Kara Derili Kardeşlerimiz

İslam peygamberi Mekke’de zulüm çoğalıp da Müslümanlar daralmaya başlayınca, onlara hicret için Habeşistan’ı işaret etmişti. Necaşi o dönemin tek Hıristiyan kralı değildi. Habeşistan da ehli kitap olan tek coğrafya değildi. Muhammed (a.s) orayı işaret etmişti. Çünkü orada adil bir kral, misafirperver bir halk vardı. Bu şartların oluşturduğu güvenle peygamberimiz onlarca Müslüman’ı oraya göndermişti. Bu insanlar yıllarca orada kaldılar. Elimizde onların mağdur olduğuna, sıkıntı çektiklerine dair hiçbir bilgi yok. Oldukça güzel bir misafirperverlikle karşılanıp ağırlandılar. Neticede Cafer b. Ebi Talip liderliğinde hicret eden kadınlı erkekli bu grup, yıllar sonra Medine’ye devletimiz kurulunca döndüler. Habeşistan’da kendi topraklarında yaşarcasına güven içinde kaldılar.  Amr b. As ve heyetinin şaşalı sözlerine rağmen Necaşi asil bir duruş sergileyerek İslam peygamberinin güvenini boşa çıkarmamış, müminlere de sahip çıkarak tarafını ortaya koymuştur. Belki de bu tavır onu, neticesinde Muhammed’in (a.s) gıyabi cenaze namazını kılacağı kutlu bir sona taşımıştır.

Konya olarak bu tarihi referansın da dikkate alınması gereken bir durum yaşıyoruz. Sokaklarımızda Necaşi’nin kara derili torunları dolaşıyor. Müslüman oldukları için diyoruz ki, bunların hepsi kayıtsız ve şartsız bizim kardeşlerimiz. Hem de hiçbir istisnası yok. Az karası, çok karası hepsi bizim kardeşimiz. Bunlar, Habeşli müezzinimiz ve yıldızımız Bilal (r.a) in torunları. Bunlar, yıllar sonra Mekke’nin fethiyle Kâbe’nin üstüne çıkmasına izin verilen Bilal-ı Habeşi’nin kardeşleri.

Halkının tamamı Müslüman olan Somali’den gelmiş bu göçmenler İslam’ın onur ve şerefini taşıyorlar. Bir türlü dinginleşmeyen coğrafyalarına inat oldukça sakin insanlar. Acı ile pişmişler. Emperyalizmin, Kıta Afrika’sı ve içindekileri onlarca yıldır sömürmesine rağmen bu kardeşlerimiz merkezimiz olan İslam’dan uzaklaşmamışlar. Mekke’ye bir köle olarak gönderdikleri, ama devamında İslam’ın en izzetli neferlerinden olan cedleri Bilal Habeşi’ye ihanet etmemişler. Onun davasına ve mirasına tüm fukaralıklarına rağmen sahip çıkmışlar. 15 asır sonra yüzlerine baktığımızda, Habeşli efendimizi hatırlatan izler taşıyorlar.

Dün, İslam peygamberinin krallarına olan güvene benzer bir güvenle bugün  bize sığınmışlar. 15 asır önceki kardeşlik hukukunun tekrarı için gözlerimizin içine bakıyorlar. Onlara karşı tutum ve duruşumuzu merak ediyorlar.  Bizim kendilerine nasıl davranacağımızı ne tür cevaplar vereceğimizi takip ediyorlar. Dahası kendilerinin on beş asırdır unutmadıkları İslam kardeşliğini bizim unutup unutmadığımızı araştırıyorlar.  

Biz bu hukuka sahip çıkıp, kardeşlerimizi kucaklayacağız. Biz Bilal’imize karşı, Ensar Muhacir dayanışmasında burun kıvıran münafıkların başı Abdullah b.Ubey b. Selül gibi olmayacağız. Biz bu kardeşlerimizi, özellikle Müslüman oldukları için ama bu tarihi referansın bize yüklediği hatırla daha bir sıkı kucaklayacağız.

Şeytan sahip olmak istediğimiz bu gayretten bizi uzaklaştırmak isteyebilir. Onlara karşı şefkatimizi ve merhametimizi darbeleyebilir. Benzer davranışların yüzlercesinde kendi ailemize verdiğimiz merhamet ve şefkat bakışını onlara göstermeyelim diye bizi tahrik edebilir. Hatta onlarında Müslüman olmalarına rağmen içlerinde sorunlu olanlar, bize göre çok derin farklılık taşıyanlar bulunabilir. Ama biz bir şeyin altını en kalın çizgiyle çizerek inanmalıyız ki, bunlar bize İslam’ın emanetidir. Habeşli Efendimiz Bilal’in (ra) ve İslam’a destek veren soylu devlet başkanı Necaşi’nin torunlarıdır. Hem İslami hem de insani sebeplerle bunlara sahip çıkmak, bize düşen en esaslı görevlerdendir.

Bu görevi yerine getirme konusunda tüm Konyalıların hiç değilse güler yüzü bir sadaka olarak ikram edeceklerine inanıyoruz. Onların Konya’ya gelmelerinden bu güne kadar tüm imkânlarıyla destek veren kişi ve kuruluşlar var. Onlarla temasa geçerek toplamda dört beş yüz kişi olan bu misafirlere sahip çıkmalıyız. Kendi imkânlarımızdan becerebildiğimiz kadar onları da istifade ettirmeliyiz. Çünkü hesap günü Muhammed’in (as) karşısına çıkabilmek onun hatırını takip etmekle mümkün.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum