Halen selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Ali Akmaz, Cuma akşamı saat 20.30’da derneğin konferans salonunda yaptığı konuşmada İslâm dünyasını 200 yıldır bölmek isteyenlerin temel amacının yer altı zenginliklerini ele geçirmek ve müslümanları birbirine kırdırarak Büyük İsrail devletini kurmak olduğunu söyledi.

TEYAD Yönetim Kurulu üyesi ve basın Yayın  halkla ilişkiler Sosyal Medya Komisyon başkanı Ömer Lütfi Ersöz’ün düzenlediği programa Konya Vali yardımcısı Mehmet Aydın, TEYAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Oğuz, TEYAD üyeleri, akademisyen STK temsilcileri ve basın mensupları da katıldı.

Sadece Şırnak sınırları içerisinde 80 milyon ton kömür rezervi olduğunu ve kömür tabakasının altında da petrol yataklarının olduğunu söyleyen Akmaz; “Şu anda Türkiye’nin en zengin holdingleri ki,  en az yüz de 60’ı Doğu ve Güneydoğulu holdinglerdir. Ama bugün yiyecek ekmeğe muhtaç çok ailenin olduğu da bir gerçektir. Bir tarafta çok elit bir tabaka var diğer yanda ise sınıfa girmeyecek bir tabaka var. Maalesef bu oluşmuş ve bu sınıfa girmeyecek tabakayı da birileri çok güzel kullanmışlar.”dedi.

MİLLİYETÇİLİK BİR DEĞERLER TOPLAMIDIR

Görevi süresince yöre halkıyla olumlu ilişkiler kurduğunu; bölge valileri, emniyeti, askerî erkanıyla devletin şefkat yüzünü gösterme gayreti içinde olduklarını ve dokunun yavaş yavaş değişeceğinin altını çizen Ali Akmaz; “Maalesef bölgede etkin konumdaki  şeyh ve mollaların en dindarları, en insaflıları yüzde 70 nesebî ırkçı düşüncededirler. Millîyetçilik bir değerler toplamıdır. Değerler varsa milliyetçilik vardır. Mezheple millîyetçilik olmaz. Bizim Anadolu kültüründe mezhebe dayalı millîyetçilik olmaz. Kültüre dayalı milliyetçilik olur. Ama maalesef o bölgede uzun yıllar izlenen yanlış politikalardan dolayı mezhebe dayalı nesebî ırkçılık çok yaygınlaşmış.

Bölgenin, Türkiye’ye bırakılmayacak kadar önemli bir bölge olduğunu ifade eden ve merhum emekli MİT müsteşarı Mahir Kaynak’la 2000’li yıllarda yapılan bir röportajdan örnekler veren Akmaz; “Mahir Kaynak’a soruyorlar: Hocam PKK  bölgede Kürt Devleti kurar mı? ‘Asla’ diyor Mahir Kaynak. ‘Evladım, bak! Ortadoğudaki terör örgütlerinin hiçbirinin amacı devlet kurmak değildir. Büyük İsrail Devletinin kurulmasına destek olmaktır…’ diye cevap vermişti, hatırlayanlarınız bilir.”

SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTLERİNİN MENŞEΠ İNGİLTERE’DİR

Bölgede Türkiye’nin tüm enerji ihtiyacını karşılayacak  asfaltit termik santrale müsait bir kömür dokusu olduğunu ve bu dokunun altında da müthiş bir petrol denizi olduğu gerçeğini hatırlatan Akmaz; “İslâm coğrafyasında silahlı terör örgütlerinin bütün menşei İngiltere’dir ve hiç biri  İslâm kaynaklı değildir.  Bunu bilerek ve iddia ederek, hatta şahit olarak söylüyorum. Afganistan’da yaşanan hadiseleri hepimiz biliyoruz.  İslâm coğrafyasında hassasiyet ve stratejik açıdan beş askerî ülke var: Afganistan, İran, Türkiye, Suriye-Irak ve Mısır. Orası Uzakdoğu ve Asya bağı. O kırılacaktı ve kırıldı. Üsame bin Ladin bulununcaya kadar devlet kalmadı ortada. Bulundu hâlâ devlet kalmadı ortada. Suudi Arabistana Cidde’ye gidiyorsun ‘Laden end bilmem ne…’ bütün Amerikan şirketleri Ladin ortağı. Yani silahlı terör örgütlerinin hiç birinin de İslâm kaynaklı olmadığı açıktır.  Tabi Hizbullahın o bölgede açtığı tahribattan dolayı halk İslâmî kisveli kuruluşlardan kaçar duruma gelmiştir. Şu anda yaşadığımız süreçte elhamdülillah şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Ümmetin, kapısını çalacak bir devlet yapısı oluşmuştur. Hatasıyla günahıyla bugün Türkiye, siyasî bir güç idame etmiştir. Bu siyasî gücü zayıflatmak ümmetin aleyhinedir, menfaatine değil. Bu gücü başka birinin eline verdiğimiz zaman biz kazanmayacağız, ümmet kazanmayacak, hep beraber kaybedeceğiz…

İZZET VE ŞEREF İSLÂM’DADIR

Ferasetli davranmak lazım.  Şu anda içinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıya rağmen en azından benim coğrafyamda 3 milyon Arap masum var. Bunlar Arabistan’a, Ürdün’e, Amman’a, Mısır’a gitmiyor. En azından 200 bin Kürt var, bunlar Kuzey Irak’a gitmiyor.  İşte bu dokuyu kendi bünyemizde büyütelim. Çünkü Allah(cc) ikaz ediyor: Taviz verseydik omuriliğinden parçalanırdık. Anlam bakımından âyet öyle diyor.  İzzet ve şeref İslâm’dadır. Bu gücü ve bu dokuyu korumak için izzet ve şerefi başka kaynaklarda değil İslâm’da arayalım. Selahaddin Eyyubî ile Kılıçaslan’ın torunlarının ortak paydası İslâm’dır.”dedi.

Program sonunda konuşmacı prof. Dr. Ali Akmaz’a teşekkür ederek  günün anısına tablo hediye eden TEYAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Oğuz,  konferansların yeni konu ve konuklarla her  Cuma 20.30’da  dernek salonunda devam edeceğini söyledi.