Selman S. Akyüz

Selman S. Akyüz

Konyaspor için değil Bakkal için zor

Lige verilen arada milli takımla yatıp kalktık. Daha doğrusu Fatih Terim’e ve oyunculara neredeyse “beddua seansları” düzenleyenleri görmekle, bir hafta geçirdik. Öncelikle biz yeni bir jenerasyon oluşturacak ülke değiliz. İnsanımız sabırsızdır. Kupaya gitmek ister, elemelerde rezil olan takımın jenerasyonuna küfür eder. İkincisi ve doğrusu milli takımda jenerasyon yakalanmaz. Yılların Hocası Fatih Terim, bunu nasıl es geçti anlamıyorum. Kendi kulübünde başarılı olan bir grup oyuncudan iskelet oluşturulur ve onun üzerine ekler yapılarak kuşak yakalanır. Tıpkı Galatasaray’ın 2000 yılındaki ekibi gibi. Bu şekilde yazık oluyor ve insanların böyle başarısızlık durumlarında en çok kızdığı şey de oyuncuların ve Fatih Terim’in aldığı paralar oluyor. Ne yalan söyleyeyim, bu sektörde çok para var, biliyoruz ama insanın ağırına gitmiyor değil.

 

BAKKAL’IN ZOR SINAVI

İstanbul Başakşehir maçı Konyaspor için değil Mesut Bakkal için zor bir sınav. Çünkü Bakkal, son haftalarda kötü sinyaller vermeye başladı. Kayseri Erciyes ve Fenerbahçe maçlarında bireysel ve takım olarak berbat bir oyun çıkaran Konyaspor’a, teknik direktörün olumlu müdahalesi neredeyse hiç olmadı. Bu maç O’nun ilerde takıma katkısının devam edip etmeyeceğini de gösterecek. Yoksa Konyaspor kaybetse bir şey olmaz. Başka bir hoca ile toparlanır. Önemli olan Mesut Bakkal ile istikrarlı bir şekilde devam etmek.

ANADOLU SELÇUKSPOR KARIŞIK

Geçtiğimiz hafta Anadolu Selçukspor karıştı. Öncelikle takımın bu hale gelmesinin, yani oynadığı 7 maçı da kaybetmesinin sorumlusu Mehmet Günbaş yönetimidir. Sene başında “Konyalı bir ekibe takımı emanet etmesi” tavsiyelerine “hadi oradan” demişti. Zafer Turan’ı getirip bütün maçları kaybedince ve ısrarla göndermeyince Konyaspor yönetimi de onlara “hadi oradan” dedi. Sayın Günbaş ile görüştüğümde haberi yalanladı ve ben de yazdım. Sonra Sayın Ahmet Şan, bana Mehmet Yıldırım’ın başında olacağı Konyalı bir ekiple çalışma konusunda olumlu düşünceleri olduğunu söyledi. Bunu da yazdım. Ben gazeteciyim ve bana “yazma” denilen şeyi kaynağa duyduğum saygı gereği yazmam. Ama böyle bir şey olmadı. Hatta iki başkana da “yazayım mı?” diye özellikle sordum.  

Bu işten çıkmanın iki yolu var. Ya Mehmet Günbaş ve ekibi bir kişiye imza yetkisi verip kulübü Konyaspor’a “fiilen” devreder, onlar da istediği hoca ile anlaşır. Ya da kongre sonuna kadar bu takım 10 maçın tamamını kaybeder ve Günbaş yönetimi Konya Şeker’den alınan “takımı bile bile düşüren” yönetim olarak tarihe geçer.

 

Twitter: @selmansel

Facebook: selman.akyuz

Mail:  [email protected]

 

Önceki ve Sonraki Yazılar