KUR’ÂN’DA MÜNAFIK VE KÂFİRLERİN SIKÇA ANLATILMASININ AMACI NEDİR?

Hayat Düsturumuz Kur’ân sürekli olarak bizlere münafıkları, kafirleri, müşrikleri, yahudi ve hıristiyanları anlatır. Onların temel özellikleri tasvir edilir. Hikmetli Kur’ân’ın her anlatımında olduğu gibi bunda da sayısız hikmetler vardır. Bunları şöyle özetleyebiliriz:

• Bir kere bu ayetleri, münafık ve kâfirlerden önce biz müminler okuyacağız ve ötekilere biz ulaştıracağız. Dolayısıyla bu ayetlerin bize vermek istediği pek çok mesaj vardır. Biz en temel ve belirgin özellikleriyle onları tanıyacağız ve asla onların düştüğü durumlara düşmemek ve onlardan olmamak için tedbir alacağız. Kâfirler, hakikatleri görmezden gelerek küfre düştüler. Münafıklar, İslam’ı tanıdıkları halde, sırf bir takım dünyevî menfaatlerini kaybetmeme uğruna nifaka düştüler. Kitap Ehli, kendilerine peygamber geldikten sonra, apaçık ayetler ulaştıktan sonra saptılar. Benzer tehlikeler, her zaman herkes için söz konusudur. Hakikatler iyi tanınmazsa, onların kıymeti bilinmezse, onlar görmezden gelinirse, eksik tanınırsa küfür, nifak ve sapma kaçınılmaz olur.

Şöyle ki mümin olduğunu söyleyen bir kimse, nimetleri ve hakikatleri görmemeye başlarsa nankörlük yapmış olur, küfrân-ı nimete düşmüş olur. Her nankörlükte ise küfre açılan bir kapı vardır.

İhlas ve samimiyeti içselleştirmeyen mümin, riya ve gösteriş meraklısı olacak, nifaka davetiye çıkarmış olacaktır.

Yüce Allah’ın ayetlerini öteleyen, onları ciddiye almayan, Peygamberin sünnetine ittiba etmeyen kimseler de kitap ehli gibi sapmanın eşiğine gelecektir.

• Onları tanıyıp onların şerlerinden emin olmak için gerekenleri yapacağız ve onlarla meşru zeminde mücadelemizi sürdüreceğiz. Zira düşmanı tanımadan, onun taktiklerinden haberdar olmadan ona karşı konulamaz, onunla savaştan zaferle çıkılmaz.
• Hangi konumda olursa olsun bütün insanlar, hak dinin muhatabıdırlar. Evrensel din İslam, insanlığın dinidir. Onlara bu dini ulaştırmak, tanıtmak biz müminlerin görevidir. Biz karşımızdaki bu insanların temel özelliklerini, zafiyetlerini bileceğiz ki onlara rahatlıkla ulaşabilelim, onlara etkili bir tebliğ sunabilelim.
• Dolayısıyla Kur’ân ayetlerinde Müslüman olmayanların özellikleri sadece bilgilendirmek için anlatılmaz. Anlatılan her kıssa, olay gibi bu anlatımlarda da pek çok hikmet vardır.
• Kim için inerse insin, kimden bahsederse bahsetsin bütün ayetleri öncelikle kendi üzerimize almalı, sanki bize iniyormuş gibi okuyup gereğini yerine getirmeliyiz. Kur’ân, sanki sana iniyormuş gibi oku sözünün anlamı da budur.