Lâdikli Hacı Ahmet Elma

Veliler Sultanı Şeyh Hacı Ahmet Elma Hazretleri’nin hayatı ve eserleri bugünkü dersimiz. Allah dostu, Şeyh Ahmet Elma, Konya’nın Sarayönü İlçesinin Lâdik Kasabası’nda, 1888 yılında dünyaya gelmiştir. Orada büyümüş, kamalata ermiş, 1969 yılında 81 yaşında Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. Birçok kerametlerin sahibidir. Kore savaşçılarının manevi erlerindendir. Hak Dergâhının canlı bekçilerinden, Tasavvuf kervanı mensuplarından, ölü gönüllerin rehberi, ustası danışmanı... Yerine göre, Cenab-ı Allah’tan izin çıktıkça zaman ve mekân ve fizik kuralları dışında gönüllere hayat bahşeden, Peygamber aşkı ile yanıp tutuşan,  Manevi ilmin sahibi...  Kutb’u Külli mensubu... Tayyı-mekân, Rical’i Gayb, manevi savaş eri... Şeriatı Ahmedi’yye nuru ile bezenmiş böylesine mübarek bu zatın, hele manevi hocası Hızır Aleyhisselam olunca doğrusu gönülden duyup hissettiklerimi kalemim ile ifade etmede güçlük çekiyorum.

Bu ulu çınarın vefatında 46 yaşımda idim. Sohbetlerinde bulundum. Sofrasına oturdum, yemeğini yedim suyunu içtim. Vefat ettiği evin odasında okunan mukabelelerde bulundum, iştirak ettim. Kasabanın Çalıbağ mevkiindeki baba yadigârı tarlasını güllük gülistanlık bahçeye çevirdiği mekânda sularını içtiğim kuyudan defalarca nemalandım.

İşte bu mübarek zatın vefatında oluşan ve bendini yıkan sel gibi gözü yaşlı cemaatin perişan hallerini asla unutamıyorum.

İşte bu manevi yaradılışlı mübarek zatın hayatını ve eserlerini ve kerametlerini tanıtmaya çalışacağım. Yalnız,  çok önemli bir hususu bilhassa belirtmeden geçemeyeceğim.

Her hayır ve şer, şüphesiz yüce Allah’ın emri ile yürür.

Allah dostu insanlar ise birer sebeptir. İnançlı kimselerin yardımcılarıdır. Dileği meşru olan ziyaret erbapları bu Allah dostlarının şefaatlerinden daima faydalanmışlardır. Dar’a düştükleri anlarda çok sıkıntılarından kurtulmuşlardır.

Gelecek hafta Kore Harbi’nde manevi savaşçılar arasında savaşmış olan Hacı Amcanın bizlere naklettiği maneviyat kökenli mucizevî bir olayı sunacağım. Bugün kerameti ile ilgi bir şiiri ile yetiniyorum.

Şeyh Hacı Ahmet Ağa’nın yakın dostu Zıvarıklı Hacı Ahmet Efendi anlatıyor:

Bir gece Hacı Ahmet Elma Ağa, Zıvarık Camii İmamı Hacı Nuri Efendi ve ben Konya, da Üçler Mezarlığı’nı ziyaret ettik.  Ziyaretten sonra Mevlana hazretlerinin demir kapısı önüne geldik. Kapı kilitli idi. Ahmet Ağa cezbeli bir halde irticalen şu beyitleri söyledi.

AÇIN KAPIYI BEN GELDİM

Baldan olur kalbe şeker              Vardım aşkı pervaneye

Bu yangını ceset çeker                Hak esrarı divaneye

Ne olur hal çeke çeke                  Selam verdim mevlaneye

Götürürler ol gurbete                   Açın kapıyı ben geldim.

             

Selam enbiya erenler                   Kokun enbiya kokusu

Hakka arzuhal verenler                Uyursun ahret uykusu

Açıp kapıyı girenler                     Geldiğim hakkın kapısı

Açın kapıyı ben geldim.               Açın kapıyı ben geldim

           

Senin aşkın düştü bana                 Halk eyledi beni yoktan

Hak hidayet verdi sana                 Hidayet ererse Hakk’tan

Seherde cennet reyhana                Rahmet iner semavattan

Açın kapıyı ben geldim.               Açın kapıyı ben geldim.

Bu beyitler okunduktan sonra Dergâhın kapalı kapıları gecenin bu saatinde insan eli değmeden açıldı ve Hacı Ahmet Elma Hazretleri içeri girdi. Bir müddet sonra yetmiş kişi ile birlikte dışarıya çıktı.

Devamı inşallah haftaya...

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.