SÜ’de Tarih sempozyumu

SÜ’de Tarih sempozyumu

Türk Tarih Kurumu, Selçuk Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve SÜ Selçuklu Araştırmaları Merkezi iş birliğinde “Uluslararası Selçuklu Tarihi ve Tarihçiliğin Temel Meseleleri Sempozyumu” yapıldı.

 

Düzenlenen sempozyuma;  Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Okka, Prof. Dr. Hüseyin Kara, Prof. Dr. Özdemir Koçak,  İstanbul Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Muharrem Kesik, Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Hacıgökmen, SÜ. Mevlâna Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ali Temizel, SÜ. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmi Uyanık, araştırmacılar,  akademisyenler, okul müdürleri ve öğrenciler katıldı.

su’de-tarih-sempozyumu--(9).jpg

HACIGÖKMEN: HAZIRLIKLARI BİTİRMEK ÜZEREYİZ

Açılış konuşmasını yapan SÜ Selçuklu Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Hacıgökmen, “Biz bu çalışmaya geçen yıl Rektör beyin teşviki ve desteği ile Türkiye’nin yazılı temelleri başlığı altında bir projeyle aslında başladık. Bunun alt başlığı olarak Türkiye Selçuklu Dönemi yayınlarını da bitirmek üzereyiz. İnşallah bu faaliyetlerin daha da genellenmesine faydalı ve başlangıç olmuş olur” dedi.

su’de-tarih-sempozyumu--(1).jpg

TOPRAK: 18 MİLYON KİLOMETRE KAREDEN BAHSEDİYORUZ

Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak, “Bizim hiçbir şekilde sıradanlaşmamamız gerekiyor. Bazen çalkantılı dönemler olabilir, zayıfladığı dönemler olabilir devletin. İşte geçen asrın başında yaşadığımız gibi. Bu dönemlerden geçilebilir, güçlenilebilir ama bizim hiçbir zaman sıradan olmayı kabul etmememiz gerekiyor. Şuan da 180 üzerinde ülke var dünyada. Bizim hiçbir zaman kendimizi onlarla kıyaslamamamız gerekiyor. Bunu böbürlenme değil de hakkı teslim olarak görüyorum. Selçuklu Devleti dediğimiz zaman 18 milyon kilometre kareden bahsediyoruz. Adı imparatorluk olmasa bile bence imparatorluk bile denilebilir. Osmanlı Devleti zaten bir imparatorluk, 3 kıtada hüküm sürmüş. Dünyanın sadece savaşma manasında değil ilim, irfan, kültür her manada gelişmesine katkı sunmuş Selçuklu olsun Osmanlı olsun. Devletler ve milletlerden bahsediyoruz ve bunların torunları olmaktan bahsediyoruz. Hangi psikolojik durumda olursak olalım, hangi ekonomik siyasi ortamda bulunursak bulunalım,  kökümüz bu kadar sağlam olduğu müddetçe biz her zaman dünyanın en güçlü devleti ve milleti olmaya aday bir topluluğuz” diye konuştu.

ŞAHİN: BİZİ GEÇMİŞİMİZDEN UZAKLAŞTIRAMAYACAKLAR

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Tarihin bir konusu bir malzemesi vardır. Sonra bu malzemelerden tarih yazılır. Yazılan bu tarih okunur veya yorumlanır. Aslında tarihi geçmişte yaşanmış olaylar, olmuş olaylar gibi algılamak büyük yanığıdır çünkü çoğu zaman tarih yaşandığı gibi değil yazıldığı gibi okunur, algılanır ve yorumlanır. Yani tarihi yazmak yapmak kadar önemlidir. İşte bu nedenle tarihçilere büyük bir sorumluluk düşmektedir. Günümüzde ülkemizde yürütülen ve benim her vesile ile vurgulamaya çalıştığım bir nokta var bu milleti geçmişinden, tarihinden koparıp geçmişinde başardığı işlerle olan büyük başarılarla ilişkini kesmek ve bu millet adam olmaz algısını oluşturup bu coğrafyada sıfırlamak bu çok uzun vadeli bir projedir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar ne bizi geçmişimizden koparabilecekler ne de geçmişimizdeki başarılarımızdan ve bu başarıların bize vereceği motivasyondan uzaklaştırabilecekler” dedi.

su’de-tarih-sempozyumu--(6).jpg

TURAN, SELÇUKLU TARİHİNİ ANLATTI

Selçuklu tarihinden bahseden Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, “Bir medeniyetin kaynağı şehirlerdir. Şehirler olmadan medeniyet olmaz. Aynı zamanda Selçukluda şehirler demekti. O zaman ki şehirler bugün ki Türkiye Cumhuriyetinin de ilk vilayetleşmesinin ilk şehirleşmesinin tabii ki Müslüman Türk anlamında medeniyet kaynağı anlamında ifade ediyoruz. Selçuklu her ihtiyaç sahibi tüccara kervansaraydı. Yoksul çocuğa darüleytam olmuştu. O güzel insanı, ahlaklı insanı, bilge insanı, zanaatkâr ve üretken insanı hedef alan ahiyan-ı rum idi. Bu ihtişamlı yapı İslam Medeniyetine eşdeğer isimlendirmeyle Selçuklu Medeniyetiydi” şeklinde konuştu.

su’de-tarih-sempozyumu--(13).jpg

KESİK: ÇALIŞMALARIMIZIN BAŞKENTİ BURASI

İstanbul Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Muharrem Kesik, “Selçuklu tarihine karşı gösterilen ilgi alaka günden güne büyüyor. Toplumda ilgi uyandıkça tarihçilerden Selçuklu tarihçilerinden beklentiler artıyor. Bir avuç Selçuklu tarihçisi sayıları çok az ne yazık ki keşke böyle söylemeseydik. Bir avuç Selçuklu Tarihçisi ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Konya, Selçuklu araştırmalarının merkezi konumu haline gelmiştir. Biz burayı çalışmalarımızın başkenti olarak kabul ediyoruz” diye konuşarak Selçuklu tarihçisinin azlığına dikkat çekti.

Programın sonunda Protokol üyelerine plaket takdimi yapıldı ve ardından Selçuklu Kıyafetleri Sergisi açılışı yapılarak eserler incelendi.

Etiketler :