Saadet'in Cumhurbaşkanlığı adayı belirleme anketinden bakın kim çıktı?

Saadet'in Cumhurbaşkanlığı adayı belirleme anketinden bakın kim çıktı?

Saadet Partisi, 24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı adaylığı için “Saadet Kart ”üzerinden temayül yoklaması yaptırmıştı

Saadet Patisi 24 Haziran seçimlerinde cumhurbaşkanlığı adaylığı için “Saadet Kart”üzerinden temayül yoklaması yaptırmıştı.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, AK Parti'nin kurucularından, eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu aday olarak sorulmuştu.

Yeni Akit yazar Abdurrahman Dilipak o anketin sonucunu köşesinde açıkladı. Dilipak; ankette ilk sırada Abdullah Gül, 2. sırada Abdüllatif Şener, 3. sırada Temel Karamollaoğlu ve 4. sırada Haşim Kılıç’ın çıktığını yazdı.

 

saadet-temayul.jpg

 

 

İşte Dilipak'ın “Gül, Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, Demirtaş, Akşener kokteyli” başlıklı bugünkü yazısından  bir bölüm:

"Bu kokteyl, içeni sarhoş eden bir kokteyldir. Kokteyle Gül de dahildi, Gül düştü!

Özellikle bugün SP’nin yaşadığı dönüşüm sürecine kimse bir anlam veremedi. Bu dönüşüm Suudi Arabistan’ın dönüşümü kadar muhteşem! Bu yeni ittifak sürecinde SP neredeyse hiçbir şey alamayacak. CHP listesinden girselerdi birkaç milletvekili alabileceklerdi. SP bu hamlesi ile varlığını CHP’ye armağan ederek siyasi misyonunu tamamlamış olacak!

CHP’nin oluşturmaya çalıştığı ittifakta herkes var. HDP de var, SP de, CHP de var DP de. Muhtemelen YTP de olacaktır. Artık bu ortak bir aday çıkartan bir ittifak değil, seçim ikinci tura kalırsa (!?) başvurulacak bir yöntem olacak.

Bu durumda CHP kendi adayını çıkartacak, İyi Parti kendi adayını, HDP kendi adayını. CHP’nin adayı ya İlhan Kesici ya da Abdullatif Şener. Sırrı Çağlar’a göre 2.’si olacak. Kesici, Kılıçdaroğlu’nun yönetiminde, kendisinin bile başarılamayacağını düşündüğü, siyasi bir mizah konusu olan CHP’nin bu tiyatrosunda bir karikatür olarak anılmak istemeyecektir.

Geçen gün bu durumu sordular, dedim ki: “Bu işten hiç kimse bir şey anlamadı. Şevket Kazan, 28 Şubat davasında “Bizim paşalarımızla hiçbir ihtilafımız yoktu” dediği günden bu yana SP’de garip şeyler  oluyor. Uğur Dündar da Milli Görüşçülerin onur konuğu olduğuna göre artık her şey mümkün.

İşaret fişeğini Fehmi Koru çaktı. “Umumi istek üzerine Gül’ün siyaset sahnesinde sahne alabileceğini” söyledi. Yakın çevresi zaten bu günü bekliyordu. Kılıçdaroğlu, Akşener ve Karamollaoğlu’nun Abdullah Gül’ü tek aday olarak önermeleri gerekiyordu. Ama olmadı. Hâlbuki Gül’ün yakın çevresi bu işe “tamam” gözü ile bakıyordu. Parti liderleri “tamam” deseydi, Gül, seçim kurullarının kapısında izdihama sebep olacak şekilde 100.000’den fazla kişi ile adaylığını ilan edecekti. Kendi başlarına gelin-güvey olan birileri afiş ve slogan taslaklarını hazırlamaya bile başlamıştı.

