Şimşek’ten tayin açıklaması

Şimşek’ten tayin açıklaması

Sağlık Bakanlığı atama nakil yönetmeliği değişti. Yapılan değişiklik ile ilgili olarak Sağlık-Der Konya Şube Başkanı Mustafa Şimşek açıklamalarda bulundu.

Şimşek, “Eşi kamu görevlisi olmayan stratejik personel de, aile birliği mazeretine istinaden yer değiştirme talebinde bulunabilecek. Diğer personelin yer değiştirmesinde eş için aranan sosyal güvenlik prim ödeme gün sayısı  (720 gün) şartı, stratejik personel bakımından iki katı (1440 gün) olarak uygulanacak. Eşi kamu görevlisi olmayan stratejik personel, eş durumu nedeniyle yer değişikliğinde sadece 5 ve 6 ncı hizmet bölgelerini veya C ve D hizmet grubu illere atanmayı talep edebilecek. Bir tarafta ülkenin her bir yanına hizmet götürme yükümlülüğü olan bakanlığımız, diğer yanda sadece personelin haklarını önceleyen bir sivil toplum.

Nasrettin hoca misali kime sorsak, en haklı olan o” dedi.

Sektörün, tam anlamıyla bir yaklaşma-kaçınma sendromu yaşamakta olduğunu belirten Şimşek, “Tarafların, odaklanılan noktadan bir adım geriye atıp, derin bir nefes alıp, hem hizmet alan, hemde hizmet edilen gözüyle yeniden  konuya bakması gerekiyor.

Sağlık politikasını belirlerken iradi gücünü elinde bulunduran bakanlığımızın mutlaka dikkate aldığı bir çok unsur vardır. Ancak,  çalışanların sosyal durumlarını, aile bütünlüklerinide dikkate almak zorundadır. Aslında 720 günlük süre ile dahi olsa kimse eşinden, çocuğundan  ayrı kalmaması gerekir. Özellikle son dönemlerde boşanmaların arttığı bilinen bir vakıadır” diye konuştu.

“Boşanma oranları açısından sağlık çalışanları üzerinde ciddi bir araştırma yapmak gerekir.”  diyen Şimşek, şunları söyledi: “Gerek çalışma şartları gerekse aile bütünlüğünü bozan zorunlu tayinlerin boşanmalara etkisi gerçek anlamda gözden geçirilmelidir. Mahkeme kararlarında ki, “şiddetli geçimsizlik” gerekçesinin arka planı araştırılmalıdır. Son yıllarda aileyi önceleyen,yeni poltikalar geliştirilirken bu konu seminer çalışmalarının ötesine geçmeli, sonuç üretebilecek politikalara yönelinmelidir. Aile bütünlüğü sadece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bırakılacak kadar küçük bir konu değildir.”

Kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının hassasiyet gösterip, destek vermeleri gerektiğini ifade eden Şimşek, “Sağlık çalışanlarının çocukları, anne veya babalarının yüzlerini yeteri kadar göremelerse dahi, kendileri uykuda iken yüzlerine konan buseyi, okşanan saçları hissediyorlar. Sağlığın korunması ne kadar devletimizin görevleri arasında ise neslimizin korunması da devletimizin görevleri arasındadır. Ailesi bozulan kimselerin sağlığı da, eğitimi de, güvenliği de, geleceği de bozulmaya namzettir. Anlaşmalı evlilik veya anlaşmalı boşanmaların konuşulduğu bir sektör olmak istemiyorsak. Acaba ne yapsak?” diye konuştu