"Kültürel mirasa sahip çıkan müzeciler yetiştiriyoruz"

"Kültürel mirasa sahip çıkan müzeciler yetiştiriyoruz"

Uluslararası Üniversite Müzeler Birliği Başkanı Prof. Dr. Fethiye Erbay:- "Müze teknolojilerinde hızlı bir uyum sağladı ülkemiz. Mimarlarımız ve tasarımcılarımız bu alana eğildi. Biz akademisyenler olarak elimizden geldiğince hızlı bir şekilde kültürel mi

İSTANBUL (AA) - ÇİĞDEM ALYANAK - Uluslararası Üniversite Müzeler Birliği Başkanı Prof. Dr. Fethiye Erbay, Türkiye'nin müze teknolojilerine hızlı bir uyum sağladığını, mimarların ve tasarımcıların bu alana eğildiğini belirterek, "Biz akademisyenler olarak elimizden geldiğince hızlı bir şekilde kültürel mirasa sahip çıkan müzeciler yetiştiriyoruz." dedi.

Müzelerin yönetimi ve organizasyonlarının planlaması üzerine ilk tezleri 1984 yılında hazırlayan, Türkiye'de sanat yönetimi bölümünün 1992 yılında kuran bugün İstanbul Üniversitesi Müzecilik Bölümü Başkanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Erbay, Türkiye'de müzeciliği, müzelere olan ilgiyi, gençlerin müze yöneticiliği mesleğine artan merakını AA muhabirine değerlendirdi.

Erbay, Türkiye'de müzecilik anlayışının eğitimle ve teknolojiyle değiştiğini çünkü müzelerin, sosyo-politik ve toplumsal yapılardan çok hızlı bir şekilde etkilendiğini söyledi.

En büyük etkinin, özel müzelerin kuruluş yönetmeliğinin çıkmasıyla olduğunu ve hızlı bir şekilde özel müzelerin sayısının arttığını aktaran Prof. Dr. Erbay, "Özel müzelerimize çok şey borçluyuz çünkü rekabet ortamı yarattı." dedi.

Bunun yanında 1990'lardan sonra eğitim sistemi içinde de artık müzecilik lisans programlarının yer aldığını belirten Prof. Dr. Erbay, İstanbul Üniversitesinde 2009 yılında ilk defa lisans ve yüksek lisans düzeyinde müzecilik ve müze yönetimi programının kurulduğunu, müze yöneticilerinin yetiştirilmeye başlandığını anlattı.

Müzelerin çeşitlerinin değişmesinin, ister istemez müze yönetim kadrolarında da değişikliği beraberinde getirdiğini belirten Prof. Dr. Erbay, arkeolog ve sanat tarihi dalında pek çok farklı alanda farklı disiplin görmüş kişilerin de yönetim kadrolarına gelmeye başladığını belirtti.

- "Teknoloji, müzelere hızlı bir veri sağlıyor"

Türkiye'de müzeciliğin hızlı bir rekabet ortamı yarattığını aktaran Prof. Dr. Erbay, "Uydu görüntüleri üzerinden arkeolojik buluntularla ilgili bilgi almamız ya da teknolojik araçları restorasyon alanında kullanmamız, müzelere hızlı bir veri ve kaynak sağlıyor. Biz müzeciler olarak da onları daha iyi nasıl sergileriz, kurumsal yapıyla daha iyi nasıl birleştiririz bu çalışmaları yürütüyoruz." dedi.

İlgi alanı nedeniyle Avrupa başta olmak üzere dünyanın bir çok ülkesindeki müzeleri gezdiğini dile getiren Prof. Dr. Erbay, şöyle devam etti:

"Avrupa ile kıyaslayacak olursak Türkiye'de çok iyi müzeler var. İyi koleksiyonlarımız, tarihi eserlerimiz, iyi tutulmuş envanterlerimiz var. Dünyada eşi benzeri olmayan Göbeklitepe gibi bir marka değerimiz var. Bugün Avrupa'da bazı şehirlere bakıyorsunuz, modern bir tasarım yapmış, bir müzeyle marka değer şehirler yaratıyor. Ama bizim İstanbulumuz bile binlerce eserle başlı başına bir marka değer. Onun için eser alanında da müzecilik alanında da çok iyiyiz ve kendimizi yeniliyoruz. Müze teknolojilerinde hızlı bir uyum sağladı ülkemiz. Mimarlarımız ve tasarımcılarımız bu alana eğildi. Biz akademisyenler olarak elimizden geldiğince hızlı bir şekilde kültürel mirasa sahip çıkan müzeciler yetiştiriyoruz."

Türkiye'de tematik müzelerin sayısının her geçen yıl arttığına değinen Erbay, koleksiyonerlerin de müze kurma üzerine bazı çalışmalar yaptığını aktardı.

Uluslararası Üniversite Müzeler Birliği bundan 8 yıl önce ilk kurulduğunda üniversitelerdeki müze sayısının 1-2 olduğunu, bugün ise bu sayının 5-6'ya ulaştığını belirten Prof. Dr. Erbay, kendisinin de 12 müze kurmak için Boğaziçi Üniversitesinden İstanbul Üniversitesine geçtiğini belirtti.

Üniversitelerin elinde muazzam koleksiyonların yer aldığına dikkati çeken Prof. Dr. Erbay, gençlerin de üniversite müzeleri için çok büyük bir kaynak olduğunu söyledi.

- "Genç nesil müzeciliğe ilgi duyuyor"

Türkiye'de müze yöneticiliği veren ilk üniversitenin İstanbul Üniversitesi olduğunu ifade eden Erbay, "Bu yıl, 11. yılımız. Gördüğüm kadarıyla büyük bir merak var müzecilik bölümüne. Farklı bölümlerde lisans eğitimi almış kişiler de yüksek lisans yapmak için bölümümüzü tercih ediyor. Genç nesil müzeciliğe gerçekten ilgi duyuyor. Kültürel mirasımıza karşı gençlerde bir sahiplenme var. Yüksek lisans bölümümüze o kadar çok ilgi var ki seçmekte zorlanıyoruz. Bizim hedefimiz bu gençleri Kültür ve Turizm Bakanlığının kadrolarına yerleştirmek." diye konuştu.

Arkeoloji, genetik, patoloji gibi zengin bilim envanterine sahip İstanbul Üniversitesinde 2014 yılında 4 müze kurduklarını anlatan Erbay, bilim müzelerinin sayısının da her yıl arttığını dile getirdi.

- "İnteraktif katılıma yönelmeliyiz"

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan anlaşmaya göre müzede eğitim uygulamasının başlayacağını belirten Prof. Dr. Erbay, "Müzelere çok fazla ilgi var ama biraz daha interaktif katılıma yönelmeliyiz." dedi.

Müzelerdeki güvenlik uygulamalarına da değinen Prof. Dr. Erbay, "Günümüzde müzelerin güvenliğinde çipler, barkodlar, uydu görüntüleme, dokunmatik ekran, yüz okuma gibi son teknoloji sistemler kullanılıyor. Müze kartlarla ziyaretçinin müzeye kaç kez geldiği kayıt altına alınıyor." dedi.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :