldı, şimdi de BTÖ'cüler, bölücü terör örgütü dersini almaya devam ediyor. Kırsalda, şehirde, her yerde güvenlik güçlerimiz ensesinde. Şimdi hedef, Türkiye'yi artık terörle anılan ülke olmaktan çıkarmak. Yeter, terör mutlaka Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara inecek. Başarılı bir operasyon yürüyor, kırsalda, hudut boylarında bunların yuvalandığı yerleri biliyoruz yıllardır. 12 tane ana merkezde 'gece, gündüz' demeden, cansiperane bir şekilde polisimiz, askerimiz, korucularımız hepsi müthiş bir mücadele içindeler ve bu mücadeleyi millet kazanacak. Şu anda bölgede Allah'a şükür terörle mücadeledeki destek yüzde 90'lara ulaşmış durumda. Bu ne demektir? 'Biz artık bunlardan bıktık, usandık, ne yapın yapın bunları temizleyin.' diyor millet. Biz de milletin dediğini yapmak mecburiyetindeyiz. Milletin dediğinin tersini yapanların nerede olduğunu görüyorsunuz."

Yıldırım, istikrarın önemine işaret ederek, "Eğer Türkiye, bir koalisyonla, zayıf bir hükümetle 15 Temmuz'u yaşasaydı, bugün bunların hiçbirini konuşamayacaktık. Ama sağlam iradeyle, kuvvetli bir iktidarla ve vatanını, milletini seven, baş tacı ettiği bir cumhurbaşkanıyla, milli iradenin seçtiği güçlü iktidarıyla ve 79 milyon kahraman halkıyla, o gece destanlar yazdı ve bütün dünyayı ters köşe yaptı." ifadesini kullandı.

"Bazı dost bildiklerimiz birbirlerini kucaklayıp, tebrik ediyorlardı 'Bizim çocuklar başardı.' diye ama gün ağardığında mosmor oldular. Çünkü onlar bir şeyi hesap edemediler." diyen Yıldırım, halkı ve Hakkı hesaba katmayan hiçbir işin başarılı olma şansının bulunmadığının altını çizdi.

Başbakan Yıldırım, darbe girişimi gecesinde halkın gücünün, tankın gücünün üstüne çıktığını, hesapların altüst olduğunu belirterek, böyle bir milletin ferdi olmaktan herkesin ne kadar gurur duysa az olduğunu vurguladı.

- "TMSF bu konuda uzman"

Yıldırım, ticaretin canlanması, talebin artması için tedbirler almak gerektiğine değinerek, "İçerideki ticaretin canlanması için tüketici kredilerinin taksitlendirilmesi konusunda bazı kararlar aldık, yaklaşık 15 milyar liralık piyasalarda ilave canlanmayı sağlayacak tedbirler paketini yürürlüğe koyduk. Kredi sayısının 9'dan 12'ye yükseltilmesi, tüketici kredilerinde taksit sayılarının 36'dan 48'e çıkarılması, bankalarda tüketici kredi kartlarının 72 aya kadar yeniden yapılandırılması konularını karara bağladık." dedi.

Yıldırım, "Bankaların ticaret erbabına, sanayicilere gerektiği kadar yardımcı olmadığı, yaşatmak yerine, 'tökezleyenlere bir tekme de ben vuruyum' anlayışıyla davrandığı" yönünde şikayetler aldığını aktardı.

Yıldırım, şu görüşlere yer verdi:

"İki konu var, bir tanesi FETÖ meselesi. FETÖ ile mücadelede, iş alemi için bizim ölçümüz çok nettir. Biz, şirketleri değil, sorumlu şahısları cezalandıracağız. Şirketin ne kabahati var? Bir sürü çalışanı var, iş, aş evlerine ekmek götürüyorlar, memleketin ekonomisine katkı sağlıyorlar. Bizim şirketle bir alıp veremeyeceğimiz olmaz. Şirket çalışmaya devam edecek ama şirket içinde yönetici, ortak düzeyinde terör örgütüne mensup, bunlarla iş tutan birileri varsa tabii ki onları ayıklayıp şirketi temize çıkarmak bizim görevimiz, ölçü bu. Bunun için mesela mahkemeler her yerde kayyum atıyorlardı, bu kayyumların uzmanlığı tartışılır hale geldi. Bir değişiklik yaptık, dedik ki 'Bütün şirketler artık tek kayyum olacak, o da TMSF olacak.' TMSF bu konuda uzman, şirketlerin yaşatılması, ihya edilmesi, gerekirse tasfiyesi yıllardır bu işi yapıyor. Bu sizin talebinizdi, bu talebinizi dikkate alarak böyle bir düzenleme yaptık ve hemen zaten birden bire halka açık şirketlerin değerleri artmaya başladı. Şirketler tekrar normal çalışmaya devam etti."

- "Keyfi karar verenlere gereğini yapacağız"

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu anımsatan Yıldırım, kendilerinin işin yürütme, icra tarafında olduklarını bildirdi.

"Yasama kendi işini yapacak, biz kendi işimizi yapacağız, Mecliste kendi işini yapacak." diyen Yıldırım, şunları kaydetti:

"Ama vatandaşa hesabı veren biziz, siyaset hesap veriyor. Onlar yanlış yapıyorsa, vatandaş onlara hesap sormaz, hesabı bizden sorar. Onun için biz de bizden sorulacak hesabı önce onlardan soracağız. Eğer, FETÖ ile mücadelede ortaya koyduğumuz standartların, esas ve usullerin dışında keyfi karar verenler varsa, bunları da tek tek ele alıp gereğini yapacağız, bu kadar açık söylüyorum."

(Sürecek)


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :