Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Güçlü, Anadolu’da 13.yüzyılda “yiğitlik” anlamına gelen Fütüvvet teşkilatının dilenememek üzerine kurulduğunu ve başındaki kişinin de Ebû Hafs Ömer es-Sühreverdî olduğunu söyledi.

İlk Selçuklu Devleti’nin 23 Mayıs 1040’da Tuğrul Bey tarafından kurulduğunu, Abbasi Devleti’nin alt yapısını kuranların da Türkler olduğunu ifade ederek konuşmasına başlayan Dr. Mustafa Güçlü, Ahilik teşkilatının kuruluş aşamasından yıkılışına kadar olan dönem hakkında dinleyicileri bilgilendirdi. Dr. Güçlü, 1247’de Moğolların Konya’ya kadar dayandıklarını ifade ederek Mevleviler ile Ahiler arasında görüş ayrılıklarının da ortaya çıktığını söyledi. Mevlevilerin Moğollarla Ahiler gibi savaşmak yerine uzlaşmadan yana bir tavır sergilediklerini dile getiren Güçlü, Ahilerin cihattan yana, Mevlevilerin de reel-politik davrandıklarını ifade etti. Ahîlerin gözünde Şems-i Tebrizî’nin bir “Moğol ajanı” olarak görüldüğünü öne süren Güçlü, Tebrizli Şems’in de Ahîlerle işbirliği yapan bir kadro tarafından öldürüldüğünü ve daha sonra kuyuya atılarak cesedinin yok edildiğini iddia etti.

Moğol komutanı Baycu’nun, 1254’de Aksaray Sultan Hanı’nın orada Kadı İzzeddin komutasındaki Selçuklu ordusunu yenerek İzzeddin Keykavus’u cezalandırdığını ifade eden Güçlü, Hatıp’a kadar gelen Moğolların Konya’yı işgale hazırlandıklarını dile getirdi. Bu arada Ahi Evren ile Mevlâna’nın oğlu Alaeddin Çelebî’nin Konya’yı terk ederek Kırşehir’e çekildiklerini ifade eden Güçlü,  Moğolların Erzurum, Sivas ve Kayseri’de taş üstünde taş bırakmayarak çok feci katliamlar yaptıkları bilindiğinden dolayı Konya’yı kurtarmak için çareler arandığını kaydetti. Hatıp Mehmed Efendi liderliğinde Baycu’yla barış yapmak için bir heyetin görüşmek üzere gittiğini belirten Güçlü, Baycu’nun hanımıyla barışın gerçekleştirilerek Konya’nın bu şekilde Moğol istilasından kurtulduğunu, birkaç kale burcunun yıkılmasından sonra anlaşmanın imzalandığını dile getirdi. Haber Merkezi