Servet R. Çolak

Servet R. Çolak

Şeb-i Arus’a yaklaşırken

Hz. Mevlâna’nın 744. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri Şeb-i Arus hazırlıkları başladı. Bu yılda her zamanki gibi etkinliklerden memnun olan ve olmayanlar olacaktır. 17 Aralık tören sonunda birçok kişi yine alışılmış eleştirileri ortaya koyacaktır. Her zaman söylenenlere cevaplar da haliyle aynı olacak.

Peki İl Kültür Müdürlüğüne yeni proje getiren var mı? Türk ve Tasavvufi kültürüne uygun yeni projeler oluşturup yetkili kurumlara sunan ne duydum ne de gördüm.

Amacımız her zaman Konya tabi ki, fakat ‘Burada bir eksik var’ diyenlere de her zaman kulak verilmeli. Bunu da ilk başta İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yapmalı.

Konya’da kendini kültüre ve sanata adamış birçok insan bulunuyor. Bu insanlarımızın çok etkili ve parlak fikirlerini zaman zaman hepimiz duyuyoruz. Bu fikirlerin hayata geçmesi için bazı girişimlerin olduğunu da duyuyoruz.  Yine bu konuda sıra sıra şikâyetler geliyor. Fikirlerin önemsenmediği veya muhatap alınmadığı da şikayetlerin en başında oluyor.

Konyalı kültür aydınları yetkililere diyor ki; “Kardeşim bizlerin size talebi var. Konya hepimizin Hz Mevlana hepimizin.  Şeb-i Arus tüm dünya tarafından takip edilen bir kutlama. Burada herkesin görüşünün alınması gerekiyor. Bizlerin görüşünü dikkate alın, Konya’yı birlikte tüm dünyaya tanıtalım”

Benim kulaklarıma gelen cümleler aynen bu şekilde. Başkalarının duydukları da var elbette. Bunların yanında Konya’nın bir tarih ve kültür şehri olarak görünmesinin birçok neden var. Başka kültürel varlıkların korunması ve ön plana çıkartılması konusunda da eksikler sürekli gündeme geliyor. En güzel örneği ise ‘Selçuklu Sultanları’nın kemiklerinin geçtiğimiz aylarda tam olarak kime ait olduğunun belirlenmesini’  vereyim.

Burada da hem yetkilileri hem de kültür aydınlarının eleştirilmesi gerekiyor. Bana göre  Vali Yakup Canbolat eğer Konya Valisi olmasaydı bu kemiklerin belirlenmesi bugün bile yapılmazdı. Konya’da bu gibi verilecek binlerce örnekler biliyorum.

En büyük eksikler arasında ise, Konya sadece Şeb-i Arus törenleriyle tanıtılıyor gibi bir düşünce de hâkim.

Şeb-i Arus törenlerinin eksik olduğunu savunan aydınlarımız yeni eleştirilerini Aralık ayı başında yapıyorlar.

Konya’nın engin kültürü ve tarihi kafamızı mı karıştırıyor acaba? Aklıma bazen ‘Nereden başlayacağımızı bulamıyoruz gibi geliyor.

Konya, her zaman büyük düşünmeli. Böyle bir kültür ve etkileyici tasavvuf başkalarının elinde olsaydı neler yapardı neler. Bu konuda herkesin söylemek istediği çok şey var. Konuyu işin ehli insanlara bırakalım bakalım neler yapacaklar…

 

  *    *    * 

Bu yıl Şeb-i Arus etkinliklerinde fotoğraf sanatçılarına izin verilmediğini öğrendik. Fotoğraf sanatçılara bu duruma üzülmesine hiç gerek yok; 17 Aralık’ta olmasa da birkaç gün öncesinde öncesin de bol bol fotoğraf çekme şanslarını değerlendirsinler. Bunun yanında Nisan ayında yapılacak Mevlana Haftası etkinliklerinde bol bol fotoğraf çekebilecekler.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.