Gül tek aday olacaktı. Zaten Gülen’in desteğini arkasına almıştı. Batı’dan da destek alacaktı. Sadece batıdan değil, bazı Arap ülkeleri için de Gül, Erdoğan’a karşı bir “umut” olmuştu. Ama Akşener kendi adaylığında ısrarcı idi. HDP de Demirtaş’ı ilan etti. Karamollaoğlu’nun turları sonuç getirmedi. CHP içinde birden fazla aday vardı. Bu saatten sonra onlar da herhalde adaylık konusunda fazla ısrarcı olmayacaklardır.

Gül geri adım attı. Gül’ün sosyolojik bir tabanı yoktu. Konjonktürden istifade etmek istedi ama onu da başaramadı.. 

Tabi sadece kaybeden Gül değil. Cumhurbaşkanı yardımcısı, bakan olmak isteyen çevresinde bir takım adamlar, ihale hayalleri kuran işadamları vardı. Şimdilik hayallerini başka seçime saklamaları gerek. Hızlı davrananlar kendilerine yeni kapılar bulup oralara yamanabilirler. Ne de olsa giden ağam, gelen paşam. Kral öldü, yaşasın yeni kral..

Gül için Cumhurbaşkanlığı olmadı, İstanbul Belediye Başkanlığı versek derler mi? Derlerse ne olur. Gül bu saatten sonra bu işi kabul eder mi, bekleyip göreceğiz. Ama sanmam, yeni bir yenilgi, çok daha ağır olur. Zafer sıfırı tüketti.

Gül koltuğu kaybederken, eşi de intifada hayallerini bir kez daha ertelemek zorunda kalacak bu durumda.” 

Saadet Partisi kendi teşkilatı içinde bir aday anketi yapmış, anket sonucunda Gül 1. sırada çıkmış. Abdullatif Şener 2. sırada. İlginç olan partilerinin genel başkanı Karamollaoğlu 3. sırada. 4. sırada Haşim Kılıç. İyi, Gül ya da Abdullatif Şener SP’ye genel başkan olsun bari. Gül bu acı dersten sonra sütten ağzı yandığı için yoğurdu üfleyerek yiyecektir de, Abdullatif Şener ihtirasla, gündemde olmak adına bu işe talip olabilir.

Gül fazla müstağni davrandı. SP dışında kimse Gül’e öyle çok sıcak bakmadı. 

Aslında Kılıçdaroğlu niye kendi aday değil?. Çünkü kazanma şansı, umudu yok!. Kendi olmuyorsa o zaman niye başkası aday olsun ki. Seçilecek başka aday da yok. Sadece gündem olmak için, gündeme gelmek için vesile arayan birilerini bulmaları gerek. Şener bunlardan biri. Akşener de şansını denemek istiyor. Ama Gül kaybedeceği bir yarışa girmek istemiyor.

Akşener’i suikast dedikoduları ile mağdur, mazlum bir kadın imajı ile parlatmak istiyor olabilirler mi? Yarın ortalığı karıştırmak isteyen birileri de bir saldırıda bulunabilir. Dikkatli olmak gerek.

Ahmet Davutoğlu’nun milletvekilliği için aday olmayacağı bilgisi var. Başkanlık için adaylık düşünmüyorsa, bakanlık söz konusu olabilir mi, bilmiyoruz tabi. Onu zaman gösterecek.

FETÖ’cülere göre “Gül’ün adaylığı barışçı yoldan Erdoğan’dan kurtulmak için son şans”tı. O da olmadığına göre “savaş”acaklar!

Şimdilik herkes adayını çıkaracak, her parti adayına oy verecek. Hayal bu ya, hadi olmayacak bir işe tamam diyelim, eğer bunların toplamı % 50’yi geçerse, ikinci tura kalan, en çok oy alan iki aday başkanlık için yarışacak. 2. turda büyük ihtimalle CHP’nin adayı ya da Akşener son tura kalacak demektir.

Daha şimdiden, sandık kurulmadan bu seçimin ilk kaybedenleri Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu ve Gül oldu! Akşener de CHP desteği ile ayakta duran kendisi himmete muhtaç bir nine!"

 

Etiketler :