Rektörden tercih dönemi çağrısı: ‘Ülkedeki sıkıntılar nedeniyle gençlerin geleceğini tehlikeye atamayız’

Rektörden tercih dönemi çağrısı: ‘Ülkedeki sıkıntılar nedeniyle gençlerin geleceğini tehlikeye atamayız’

Zor bir dönemden geçen Türkiye yaşadığı kalkışma girişiminin şokunu üzerinden atmaya çalışıyor. Her gün yeni bir gelişmenin yer aldığı gündemde milyonlarca gencin merakla beklediği LYS sonuçları da açıklandı.

Zor bir dönemden geçen Türkiye yaşadığı kalkışma girişiminin şokunu üzerinden atmaya çalışıyor. Her gün yeni bir gelişmenin yer aldığı gündemde milyonlarca gencin merakla beklediği LYS sonuçları da açıklandı. Bu sıkıntılı dönemde tercihlerini yapacak olan gençlerin ailelerine ve eğitimcilere çağrıda bulunan Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın, ‘’Ülkedeki sıkıntılar nedeniyle gençlerin geleceğini tehlikeye atamayız’’ dedi.

Ülke olarak zor bir dönemden geçildiğini belirten Prof. Dr. Aydın, ‘’Bütün üniversiteler olarak bağlı olduğumuz ve geliştirilmesine katkıda bulunduğumuz demokrasinin tehdit altında olduğu bir süreçteyiz. Darbe süreçleri, denemeleri, kalkışmaları, ayaklanmalar insanlarda belli travmalar oluşturur. Bunun haricinde zaten ülkemizde son zamanlarda yaşanan terör saldırıları vardı. Tüm bunlardan dolayı ülke olarak çok kapsamlı ve boyutlu bir travmadan geçiyoruz’’ diye konuştu.

‘’NE YAZIK Kİ SONUÇLAR VE TERCİHLER BÖYLE BİR DÖNEME DENK GELDİ’’

Sınavların, sınav sonuçlarının açıklanmasının ve tercihlerin böyle bir döneme denk gelmiş olmasının üzücü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Aydın, ‘’Yine de ülkemizin de geleceği için, üniversiteye girmeyi bekleyen gençlerin geleceğini tehlikeye atamayız. Aklımızın ve kalbimizin bir tarafı ülkede yaşananlarla meşgulken ve üniversiteler olarak bu sıkıntılı sürecin atlatılmasına elimizden gelen desteği verirken, diğer taraftan da üniversite adaylarına mümkün olan en iyi şekilde tavsiyelerde bulunmaya, onların geleceklerini yönlendirmelerine yardımcı olmaya çalışıyoruz’’ ifadelerinde bulundu.

‘’GENÇLERİN GELECEĞİ ÜLKENİN GELECEĞİ’’

Tercih yapacak adayların bu dönemde konsantrasyonlarının çok iyi olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Aydın, sözlerine şu şekilde devam etti: ‘’Kafalarını çok dağıtmadan ne okumak istediklerine karar versinler. Çünkü onların gelecekleri ülkenin de geleceği. Bu gençler yetişecekler, üniversiteleri bitirecekler, iş hayatına atılacaklar ve ülkenin geleceğine karar verecek insanlar olacaklar. Umudumuz, bu hafta ve önümüzdeki hafta bu süreçlerden olabildiğince etkilenmeden geleceklerini planlamaya başlamaları yönünde.’’

‘’ÜNİVERSİTELERİ SEÇERKEN TARİHE DEĞİL GELECEĞE BAKIN’’

Tercih dönemiyle ilgili tavsiyelerde de bulunan Prof. Dr. Aydın, ‘’Üniversiteleri ziyaret etsinler. Alınan puan ve sıralama önemli tabii ki ancak çevreden etkilenmeden öncelikli olarak ne okumak ve ilerde ne yapmak istediklerine göre karar vermeleri çok daha önemli. Ayrıca üniversite seçerken tarihe değil geleceğe bakmaları da dikkat edilmesi gereken bir nokta’’ dedi.

‘’TERCİH YAPILIRKEN ÖNGÖRÜLÜ DAVRANILMALI’’

Bölüm seçimi yapılırken şu anda dünyada ne önemli diye bakmaktan ziyade gelecekte neyin önemli olacağı konusunda öngörülü davranmak gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Aydın, ‘’Şu anda pek çok üniversitede çift diploma alma, farklı bölümlerden dersler alma ve yatay geçiş yapma hakları var. Bu nedenle öncelik okumak istenilen programın belirlenmesinde, daha sonraki aşama ise istenilen programın en iyi verildiği üniversitelerin tercih edilmesinde olmalı. Bu durumda da üniversitelerin başarısı ve okuldan duyulan memnuniyet ön plana çıkıyor’’ diye konuştu.

‘’ÜNİVERSİTELERİN SUNDUĞU İMKANLAR İYİCE ARAŞTIRILMALI’’

Üniversite eğitiminin sadece okula gelip, sınıflarda ders dinlemekten ibaret olmadığının altını çizen Prof. Dr. Aydın, ‘’Bu eğitim öğretim üyeleriyle, okulda yaşanan tecrübelerle, öğrenci topluluklarıyla, kültür sanat ortamıyla, sanat faaliyetleri ile her şeyiyle bir bütündür. Kampüs ziyareti yapın derken görülmesini istediğimiz olay bu. Üniversiteleri gidip yerlerinde görsünler. Üniversitelerin sunduğu imkanları, uluslararası fırsatları olup olmadığını, eğitim dillerinin ne olduğunu, öğretim üyelerinin çalışmalarını öğrensinler. Bunların öğrenciler tarafından çok fazla irdelenmediğini biliyorum ama bu konulara mutlaka bakılması lazım. Çünkü öğrenciler sınıflarındaki derslerden ve kitaplarından öğrendikleri kadar öğretim üyelerinin duruşlarından, hayat felsefelerinden ve onlara verdiklerinden de çok şey öğrenirler’’ diyerek konuşmasını noktaladı.