Sultangazi'de toplu açılış töreni

Sultangazi'de toplu açılış töreni

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (2)- "Ordu Valimize 'it' diyor, ondan sonra 'İt demedim.' diyor. 'Basit dedim.' diyor, 'Basitleşme dedim.' diyor. Kayıtlarda hepsi var. Dürüst ol, dürüst. Siyasete dürüstlük yakışır"- "Binali Yıldırım kardeşimin rakibin

İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun Ordu Valisi'ne "it" dediğini belirterek, "Ondan sonra 'İt demedim.' diyor. 'Basit dedim.' diyor, 'Basitleşme dedim.' diyor. Kayıtlarda hepsi var. Dürüst ol, dürüst. Siyasete dürüstlük yakışır." dedi.

Erdoğan, Sultangazi'de toplu açılış törenindeki konuşmasında, Mısır'ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin merhum halinden bile korkulduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mursi'nin eşine cenazesinin gösterilmediğini, bu sabah 05.00'te iki oğluyla defnedildiğini anlatarak, "Niye korkuyorsunuz? İşte siz bu tür şehitlerin kendisinden korkarsınız. Korkaklar için de yaşasın cehennem. Bunu başaramayacaklar, ülkemiz için de bunu başaramayacaklar. Nasıl 15 Temmuz'da başaramadıysalar, bundan sonra da başaramayacaklar." diye konuştu.

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun 15 Temmuz'la alakalı o zaman tweetler attığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"O tweetlerde de nerede olduğu belli. Nerede? FETÖ ile beraber. Ama bunlarda biliyorsunuz yalan çok. Ne diyorlar, 'Benim onlarla alakam yok.' Hepsi kayıtlarda var. Ordu'da, Ordu Valimize 'it' diyor, ondan sonra 'İt demedim.' diyor. 'Basit dedim.' diyor, 'Basitleşme dedim.' diyor. Kayıtlarda hepsi var. Dürüst ol, dürüst. Siyasete dürüstlük yakışır. Başındaki adam gibi yalan değil. Al birini vur öbürüne. Biz İstanbulumuzu bu yalancılara teslim edemeyiz. Öyleyse kapı kapı dolaşacağız. Telefonlarımız susmayacak. Tamam. Buna hazır mıyız?"

- "Belediye meclis üyelerinin 180'i Cumhur İttifakı'nda"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "31 Mart seçimlerinin Türkiye'deki galibi, İstanbul'daki galibi, hiç şüpheniz olmasın, Cumhur İttifakı'dır, AK Parti'dir." dedi.

Seçimlerde Türkiye genelinde, il genel meclisinde yaklaşık yüzde 60 oy aldıklarını, büyükşehir belediye başkanlıklarında yüzde 52'lik, il belediye başkanlıklarında yüzde 55'lik oranla milletin yanlarında yer aldığını dile getiren Erdoğan, İstanbul'un 39 ilçesinden birini MHP, 24'ünü de AK Parti'nin kazandığını, 14'ünün de Millet İttifakı'na kaldığını söyledi.

Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 312 belediye meclis üyesinin 180'inin Cumhur İttifakı tarafından kazanıldığını anımsatarak, gerisinin de Millet İttifakı'na kaldığını ve kendilerinin açık ara önde olduğunu kaydetti.

Başkan vekillerinin tamamının AK Parti'nin olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"İstanbul'u yönetimde her şeyden önce bütün komisyonlar şu anda Cumhur İttifakı'nda olduğuna göre burada hizmetin en ideal şekilde verilmesi de ancak böyle olur. Burada bir belirsizlik vardı, işte o belirsizliği çözmek için birleştirme tutanaklarındaki aleni yanlışlar. Şimdi diyorlar ki beyefendi rahatsız olmuş, hani 'çaldılar' dendi ya. Buradan söyleyeyim, Binali Yıldırım kardeşimin rakibine söylüyorum. 'Çaldılar' ifadesi hukuki değildir ama siyasidir. Biz siyasiler, birileri bir şey çaldıysa ona çaldı deriz. Hukuki nedir? Usulsüzlüktür. Bunun da bir siyasi ifadesi vardır. O da yolsuzluktur. Burada hem yolsuzluk var hem hırsızlık var. Müsaade edin de bunu da söyleyeyim. Söylediğimiz bu."

