Müsiad 23. Olağan Genel Kurulu

Müsiad 23. Olağan Genel Kurulu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)- "Türkiye'nin 12 yıllık birikimini yok etmeyi hedefleyen her saldırı aynı zamanda milletimizin hanesine yazdırmak için mücadele ettiğim kazanımlara yöneliktir. Dolayısıyla bir yerde de şahsıma yöneliktir. Cumhurbaşkanı olmakla ü

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin 12 yıllık birikimini yok etmeyi hedefleyen her saldırının, aynı zamanda milletin hanesine yazdırmak için mücadele ettiği kazanımlara yönelik olduğunu ifade ederek, "Dolayısıyla bir yerde de şahsıma yöneliktir. Cumhurbaşkanı olmakla ülkenin geleceğine ilişkin sorumluluklarımdan azad olmuş değilim. Tam tersine bu sorumluluklarımın daha da arttığına inanıyorum" dedi.

Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) 23. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, seçim tarihi yaklaştıkça, partilerin beyannamelerinin birer birer açıklandığını, gazetelerde, televizyonlarda reklamların yayınlandığını belirtti.

Muhalefet partilerinin taahhütlerinin iç açıcı olmadığını dile getiren Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak partilerin hepsine eşit mesafede olduğunu ama bulunduğu noktaya gökten zembille veya paraşütle inmediğini ifade etti. 

Cumhurbaşkanlığı öncesinde Türkiye'nin 12 yıl başbakanlığını yaptığını, ülkede şu an uygulanan ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel tüm programların altında imzasının, emeğinin ve katkısının olduğunu aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Türkiye'nin 12 yıllık birikimini yok etmeyi hedefleyen her saldırı aynı zamanda milletimizin hanesine yazdırmak için mücadele ettiğim kazanımlara yöneliktir. Dolayısıyla bir yerde de şahsıma yöneliktir. Cumhurbaşkanı olmakla ülkenin geleceğine ilişkin sorumluluklarımdan azad olmuş değilim. Tam tersine bu sorumluluklarımın daha da arttığına inanıyorum. Seçim sürecinde bu şekilde ortaya saçılan vaatleri, nasıl olsa iktidara gelemeyeceğini bilenlerin sorumsuzluklarının ürünleri olarak görüyorum. Sırtlarında yumurta küfesi olmadığı için akıllarına düşeni, ağızlarına geleni vaat diye ifade ediyorlar. Birisi çıkıyor bakıyorsunuz '1500' diyor. Birisi çıkıyor bakıyorsunuz '1600' diyor. Birisi çıkıyor diyor ki '5 bin.' Eğer bu vaatlere oy verilecekse herhalde 5 bine oy vermek lazım. Böyle bir şeyin olması mümkün mü? Ancak bu ülkeyi yönetme sorumluluğu üstlenenlerin, ağızlarından çıkan her sözün mutlaka bir karşılığı olması gerekenlerin böyle bir lüksü olamaz diye düşünüyorum. Vaadlerine bakıyoruz emekliden ev kadınına, öğrenciden kredi kartı borçlusuna kadar herkese bol keseden dağıtıyorlar. Halbuki bunlar, yıllarca bizim sosyal yardım politikalarımızı eleştirdiler.''

Vatandaşa, ramazan ayında dağıttıkları yardım paketlerinden dolayı kendilerine ''makarnacı'' denildiğini dile getiren Erdoğan, kömürü de "vatandaş ısınsın" ve Çorlu'dan Şırnak'a kadar olan kömür rezervini kullanmak amacıyla dağıttıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, göreve geldiklerinde kamyonların yattığını, bu kamyonlara ve şoförlere ciddi manada nakliye imkanı sağlamak istediklerini anlatarak, şunları kaydetti: 

''Bununla hem fakir fukaraya yakacak kömür gönderdik hem de bütün bu boş alandaki kamyon ve şoförlerine böyle bir imkan getirdik. Ama bunu tabii şu anda vatandaş bilmiyor. Acaba bu nasıl oldu? Bu adımları attık. Ama şu anda muhalefetin aklı buna ermez. Onların böyle bir şeyi düşünmek gibi bir şeyi yok. Onlar sadece 'kömürcü' diye bizi o zamanlar aşağıladılar. Daha da ileri gidip, halkımıza 'bidon kafalı' demediler mi? 'Göbeğini kaşıyan adam' demediler mi? Milletimize hakaretten başka ne yaptılar bunlar. Şimdi birdenbire en büyük sosyal yardım sevdalısı kesildiler."

