MÜSİAD’dan ekonomik yol haritası

MÜSİAD’dan ekonomik yol haritası

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Gaziantep Başkanı Mehmet Çelenk, Türkiye'nin ekonomik yol haritası ile ilgili yaptığı değerlendirmede,...

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Gaziantep Başkanı Mehmet Çelenk, Türkiye'nin ekonomik yol haritası ile ilgili yaptığı değerlendirmede, iktisadi sorunlara dair çözüm önerilerinde bulundu.

Çelenk, ekonomik sorunların üretim temelli olduğuna değinerek, "Dünyada en fazla itibar gören ve en çok sözü geçen ülkeler, üreterek zenginleşmiş ülkelerdir. Çünkü bir ülkenin iktisadi sorunlarının çözümü, üretimde gizlidir. O halde ekonominin içinde bulunduğu sorunların çözümü, yalnızca üretimle çözülebilir. Üretim, tek sektörlü yapıdan ziyade, çok sektörlü olmak zorundadır. Üretimde, hiçbir sektör ihmal edilmemelidir. Yani tarım ve hayvancılık alanında üretim, sanayi üretimi ve hizmetler sektöründeki üretim, senkronize bir şekilde olmalıdır. Üretim alanlarından bir sektör, kesinlikle bir diğerine feda edilmemelidir" dedi.

Üreterek tüketmek

Ülkemizde tüketimin üretimden fazla olduğuna ve iktisadi sorunların bu olgunun tersine çevrilebilmesi ile yakından ilişkili olduğuna değinen Çelenk, "Üreterek tüketme anlayışına geçiş yaparak, başta ekonomik olmak üzere bütün sorunların üstesinden gelmek mümkündür. Ancak üretmeyi başardığımız ölçüde bu yüzyılın yükselen ülkesi olabiliriz. Aksi takdirde, bugünkü kazanımlarımızı da kaybetmekle yüz yüze kalabiliriz" şeklinde konuştu.

Ar-Ge temelli üretim

Üretimin yenilik odaklı olması gerektiğini ifade eden Çelenk, "Yenilik odaklı ekonomi demek, bilgi ve Ar-Ge temelli üretim demektir. Ar-Ge, bilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayacak yeni bilgiler elde etmek veya mevcut bilgilerle yeni malzeme, yeni ürün ve yeni araçlar üretmek veya mevcut olanları geliştirmek amacı ile yapılan düzenli çalışmalar bütünüdür. Yenilik, Ar-Ge çalışmalarının sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Yenilik, bir taraftan firmaların ve ülkelerin rekabet mücadelesinin en kritik unsuru haline geldiği gibi, diğer taraftan da iktisadi gelişmenin en temel belirleyicisi haline gelmiştir" ifadelerini kullandı.

"Teşvikler olmalı"

Ülkedeki firmaların büyümesinin ülkenin ekonomisine katkı sağlayacağına değinen Çelenk, "Mikro açıdan firmaların büyümesi ve verimliliklerinin artması, yenilik ve yenileşme kapasiteleri ile yakından ilişkili olduğu kadar, makro açıdan ülkelerin ekonomik büyümesi ve toplumsal gelişmesi de yenilik ve yenileşmeyle yakından ilişkilidir. İstikrarlı ve hızlı büyümeyi gerçekleştirmek, başta cari açığın düşürülmesi ve reel sektörün rekabet gücünün artırılması gibi yapısal bazı sorunların çözümleri de yenilik/yenileşmeyle ilintilidir. Artık yenilik kapasitesini artıracak mikro reformlara ağırlık verme zamanı da gelmiştir. İşletmelerimizin araştırma, geliştirme, yenileşme, tasarım ve markalaşma yeteneklerini ve becerilerini artırmaları için de her türlü yenileştirici açılımlar teşvik edilmelidir" diye konuştu.

Kaynak:Haber Kaynağı