- "Milletin iradesinin sandıkta tezahürü için mücadele ettik"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti' gücünü milli iradeden alan bir parti olduğunu, bugüne kadar milletin iradesinin sandıkta tezahür etmesi için mücadele ettiklerini ifade etti.

31 Mart'a büyükşehir seçimlerinde tespit ettikleri yolsuzlukların, hırsızlıkların ve hukuksuzlukların hesabını sormanın boyunlarının borcu olduğunu belirten Erdoğan, bunun için Yüksek Seçim Kurulu'na gittiklerini anlattı.

İmamoğlu'nun "Ben mazbatamı aldım." dediğini anımsatan Erdoğan, "Sen mazbatanı Yüksek Seçim Kurulu'ndan almadın, İl Seçim Kurulu'ndan aldın. Daha bu işleri bilmiyorsun, öğreneceksin." dedi.

Müracaatın ardından YSK'nin mazbatayı iptal ettiğini dile getiren Erdoğan, "Senden onu aldı. Bu ne demektir? Daha öğreneceğin çok şeyler var. Biz Nasreddin Hoca gibi damdan düştük damdan, bunların hepsini biliriz. Bunu bildiğimiz için de YSK'ye müracaatımızı yaptık. YSK de bu seçimin yenilenmesine karar verdi. Çünkü geçmişte bunun örnekleri çok. İptal etti. Seçimlerin yenilenmesi kararı siyasi değil hukuki bir sürecin ürünüdür. Büyükşehirde yenileme kararı veren, yenilenme kararı veren YSK benzer itirazların dile getirildiği iki ayrı ilçede buna gerek görmemiştir. Bağırıp, çağırmadık, YSK'ye 'çete' demedik. Ama Bay Kemal YSK'ye önce methiyeler düzerken, daha sonra YSK'ye 'çete' dedi. Bizim edebimizde böyle bir şey yok ama bunlarda maalesef bu var. Her şeyi söylediler." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, büyükşehirde birleştirme tutanaklarının hiç olmadığı veya imzasız düzenlendiği sandıklarda 30 bin, sandık kurulu üyelerinin kanuna aykırı atandığı sandıklarda ise 212 binin üzerinde oy olduğunu dile getirerek, iki aday arasındaki farkın AK Parti'nin itirazlarıyla 29 binden 13 bine gerilemiş olmasının manidar olduğunu söyledi.

- "Ne valimize 'it' ne de polisimize 'şerefsizler' dedirtiriz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçen akşam televizyon programında bunu da inkar ediyor, 'Böyle bir şey yok.' diyor. Niye? Yalan bunların genlerine işlemiş, genlerine. 'Ben Ordu Valisine it demedim, basitleşme dedim...' Bütün görsel ve yazılı medyada var, dedin. Seçimden sonra da bunun hesabını vereceksin, dur bakalım, bitmedi iş. Benim polisime, polislerime de yanındaki avanesi 'şerefsizler' dedi. Onlar da kayıtlarda var. Bunların hesabını vereceksiniz. Biz ne valimize 'it' dedirtiriz ne de polisimize 'şerefsizler' dedirtiriz. Utanmıyor musun? Yanında koruma olarak bu milletin polisini alıyorsun, ondan sonra da polisime 'şerefsizler' diyorsun. Bunların hesabını soracağız. Herkes yerini de bilecek, haddini de bilecek." diye konuştu.

Oyların sadece yüzde 10'unun sayılmasıyla ortaya çıkan bu durumu tüm sandıklara yeniden saydırarak neticeye ulaştırmanın mümkün olduğunu, CHP'nin sandıkların tamamının sayımıyla ilgili talebe itiraz ederek buna engel olduğunu belirten Erdoğan, CHP'nin kabul etmesi halinde sandıkların yeniden açılıp sayılması durumunda bu noktaya gelinmemiş olunacağını kaydetti.

Erdoğan, bu konuda kendilerine güvendiklerini, karşılarındakilerin ise çıkacak sonucu bildikleri için işi hep yokuşa sürme yolunu seçtiklerini anlatarak, sonuçta konunun seçimlerle ilgili en son karar merci olan YSK'ye gittiğini, onun da tespit ettiği sorunlu rakamların aradaki 13 binlik farktan büyük olduğu için hukukun, ahlakın ve vicdanın gereği olarak bu seçimin yenilenmesinin kaçınılmaz hale geldiğini dile getirdi.

(Sürecek)


Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :