Müldür'den Ahmet Hakan'a DÜELLO daveti

Müldür'den Ahmet Hakan'a DÜELLO daveti

"Kenar mahallede Allah'a yakındın da Nişantaşı'ında mı uzak oldun? Dinine ne oldu l.n ? Bakıyon bakıyon bir şey bulamıyon."

Edebiyat dünyasının nevi şahsına münhasır kalemlerinden şair Lale Müldür, Ahmet Güntan'ın "Kitaplık" dergisinin Nisan sayısında yayımlanan "Büyük Ortadoğu Karmaşığı" adlı "parçalı ham"ını eleştiren Ahmet Hakan ve Onur Caymaz'ı zehir zemberek bir yazıyla düelloya davet ediyor.

İKİNİZİ BİRDEN 1 MAYIS TAKSİM MEYDANI'NA BEKLİYORUM

Sizin dilinizden cevap vermek için Edeb-iyatın dışına çıkıyorum… Sizi Taksim'e düelloya davet ediyorum. Korkup gelmeyeceksen arkandaki korumaları arttır!

Sen bu konuda kim ikna etti ? Hiç tanımadığın, hiç bilmediğin karanlık bir ortamda seni yalnız başına dolaşmaya ikna eden kim? Yalnız başına bu ortama seni kim getirdi, kim ikna etti? Bu sorgulamayı neyin karşı-lığında yapıyorsun? Bu görev karşılığında ne elde ettin?

Biz senin alanına girer çıkarız. Sen giremezsin. Girmemelisin. Sen bir şey fark edemezsin. Bizim ortamımız dağlık ve engebeli şartlardan oluşuyor.

Düşenin üstü başı parçalanır. En iyisi merkezini ara, kendini buradan aldır. Carl Gustav Jung'a mı çıkcan çocuğum sen?

Senin bir zamanlar dinin vardı. Dinine ne oldu? Hiç bahsetmiyon da. Kenar mahallede Allah'a yakındın da Nişantaşı'ında mı uzak oldun? Dinine ne oldu l.n ? Bakıyon bakıyon bir şey bulamıyon. Ben Cihangir'de yıllarca tek başıma Allah'la konuştum. Sen Nişantaşı'na taşınınca Allah'ı mı unuttun?

Sen şimdi kendini çok beğeniyon da edebiyat üzerine kalıcı kozmik yorumlar mı atıyon l.n?

Sen ne bilirsin boku l.n ? Biz başka boktan bahsediyoruz senin bahsettiğinden bahsetmiyoruz.

Horoz'a gelince… Yıllardan beri ufak tefek demeyip ödüllerin ardından koşup kaptırmış biri.

Abuk subuk sorularıyla da bir takım insanları rahatsız etmiş biri. Ne derdi varsa artık. Eceli gelen köpek cami duvarına işer. Ya bana bak ne edebinden bahsediyon sen be. Edebiyatı olmayanın edebi olmaz. Sen edebi ne sanıyon ? Sen edebi ne sanıyon da bir edibe saldırıyon?

Masum bir metne saldırarak edep kazanacağınızı mı sanıyorsunuz? Rimbaud da pislikle uğraşıyordu ben de pislikle uğraşıyorum, çünkü dünyamızı çok pislettiniz. Öyle kafelerde kafenin içine iki teker küçük tatlı kurabiye falan atarak olmaz bu hayat.

Bu bok Ahmet Güntan'ın değil Amerika'nın boku. Obama'yı da anlayacağız. Aslanı ininde avlıyoz biz.

Ahmet Güntan'ı yalnız mı sandınız? Ne diyosunuz l.n siz? İkinizi de 1 MAYIS TAKSİM MEYDANI'nda bekliyorum.

"Yükselmez mi onların günbatımlarından-Fakirliğin büyük akşam yıldızı." (Rilke)

Not: Bu yazı boka erenler kategorisinden Kanat Atkaya'ya da aittir. Nasıl Yapı Kredi Yayınları uyumuyorsa bunların gazete patronlarının da uyumadığına eminim.

medyatava.com