Servet R. Çolak

Servet R. Çolak

Kaybedenler Kulübü

15 Temmuz Gecesinden bu yana 23 gün geçti. Yapılan operasyonlarda binlerle FETÖ üyeleri gözaltına alındı, tutuklandı, kodese atıldı. Darbe yapmaya kalkıştıkları ilk saatlerde kaybedeceklerini bizlerden daha iyi bilerek, yinede son hamlelerine kadar yapmak istediler. Kaybedenler literatüründe, kendilerini yeryüzünün en alçak insanları listelerinde buldular. Kaybedenler, artık o kısa akıllarında,  “Neden böyle bir yapının içerisinde yer almışız ki? Biz bunlara nasıl inandık, biz para için şerefimizi ayaklar altına mı aldık?” diye kaçı kendi kendine soruyor acaba?

Birçoğunun bu soruları kendine sorduğunu sanmıyorum. Çünkü Kaybettiler artık. İnançların boş olduğunu önceden bildikleri için hepsi çil yavrusu gibi dağıldı.

Zaten menfaatleri için FETÖ yapılanmasına girmediler mi?

Yüzlerine maske takıp dini kullanarak, yalandan din kitapları okuyarak, kendilerini mazlum göstermediler mi?

Yaptıklarından zerre kadar utanmıyorlarken, Kendi tabirleriyle ‘Ablaları; Abilerine mut’a nikâhı palavrasıyla peşkeş çektirmediler mi?

İnanın ki; kendi yaptıklarının ilk zamandan beri aldatmaca olduğunu biliyorlardı. Birbirlerine cesaret gazı verip, birbirlerini öne iterek faaliyetlerini ite kaka, yürütüyorlardı.

Kendilerine yaptıkları bu zavallılıkların hepsi şimdi ortaya çıkıyor elbet.

Bu zavallılıkları gün yüzüne çıkaran çarpıcı bir ayrıntıdan bahsedeyim…

Yıllarca okudukları FETÖ’nün kitapları bir gece sonrası çöplerde yığınla gördük. Hem de o kadar yığın ki, çöpe attıkları sadece Fetullah Gülen’in kitapları değil; Kur’an-ı Kerim Mealleri, Bediüzzaman Said Nursi’nin kitapları, Elif-Ba alfabe kitapları, Yasin-i Şerif’ler ansiklopediler ve daha neler neler…

Bu kitapların çöplere atılmış haberlerini yaparken, beraberinde birkaç tane radikal solcu ya da radikal ülkücü kitaplara da rastladım. Bu konu hakkında uzman kişilere bu durumu sorduğumda, “Kendilerine olası bir baskın olursa  “Biz FETÖ’cü değiliz” demek için ufak bir manipüle yöntemlerinden biriymiş.

Yani yine sahtekârlık…

Bu manzaralar aslında her şeyi bir çırpıda özetler nitelikte. Bir atasözü var ‘Kişi kendinden bilir işi’ diye. Başkalarını da; kendileri gibi salakça şeylere inandığını düşünerek Darbe yapacakların sandılar. Ellerindeki her şeylerini kaybettiler. Kendi yalan dünyalarında kaybolmuşken, inançlı milletine, vatanına bağlı insanları da kendileri gibi gördüler.

Sonunda, hakkettiklerini bularak alçakça kaybettiler. Artık geriye ne torunlarına, ne geleceğe hiçbir şey bırakamadılar.

şimdi yine türlü türlü sahtekarlıklarla, sosyal medya’da ‘14 Ağustos’ta görüşürüz’ mesajları atıyorlar. Tüm bu anlattığım sahtekar ve sayfaları dolduracak kadar yazmadığımız düzenbaz adamlar neler yapabilirler ki…

Peki, bundan sonra ne yapacak bunlar.

Türk milletine, Çok büyük sahtekar olduklarını gösterdiler.

Daha ne oyunlarınız var çok merak ediyoruz…

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.