- "Bunların ruh dünyasında hijyen yok ki"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin, Türkiye'nin OECD üyeleri arasında ekonomik büyümesini sürdürürken, aynı zamanda gelir dağılımındaki eşitsizlikleri giderebilen iki ülkeden biri olduğunu bilemeyecek kadar cahil olduğunu aktardı.

Erdoğan, 12 yıl önce dünyada en az gelişmiş ülkelere donörler olarak Türkiye'nin o zaman dağıttığı yardımın 45 milyon dolar olduğunu anlatarak, bu rakamın şimdi 4,5 milyar dolara ulaştığını belirtti. Bunun milletin bereketi olduğunu dile getiren Erdoğan, ''Hamdolsun veren el, alan elden üstündü ve üstün olduğunu da gördük'' dedi.

Asgari ücretten emekli maaşlarına kadar dar gelirli kesimlere yönelik tüm alanlarda, milli gelirdeki yükselişin çok üzerinde artışın söz konusu olduğunu vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sağlık, toplu konut, eğitim, ulaşım, adalet, emniyet, enerji, tarımda vatandaşlarımızın tamamını kucaklayan, tamamına hizmet verecek şekilde kurduğumuz sistem, tüm dünya tarafından örnek alınıyor. Unutmayın ki bu ülke sağlıkta, uluslararası camiada bir reform gerçekleştirmiştir. Çünkü bizler, hastane kapılarında ne çileler çektiğimizi çok iyi biliriz. Hemen yukarıda SSK Okmeydanı Hastanesi var. Okmeydanı SSK Hastanesi'ne genç yaşta giderdim, önce kuyruğa girerdim. O kuyrukta rahmetli anacığıma numara almak için beklerdim. Numarayı oradan alacaksın, ondan sonra eve tekrar koşacaksın. Öyle telefon yok tabii. Sonra anacığımızı alıp, tekrar oraya geleceğiz. Bunları biz yaşadık. Daha sonra bu beyefendi buranın genel müdürü oldu. Rahmetli Savaş Ay, bir program yapmıştı. O programı izledim. Savaş Ay'ın o programında koğuşları, hasta odalarını, serum şişelerini ve serumların atıldığı çöp bidonlarını gösteriyor. Hastane deyince akla ne gelir? Hijyen gelir. Burada hijyen diye bir ortam yok. Niye? Bunların ruh dünyasında hijyen yok ki. Ne diyor? '10 yıl önce daha iyiydi' diyor. Yani daha kötü durumda olduğunu da kabul ediyor. Durum bu. Yanlış tedavi uygulamasıyla ölen çocukları, sakat kalan çocukları anlattı Savaş Ay. Rahmetli Ahmet Kaya da orada. Ahmet Kaya da soruyor. Doğrusu ben de şok oldum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'deki hastanelerin uluslararası sağlık camiasında parmakla gösterilir hale geldiğini, eksiklerinin bulunduğunu ancak süratle giderildiğini ifade etti.

Hastanelerin hepsinin birleştirildiğini, köyden gelen vatandaşın istediği hastanede ameliyat olabildiğini anlatan Erdoğan, "Eskiden ilaçlarımızı alamazdık. Hastanenin eczanesine in. Doktorun yazdığı ilacın yarısı varsa öp başına koy. Ama şimdi istediğin eczaneden ilacını alabiliyorsun" dedi.

Eğitim alanında yapılan çalışmalara da değinen Erdoğan, okullara 400 bine yakın sınıf ilave ettiklerini, öğrencilerin kitaplarını ücretsiz alabildiğini, bilgisayar, tablet ve akıllı tahtaların dağıtılmaya başlandığını söyledi. Bütün okullara internetin de yerleştirilmeye başlandığını ifade eden Erdoğan, ''Beyefendi diyor ki 'Okullara internet'. İnternet var zaten okullarda. Ama bunlar başka ülkede yaşıyorlar. Nerede ne olduğundan haberleri yok'' diye konuştu.

(Sürecek) 

Müsiad 23. Olağan Genel Kurulu

Müsiad 23. Olağan Genel Kurulu

Kaynak:Haber Kaynağı