Kart: Türkiye'den 'cihada katılım' var

Kart: Türkiye'den 'cihada katılım' var

CHP Konya Milletvekili Kart:"Gelinen süreçte, Türkiye’nin muhtelif illerinden 'cihada katılım' ağırlıklı yönelişlerin olduğunu ve bu durumun potansiyel bir kitle yarattığını artık görmemiz gerekiyor"

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, "Gelinen süreçte, Türkiye’nin muhtelif illerinden 'cihada katılım' ağırlıklı yönelişlerin olduğunu ve bu durumun potansiyel bir kitle yarattığını artık görmemiz gerekiyor" dedi.  Kart, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında Türkiye'den IŞİD örgütüne katılım iddialarına değindi."Bu katılım 'benim de bir  hikayem olsun' saikiyle yapılan bir katılımdan ibaret değildir. Eşleri ve çocuklarıyla örgüte katılanlar, 'ideolojik bağımlılıklarını ve inanmışlıklarını' gösteriyorlar" diyen Kart, Türkiye’de söz konusu iklimin yaratılmış durumda olduğunu öne sürdü. Kart, "Bu iklim AKP iktidarlarında daha da beslenmiş  ve yeşermiştir. Bu ideolojik bağımlılığı kullanan örgüt, bir taraftan da stratejisini hayata geçiriyor. Sıcak çatışma ortamında aileleri ve çocukları 'canlı kalkan' olarak kullanmak dahil, birçok yöntemin şimdiden geliştirildiği anlaşılıyor" diye konuştu. 

 

Hükümetin, "Suriye sürecinin başından bu yana yaptığı hataları, öngörüsüzlüğü, dirayetsizliği sürdürmeye devam ettiğini" savunan Kart, şöyle devam etti: "Konya’dan, Samsun’dan, Ankara’dan, İstanbul’dan şehirlerarası otobüslerle seyahat eden ve yanlarında suç unsuru bulunmayan insanların seyahat özgürlüklerinin engellenemeyeceğini biliyoruz. Ancak bu kişiler, Gaziantep’te, Hatay’da, Urfa’da, Ceylanpınar’da 'belli adres ve merkezlerde' toplanıp, akabinde gece yarıları Suriye’ye geçiş yapıyorlarsa; orada artık devletin müdahale etmesi gereken kriminal ve toplumsal bir tablo var demektir. Devletin gözü önünde bu geçişler yapılıyor. Bu geçişlerin hangi amaçla yapıldığı belli. Devlet olarak bu vahim tabloya seyirci kalamazsınız, kalmamalısınız. İnsanı esas alan çağdaş ülkelerin gösterdiği duyarlılığı ve sorumluluğu göstermelisiniz. Gelinen aşamada analiz edilmesi gereken temel sorunlar şunlardır:

 

Bu gençleri, bu insanlarımızı 'cihada katılım' anlayışıyla Suriye’deki, Irak’taki  çatışma ortamına  yönelten motivasyon ve iklim nasıl yaratılmıştır?  Bu iklimden hangi siyaset anlayışı beslenmektedir? Mağdur ailelerin feryatlarına neden seyirci kalınmaktadır? Gaziantep, Urfa, Ceylanpınar ve Hatay’daki örgütlenmeler ve geçişler, devlet tarafından bilindiği halde neden engellenmemektedir? Bu soruların cevabı da aslında belli ve açıktır; Suriye politikasında ilk günden beri dirayetsiz, öngörüsüz bir yaklaşım içinde olan Hükümet, yaptığı yanlışların önünü alamıyor. Ortaya çıkan tablodan dolayı paniklemiş bir haldedir. İdeolojik bağımlılık iklimi, Hükümet eliyle beslenmiş ve yeşertilmiştir."

Kart, konunun hassasiyeti sebebiyle, toplumda paniğe yol açmadan bu tabloyu anlatmanın sorumluluğu ve gayreti içinde olduklarını belirterek, "Gelinen süreçte, Türkiye’nin muhtelif illerinden 'cihada katılım' ağırlıklı yönelişlerin olduğunu ve bu durumun potansiyel bir kitle yarattığını artık görmemiz gerekiyor" diye konuştu.