Sel felaketlerine karşı kritik havzalar ıslah ediliyor

Sel felaketlerine karşı kritik havzalar ıslah ediliyor

Erozyon ve çölleşme ile mücadele kapsamında Türkiye genelinde tespit edilen 400 kritik havza, 5 yıllık eylem planı kapsamında ıslah ediliyor

 Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Hanifi Avcı, "Türkiye'de en hassas olan 400 havza seçtik. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde 400 havzayı ıslah edeceğiz. Her yıl 100 civarında havzayı ıslah ediyoruz. Geçen yıl başlandı. Beş yıl tamamlandığında 400 havza ıslah edilmiş olacak" dedi.

Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çölleşme ve erozyonla mücadele konusunda ilgili tüm kurumların iş birliği yaptığını belirterek, kendilerinin de bu iş birliğinin koordinasyonunu sağladığını söyledi.

Bu kapsamda Çölleşme ile Mücadele Stratejisi hazırlandığını ve 5 yıllık eylem planının devreye sokulduğunu ifade eden Avcı, Erozyonla Mücadele Eylem Planı çalışmalarının da devam ettiğini vurguladı.

Avcı, ağaçlandırma ve erozyonla mücadele çalışmalarının esasında sel felaketlerinin önüne geçmeyi de amaçladığını dile getirdi.

Türkiye'de sel önleyici ağaçlandırma çalışmalarının 1950'li yıllarda yapılmaya başlandığını anlatan Avcı, "Türkiye'de bu manadaki ilk ağaçlandırmalar Tokat'ta başlamıştır. 'Tokat'ı sel aldı' türküsü meşhurdur. 1950'li yıllarda yüzlerce insanın öldüğü sel felaketinin ardından ilk ağaçlandırma çalışmaları başlamıştır. DSİ ile orman teşkilatının ilk iş birliği içerisinde çalıştığı yer Tokat'tır. Orada ağaçlandırmanın, selin önlenmesinde ne kadar önemli olduğu görüldü. Bunun gibi, Türkiye'de çok örnekler var. İzmir ve Çorum gibi yerlerde de örnek çalışmalar mevcut" diye konuştu.

Ağaçlandırma ve sel önleyici faaliyetler yapılan yerlerden olumsuz haber gelmediğine işaret eden Avcı, ancak bazı yerlerde çalışmaları engelleme gayretinde olanlarla karşılaştıklarını söyledi.

- Çalışma yapılan havzalardan sel haberi gelmiyor

Van ve Doğubeyazıt'ta karşılaştıkları sorunlardan örnek veren Avcı, şöyle konuştu: 

"5-6 yıl önce Doğubeyazıt'ta sel oldu, bir kaç kişi öldü. Gittik baktık, yukarısı çıplak bir mera alanı. Ormanın da üzerinde bir alan. Halk, 'hayvan otlatıyoruz' diyerek çalışmaya izin vermedi. Ertesi yıl yine sel felaketi oldu, can kaybı meydana geldi. Gittiğimizde bu defa müsaade ettiler. Bir havzada çalıştık. Diğerine müsaade etmediler. Çalıştığımız havzada o günden beri sel olmuyor. Evvelki yıl çalışma yaptırmadıkları yerde sel oldu, bir kişi öldü. O havzada da çalışmamızı tamamladık. Geçen yıldan bu yana orada da sel olmuyor. İnsanlar bu çalışmaların neticesini görmek istiyor. Van'a gittiğimizde de aynısını yaşadık. Bütün muhtarlar toplanıp, 'bizim köyümüzde de aynı çalışmaları yapın' diye istekte bulundular."

Geçen yıl Yukarı Havza Eylem Planı'nı uygulamaya başladıklarını aktaran Avcı, şunları kaydetti:

"Bir ırmağın dağlık kesimlerini yukarı havza diye isimlendiriyoruz. Yukarı havzadaki toprak, su ve bitki arasındaki dengeyi kuralım istedik. Dere ve oyuntu ıslahlarına girdik. Türkiye'de en hassas olan 400 havza seçtik. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde 400 havzayı ıslah edeceğiz. Her yıl 100 civarında havzayı ıslah ediyoruz. Geçen yıl başlandı. Beş yıl tamamlandığında 400 havza ıslah edilmiş olacak. Türkiye'de yüzlerce, binlerce havza var. Biz, en hassas olanlarını belirledik. Daha az hassasa doğru ilerliyoruz."

- "Dünyada ilk üç arasındayız"

Avcı, Türkiye'de erozyon ve çölleşme ile mücadelede büyük tecrübe oluştuğuna işaret ederek, "Ağaçlandırma ve erozyonla mücadele açısından dünyada ilk üç arasındayız. Kurak ve yarı kurak ağaçlandırmalar, bitkilendirme konusunda deneyimimiz çok iyi. Bu deneyimlerimizi bölgemizdeki diğer ülkelerle de paylaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

Kaynak:Haber Kaynağı