ERZURUM (AA) - YUNUS HOCAOĞLU - Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, Mısır'ın devrik Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in tahliye edilmesine ilişkin, "Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve arkadaşlarını hapiste bırakıp on yıllarca Mısır halkını ezim ezim ezen, insan hakları ihlallerini bir istisna değil kural yapan, diktatör bir yönetim tesis eden Mübarek serbest bırakıyor. Bunu Sisi'nin tek başına yaptığını düşünmek saflık olur. Ona arka çıkan ve bölgesel statükoyu korumaya çalışan aktörler de bu kararın arkasındadır." dedi.

İşbilir, idamla yargılanıp 30 yıl hapis cezası alan Mısır'ın devrik lideri Hüsnü Mübarek'in tutulduğu başkent Kahire'deki El-Meadi Askeri Hastanesi'nden 6 yılın ardından tahliye edilmesi konusunda AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Mübarek'in tahliyesinin Mısır halkının hayallerini yıktığını belirten İşbilir, şöyle devam etti:

"Mısır'da adalet zaten paçavraya dönmüştü. Yargıçlar adeta hukuksuz kararlar veren cellatlara dönüştürüldü. Dolayısıyla Mübarek'in tahliye kararını yadırgamamak lazım. Adaletin rafa kaldırıldığı, mahkeme salonlarının adeta idam kararlarının verildiği bir dar ağacı bahçesine döndüğü Mısır'da Mübarek'in tahliye edilmesi ile Mübarek yönetimine karşı 25 Ocak 2011'de hürriyet, adalet, ekmek, onur, meşruiyet diye sokaklara çıkan yüz binlerce kişinin hayalleri bir kez daha yıkılmış oldu."

İşbilir, gösteriler sebebiyle istifa etmek zorunda kalan Mübarek'in ardından Mısır'ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olarak göreve gelen Muhammed Mursi'ye darbe yapıp yönetime el koyan Abdülfettah Sisi'nin insan haklarını ve hukuk demokrasisini ayakları altına aldığını vurgulayarak Mübarek'in tahliyesinin Mısır'daki sosyolojik yapıyı etkileyeceğini de öne sürdü.

- "Bu uygulamalar Mısır'daki sosyolojik patlama riskini artırıyor"

Mübarek'in tahliyesinin Mursi'nin devrildiği 3 Temmuz 2013'ten bu yana devam eden karanlık dönemin son halkası olduğunu ifade eden İşbilir, şunları söyledi:

"Mısır'da demokrasi taraftarlarının bu tahliyeden dolayı ciddi anlamda tepki göstereceklerini, Mısır'da biriken enerjinin tahliye ile daha da büyüyeceğini düşünüyorum çünkü darbeler sürecinde sivil ve siyaset alanı daraltıldı ve terör arttı. Sina merkezli terörün zaman zaman Mısır'ın kalbine de girdiğini gördük. Kahire'de ve turizm merkezlerinde bombalar patladı. Biz, Mısır'ın bu karanlık tünelden bir an önce çıkmasını istiyoruz fakat bu hukuksuz uygulamalar, insan hakları ihlalleri ve darbe yönetiminin zorba uygulamaları ile bu tünelden çıkması yakın vadede mümkün görünmüyor. Burada korkulan senaryo Mısır'ı Suriyeleştirme senaryosu. Bu uygulamalar Mısır'daki sosyolojik patlama riskini her geçen gün daha da artırıyor."

- "Mısır, demokrasiyi tamamen rafa kaldırdı"

Mursi'nin devrilmesiyle Mısır'ın karanlık tünele sürüklendiğini dile getiren İşbilir, "Mısır, 3 Temmuz 2013'te adeta bir karanlık tünele sürüklendi. 25 Ocak 2011 tarihinde devrilen Hüsnü Mübarek, tahliye edildi. Bu tahliye ile 3 Temmuz 2013 süreci de aslında tamamlanmış oldu ve Mısır demokrasisi tamamen rafa kaldırılmış diyebiliriz." dedi.

Cihangir İşbilir, Mısır'ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Mursi'nin askeri darbesiyle yönetimi bırakmak zorunda bırakılmasının bölgedeki Müslümanlara ve seçilmiş hükümetlere verilmiş bir gözdağı olduğunu aktardı.

- "Mübarek'i Sisi'nin tahliye ettiğini düşünmek saflık olur"

Mübarek'in tahliyesinde başka ülkelerin de parmağı olduğuna işaret eden İşbilir, şöyle konuştu:

"Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı ve arkadaşlarını hapiste bırakıp on yıllarca Mısır halkını ezim ezim ezen, insan hakları ihlallerini bir istisna değil kural yapan, diktatör bir yönetim tesis eden Mübarek serbest bırakıyor. Bunu Sisi'nin tek başına yaptığını düşünmek saflık olur. Ona arka çıkan ve bölgesel statükoyu korumaya çalışan aktörler de bu kararın arkasındadır. Bunların büyük bölümünün, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimini desteklediğini görüyoruz. Mursi görevinden alındığında Türkiye'deki bazı basın yayın organları 'Mısır'ın Tayyip Erdoğan'ı alındı' diye yayın yapmışlardı hatta Mursi'ye idam kararı verildiğinde Sayın Erdoğan'ın aldığı oy oranına atıfta bulunarak adeta tehdit etmişlerdi."

İşbilir, Mısır'da 14 Ağustos 2013'te de "Rabia katliamı" olduğunu da anımsatarak şunları kaydetti:

"Mısır'ın birçok şehrinde yapılan bu katliamlar, tarihin gördüğü en büyük sivil katliamlardan biriydi ancak hala bu katliamların failleri hesap vermedi. Bunlar devlet idare ediyor. Dolayısıyla bu düşüncede olan yönetimin başta olduğu Mısır'da seçilmiş bir cumhurbaşkanının içeride olmasının yanında bir diktatörün serbest bırakılmasını yadırgamamak lazım."

AA